Doğan Heper

Doğan Heper

dheper@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

HAFTA içinde bir gün mecbur kaldım evden çıkamadım.
Sabah saat 10.00 - 10.30 civarı TV açık.
Kanaldan kanala atlıyorum.
İki kanalda ilginç iki program var.
İkisinin de yöneticisi birer hanım.
İkisi de işlerinin ehli.
Biri konuklarıyla eşcinselliği tartışıyor.
Programa katılanlar arasında bu üçüncü cinsten olanlar da var. Anneler, babalar da. Doktorlar, psikologlar da.
Diğer kanaldaki programda tartışılan konu ise reenkarnasyon.
Programcı hanım, bu işin uzmanı olduğunu söyleyen bir başka hanımı getirmiş.
O da iddiasına göre daha önce bir başka hayatı yaşamış bir kızcağızı tutmuş programda seyirciye ve konuklara sunuyor.
* * *
REENKARNASYON şöyle tarif ediliyor:
"Dinsel ve felsefi düşüncede ruhun, ölümünden sonra insan, hayvan ve bazı durumlarda da bitki biçiminde bir ya da daha çok yeniden doğması. Asya kökenli din ve felsefelerin karakteristik özelliği olan ruh göçü inancına, ilkel olarak nitelenen kültürlerin din ve felsefeleri ile ilkçağın Ortadoğu dinleri, Manicilik ve gnostisizmin yanı sıra teosofi gibi bazı çağdaş dinsel akımlarda da rastlanır. Ruh göçü inancını sürdüren başlıca dinler Hinduizm, Caynacılık, Budacılık ve Sihlik gibi Asya dinleridir. Bu dinlerin tümünün paylaştığı karman öğretimine göre herkesin şimdiki davranışındaki sonucun, sonraki yaşamında ortaya çıkacağıdır."
* * *
REENKARNASYON her zaman ilgi çekici bir konu oldu.
Bu konuda yapılan çeşitli araştırmalar var. Tabii konuyu istismar edip hokkabazlık haline getirenler de...
Mesela, Virginia Üniversitesi'nden Prof. Ian Stevenson bu işe bir ömür verenlerden.
Türkiye'de de bu işle meşgul kafalar mevcut...
Onlar için laboratuvar işlevi gören bölgemizse Adana, Ceyhan, Antakya üçgeni.
Burada ikinci yaşamında olduğunu iddia edenlerin sayısı ikiyüzü aşıyor.
Bu yörede araştırmalar yapan ve ikinci hayatını yaşayanları inceleyen Fatih Alphan'ın bir dergideki sözleri ilginç:
"Sizlerin de gördüğünüz gibi çocuklar daha 2 - 3 yaşında bir evvelki hayatını tüm ayrıntısıyla anlatıyor, aile fertlerinin isimlerini söylüyor. Şimdi düşünelim, bunlar yalan olsa... Ufacık bir çocuk niye bu kadar yalanlar söylesin ki, hiçbir çıkar sağlamıyor, işin ucunda para yok, pul yok, şöhret yok, peki niye? Hani çok kültürlü, eğitimli olsalar anlarım, dersiniz ki hayal güçleri çok geniş, zekice palavralar atıyorlar, ama değil."
Bu arada Türkiye'nin, reenkarnasyon vakalarına rastlanma sıklığı bakımından dünyada ikinci sırada geldiğini de söylemeliyiz.
* * *
GEÇEN yıl Amerikalı bir kadının yazdığı kitap Hıristiyan dünyasında fırtınalar kopartmıştı.
Betty J. Eadie "Işıkla Kucaklaşma" adlı kitabında öldükten sonra öbür dünyada gördüklerini ve dünyaya geri dönüşünü dile getiriyordu.
Kitap o sırada 4.5 milyon sattı.
Betty J. Eadie kitabında, ruhunun bedeninden ayrılışını, cennete gidişini, meleklerle karşılaşmasını, diğer gezegenlere yaptığı ziyaretleri ve Hazreti İsa'nın kendisine "Erken geldin, geri dön" dediğini anlatıyordu.
* * *
BİZİM TV programında uzmanımızın ekrana getirdiği ve adeta bir kobay gibi kullandığı kıza acıdım.
Bilimsel bir uğraş temaşa sanatı gibi kullanılmamalı.
Eli yüzü düzgün genç bir kız, kan ter içinde bu uzman hanımın uyutmasından sonra TV'de ölümünü, ruhunun bedeninden ayrılışını, mezar sahnesini, ilk hüviyetini vesaireyi anlatıyor.
O arada "Beni de uyutabilir misiniz" diyen bir izleyiciyi uyutamayan uzman hanımın sinirlenmesi de pek yakışık alır gibi değildi.
* * *
BİZİM kültürümüzde ve İslam'da böyle insanın ölüp ölüp dirilmesi, başka bir insanın veya hayvanın hatta bitkinin hüviyetiyle, şekliyle yeniden dünyaya gelmesi diye bir şey yok.
Bunun dört dörtlük bilimsel izahı ve ispatı da henüz yapılmış değil.
Öyleyse TV'deki uzman hanımın yaptığı gibi gencecik insanları bu işlere alet etmek niye?..