Türkiye yalnız jeolojik fay hattı üzerinde oturmuyor.
Siyasi fay hattı da Türkiye'den geçiyor.
Hep sallıyor.
14 Mayıs 1950, 27 Mayıs 1960, 12 Mart 1971, 12 Eylül 1980, 6 Kasım 1983, 28 Şubat 1997, hepsi önemli ve büyük siyasi deprem tarihleri değil mi?
Türkiye'nin siyasi hayatında istikrar yok.
İstikrarsızlık hayatın her safhasını olumsuz etkiliyor.
Son 15 günde de iki sarsıntı yaşadık.
Oysa normal siyasi hayata erişmiş bir ülkede ne o sarsıntıyı yaratan konuşmalar olurdu, daha doğrusu o sarsıntıyı yaratan konuşmalara ihtiyaç ve ortam olurdu, ne de o konuşmaların yarattığı deprem.
Önce Genelkurmay Başkanı, sonra Yargıtay Başkanı görüş açıkladı.
Siyasi zeminin çürüklüğüne, temelsizliğine bakın, ikisi de çok salladı, replikleri günlerdir sürüyor.
Bunlar yetmezmiş gibi dün de DPT Müsteşarı Orhan Güvenen yönetime çok sert eleştiriler yönelterek bir sarsıntıya daha neden oldu...
* * *
SİYASİ depremlerin tahribat nedeni sivil siyasi otoritenin zayıflığında odaklanıyor.
Sivil - siyasi otorite karar alamıyor, uygulayamıyor, güven vermiyor.
Güvenilirlik anketlerinde siyasiler birinci sırada çıkmıyorlarsa bunun bir nedeni var demektir. Ve o nedeni veya nedenleri ortadan kaldırmak gerekiyor.
O nedenler ortadan kalkmadıkça Türkiye 20 sayfalık bir konuşmayla sallanmaya mahkum olmaya devam edecektir.
Türkiye bu çıkmazdan nasıl kurtulacak?
Yeni liderler çıkmıyor. Liderler aydınlık insanları değil, kendilerine körü körüne itaat edecekleri yanlarına topluyor.
Geniş danışman kadroları yok. Teorisyenler yok. Fikir üreticileri yok. Sorunları gerçek nedenleriyle yakalayıp hızla çözümler yaratabilecek, önerebilecek takımlar yok.
Bu yoklar içinde, çağın siyasi, fikri ve teknik gelişme hızına, değişime ayak uydurabilme imkanı da kalmıyor.
Siyasi partiler de liderleri gibi, etraflarına topladıkları menfaat gruplarıyla ayakta kalmaya çalışıyor.
Siyaset; teori, fikir, çare üretemeyince, o boşluğu başkaları çeşitli şekillerde doldurmaya çalışıyor.
Tabii bu çürük siyasi ortamda, dışarıdan gelen yeni bir fikir rüzgarı, mahiyeti ne olursa olsun köhne yapıyı sallıyor.
* * *
BU eksiklerin farkında olanlar var.
Çabaları derde deva olur mu, bilinmez.
Önümde bir liste var.
İçinde; bakanlar, milletvekilleri, öğretim üyeleri, işadamları olan tam 198 kişilik bu listedekiler salı günü Maslak'ta Hotel Princess'te bir araya gelecekler.
Konuları,
"Siyasetin yeniden yapılandırılması."1.5 ay önce Darıca'da bir araya gelen çekirdek grup şimdi genişlemiş olarak ikinci toplantısını yapıyor.
Teşhisleri şu:
"Bu hantal devlet anlayışı ve köhneleşmiş siyasi ve idari yapı ile Türkiye 21. yüzyıla çıkamaz."Teşhis doğru da tedavi için önerileri ne olacak?
Onu da herhalde salı günü öğreneceğiz.
Yazara E-Posta: dheper@milliyet.com.tr