Doğan Heper

Doğan Heper

dheper@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Çalınan paranın 80 milyar dolar olduğu ortaya çıktı.Birkaç yıl önceye kadar itibarlı birer girişimci sayılan bazı kişilerin "hortumcu" olduğu vesikalandı.İşin acı yanı, bunlardan birçoğu hala itibarlarının korunmasını istiyor. El konulan malları olanlar bunların geri verilmesini talep etme vurdumduymazlığını sergiliyor.Oysa bir zamanlar "mütedebbir tacir" gibi davranmayıp iflas eden bazı ticaret erbabı mahcubiyetten intihar ederdi. Yerli film arşivimiz bu konuyu da aksettiren filmlerle doludur.O dönem tarih oldu.Alın damarları çatladı.Şimdi tam tersine intiharı düşünenler hortumcular değil, hortum mağdurları oldu.BU çarpıklıkta hükümetin de rolü var.Çünkü, hükümet söylediğini yapamıyor.Başbakana bakarsanız, "Fakir fukarayı sömürenden, hırsızdan, hortumcudan hesap sorulacak."Peki ama ne zaman?Başbakan Yardımcısı Şahin de aynı iddiada: "Banka kurup milletin parasını kendi şirketlerine aktaranlar ya bu parayı verecekler ya da yedi sülalelerinin burnundan fitil fitil getirip, bu parayı alacağız."Ne zaman?Adalet Bakanı Çiçek: "Bu iş burada kalmayacak. Bu işin takipçisi olacağız."Ne zaman?Kamu Bankaları Ortak Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Sayın: "Siz hiç yüz milyon dolar borcu olup simitle yaşayan gördünüz mü? Gerekeni yapacağız."Ne zaman?Evet hortumcular simitle yaşamıyor ama, onların yüzünden bir kısım halk simit bile bulamıyor. 80 milyar doları hortumcuya kaptıran Türkiye 760 milyon dolar (bir katrilyon lira) açık için günlerdir IMFyle boğaz boğaza pazarlık etmek zorunda kalıyor.Bu ve benzer haksızlıkları ortadan kaldırmak, ödeme planlarını tamamlatıp, tahsilata başlamak veya el konulanları satmak için Meclis çoğunluğu AKPye büyük avantaj sağlıyor. Buna rağmen işler yürüyor mu, yürümüyor mu belli olmuyor. YILLARDIR, Türkiyede "yolsuzluk ekonomisi" var diyenlerin haksız olmadığı yaşadığımız tatsız olaylarla ispatlandı. • Adam, yeşil kart almaya, Mercedesle gelmiş... Mercedes almaya yeşil kartla gelecek değildi ya...• Bakan Çelik, "Ortaöğretimde artık iki yabancı dil öğretilecek" diyor. Oysa bir zamanlar Bakan Hasan Celal Güzel tek yabancı dil öğretimine bile son vermeye kalkmıştı.• Havaya göre davranıp, dalgalı bir fikri çizgi izleyene; bravo!.. Dürüstçe, istikrarlı bir fikri çizgi izleyip döneklik yapmayana; tu kaka!Bunun ortası yok mu? HANGİSİ DOĞRU? ATATÜRK Agop Dilaçar, Atatürkün "dil" çalışmalarına onun davetiyle katılanlardan biri. Dilaçar soyadını da ona Atatürk veriyor.Atatürkün sofrasında sık sık yer alan Agop Dilaçar bir anısını usta televizyoncu Nazmi Kala şöyle anlatıyor:"Bir gün Atatürk çağırdı, Arkadaşlar, biliyor musunuz beni dolandırmışlar, Türkiye Reisicumhurunu dolandırmışlar dedi.Biz birbirimize bakıyoruz ses çıkaramıyoruz. O açıkladı. Ömrünün sonuna doğruydu, merak etmiş maaşı, kaç para diye. Bir miktar söylemişler, fakat sonra hesaplattırmış, bakmış kendisine 40 bin lira eksik verilmiş. O zaman için 40 bin lira büyük para.Alacağım bu parayı ne yapalım, onun için sizi çağırdım dedi.Kimisi Kızılaya vermeyi önerdi, kimisi başka bir şey söyledi. Sıra bana geldi. Atatürküm kitap alalım dedim. Kabul etti. Dil Kurumunun kütüphanesi bu para ile kuruldu."Hortumcularla işbirliği yapmış malum yetkililere ithaf olunur. 40 bin lirayı ne yaptı? ADAYLAR BURADA Bir internet gazetesinin anketine göre İstanbulda AKP adayı Kadir Topbaş yüzde 33.33 oy alabilecek. Onu CHPli Sefa Sirmen yüzde 22.09la izleyecek.Bağımsız aday olsa, Topbaşın yüzde 2 - 3ü geçeceğini sanmam. Eğer AKPde Topbaşın yerini Ali Müfit Gürtuna alabilseydi herhalde AKPnin oy oranının yüzde 50leri zorlaması sürpriz sayılmayacaktı.Çorludan İzmite uzanan, her türlü gelir grubundan insanın yaşadığı bu devlet gibi İstanbul için, adaylarının, nasıl projeler planlar sergileyeceklerini, İstanbulu, Parisle, Londrayla nasıl yarıştıracaklarını açıklayacakları günü merakla bekliyorum.215 kent arasında "yaşam kalitesi"nde 105inciliğe gerileyen İstanbul nasıl üst sıralara çıkartılabilecek? Adaylara soruyorum. Projeler nerede? GÖRÜNTÜ KÖTÜ Yerli yatırımcı yatırımı değil ticareti yeğliyor. Bir kısmı yatırımını yurtdışına kaydırıyor. IMFnin isteğiyle devlet yatırımlarından da yüzde 13 kısıntı yapılıyor. Yabancı yatırımcı zaten yok. İşsizlik felaket gibi, yılda 700 bin istihdam gerekiyor. İlaç dışında fiyatlar düşmüyor. Zamlar bitmiyor.Kötümser olmak için her şart var, oysa ben iyimser olmak istiyorum. Ama nasıl? dheper@milliyet.com.tr İyimser olmak istiyorum