Doğan HEPER
"16 Ocak" Türk siyasal hayatında önemli bir tarih oldu.
* Refah partisi kapatıldı.
* Eski Başbakan Çiller için Yüce Divan yolu açıldı.
Bir siyasi partinin, hem de en çok oyu almış, iktidar olmuş, ana muhalefet partisi sıfatını almış bir partinin kapatılması siyaseten doğru olur muydu?
Bu çok tartışıldı.
Biz de görüşümüzün
"kapatılmama" yönünde olduğunu birkaç kez bu köşede belirttik.
Ama,
"hukukun üstünlüğü ve yasaların geçerliliği" diyorsak; hukuka aykırı siyaset olmayacağını da kabul etmemiz gerekiyor.
Şimdi sonuca saygı duymak ve bu sonuçtan Türk siyasal yaşamının geleceği için dersler çıkartmak gerekiyor.
* * *
BUGÜN Türkiye, 21. yüzyılın eşiğinde siyasi parti kapatılan bir demokrasinin sahibidir.
Ama bu sonucun yaratılmasında herkesten önce kapatılan partinin daha doğrusu RP'nin önde gelen bazı yetkililerinin günahı vardır, sorumluluğu vardır.
Onlar Türkiye'de rejim değişikliği endişesi yarattılar, rejim değişikliği şüphesi doğurdular. Dine dayalı bu rejim için çaba harcadıkları imajı verdiler.
Demokratik, laik cumhuriyet rejimi için tehlike teşkil eden davranışlarda bulundular.
Bunu aklıselim sahibi RP'liler de kabul ediyor.
Bunların bir kısmı:
"Keşke partimiz kapanmadan iç muhasebemizi yapabilseydik" diyorlar.
Ama haklı sayılamayacak bir savunmayla da;
"siyasi hatanın müeyyidesinin hukuki olmaması gerektiğini" de ileri sürüyorlar.
* * *
ŞİMDİ sağduyu zamanıdır.
"Hukukun üstünlüğü ve yasaların geçerliliği" hükmünü icra etmiştir.
Yeni bir sayfa açılmıştır.
RP, kapatma kararından sonraki ilk iki günde iyi not almıştır.
Karar, RP'liler tarafından hatalı da bulunsa en yetkili ağızlardan.
"O kararı tanımak ve uymak zorundayız" denilmektedir.
Onların bu ağırbaşlı davranışı örgütte de etkili olmuştur.
"Biz ne yaparsak yapalım partimiz kapanacaktı, kasıt vardı" iddiası, bu ilk iki günde hukuka ve yargıya saygının gölgesinde kalmıştır.
* * *
REFAH açısından kapatma kararı Erbakan'ın dediği gibi
"tabela değişikliği"nden başka bir sonuç doğurmayacak mıdır?
Yoksa
"kapatılan bir partinin devamı sayılan parti kurulamaz" ilkesi Erbakan'ın hesaplarını sınırlayacak mıdır?
Bunu zaman gösterecek.
Ama görülen bir şey var ki, o da RP'nin oylarının, büyük oranda, RP'nin varisi yeni bir partinin dışına akmasının zor olacağıdır.
Yakın siyasi tarihimizin laboratuvarları bunun böyle olacağının göstergesidir.
Aslında RP'ye veya onun varisi bir partiye oy akışını önlemenin yolu ona oy sağlayan ortamı, şartları ortadan kaldırmaktır.
* * *
ŞİMDİ, RP açısından en önemli konu Erbakan ve arkadaşlarının yeni bir seçimde bağımsız olarak Meclis'e girip giremeyecekleridir?
Bu Anayasa ve Siyasi Partiler Yasası bakımından tartışılırken ortaya bir de Erbakan ve arkadaşlarının yargılanıp cezalandırılmaları ihtimali çıkmıştır.
Görünen o ki RP'liler için hayati önemi olan şu günler Türkiye'de de dengeleri altüst edici mahiyettedir.
İstikrarsızlık şampiyonu Türkiye'de yeni bir belirsizlik dönemi başlamıştır.
Normalde, taşları yerine oturtmanın demokratik çaresi erken genel seçimdir.
Ama, iç ve dış sorunları mayınlarla yüklü, parçalanma aşamasına getirilmek istenen bir Türkiye'de seçimin ne derecede çare olduğu da tartışılmaya değer...
Yazara EmailD.Heper@milliyet.com.tr