Doğan Heper

Doğan Heper

dheper@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Türkiye böyle bir dönem yaşamadı. İktidar “paralel devlet” diyerek muktedir olamadığını itiraf etti.
76 milyon, sele kapılmış gibi nerede duracağı belli olmadan sürüklenip gidiyor.
Hakim olacak bir güç yok ve ufukta da görünmüyor.
* * *
3 erk birbirine düşmüş.
Hakem olması umulanlardan bazısı ise Silivri’de.
Onların da çoğunun “hile” ile oraya sokulduğunu “kumpas” kelimesi ifade ediyor.
Mesela eski Genelkurmay başkanı hapiste ama Başbakan onu savunuyor.
Akıl almaz şeyler oluyor.
* * *
Böyle olağanüstü bir zamanda etkili muhalefet de yok.
Seçimlerden sonra CHP-MHP koalisyonu olacak diyenler var.
Bunu söyleyenler AKP’nin sonunun geldiğine inananlar.
Onlar AKP-cemaat koalisyonunun bozulmasını ve arada kan davası varmışçasına savaşı buna delil olarak gösteriyorlar.
* * *
CHP’de de bir derlenme toparlanma bekleyenler var.
Bu kendine gelmenin daha çok lider değişimiyle sağlanabileceği hesap ediliyor.
CHP’ye lider olarak iki isim öne çıkıyor.
Kemal Derviş.
Metin Feyzioğlu.
Birincisi denenmiş bir kişi.
Dünya ile irtibatlı.
Ve Türkiye’nin tehlikeli bir dönemden çok fazla etkilenmeden geçişini sağlamış.
İkincisi, yani Feyzioğlu Barolar Birliği Başkanı, genç ve siyaseti sevdiği anlaşılıyor.
Ağzı anlamlı laf yapıyor.
Ve iktidarın onu hedefine almasından ondan çekindiğini belli ediyor.
* * *
AKP’nin iktidar olduğu ama muktedir olamadığı geç de olsa anlaşıldı. Başbakan halka eşit davranmadı.
“Menderes’e yapılanlar şimdi bize yapılıyor” diyor.
Ama Menderes’le kendisinin taban tabana zıt yapıda olduğunu göremiyor.
* * *
Bizde, herkeste, olaylar olduktan sonra ahkam kesme, bilgiçlik taslama merakı var.
Önceden olacakları hiç göremeyenler, olaylardan sonra bir anlatıyorlar ki olayların hazırlık safhasından haberdar olduklarını sanabilirsiniz. Oysa bu palavralar ekseriyet tarafından yutulmuyor.
Gazeteler, TV’ler bu tip “bilgisiz bilgiçler”le dolu.
* * *
Durum, düşen uçak gibi baş aşağı gidiyor.
Olanlar uçaktaki halka oluyor.
Son anda çakılmayı önleyecek bir pilot yok mu, diye bağırıyoruz.

Haberin Devamı

3 SAVCI
Ve Marlon Kemal

Ben hayatımda 3 savcı tanıdım.
Marlon Kemal.
Altay Ömer Egesel.
Zekeriya Öz.
Az gibi görünüyor.
Evet öyle.
Ötekiler sıradan memur olarak görevlerini yaptılar ve geldikleri gibi gittiler.
Ama bu üçlüyü unutamadım, unutamıyorum.
Hayatımda iz bıraktılar.
Marlon Kemal’i İstanbul hukukta birinci sınıfta tanıdım, öğrenciydik.
Yanlış hatırlamıyorsam, sert daha doğrusu kendine has bir yapısı vardı. Farkını belli ediyordu.
Bizim birinci sınıf amfisi bin kişilikti. Daha doğrusu 999 kişi için oturma yeri vardı öğrenci sayısı bini aştığı için yer kapmaya erken saatte gelenler olurdu. Daha güneş doğmadan bahçe kapısının üstünden atlanır ve içeriye girilirdi. Yer kapılırdı.
Bazı öğrencilerse kendi sandalyelerini getirirler ve sınıfta bırakırlardı. Tabii bu sandalyelerle birinci sınıfta oturma yeri sayısı bini geçerdi.
Marlon Kemal bu bin öğrenciden biriydi ama farkı vardı.
Hocalara kafa tutmayı severdi.
Mesela bir derste bin kişi amfide oturmuş dikkatle Prof. Ferit Hakkı Saymen’i dinler, not tutarken, O, amfinin ortasında gazeteyi sonuna kadar açtı ve okumaya başladı. Belki de okur gibi yaptı. Amacı hocayı kızdırmaktı herhalde.
Birikim birikim, işte sonuç...
Aklımda kaldığına göre İstanbul Hukuk onun sonu oldu.
Sonra duyduk ki Ankara Hukuk’tan mezun olmuş. İstanbul’a da tayini çıkmış.
Ve savcı iken Şişli’de bir kumarhanede vurulup öldürüldüğünü duyduk.
İşte benim unutamadığım savcılardan ilki oydu, Marlon Kemal.
Sonra sizin de bildiğiniz 27 Mayıs savcısı Altay Ömer Egesel.
Ve günümüzün meşhuru Zekeriya Öz.
O ikisini benim anlatmama lüzum var mı?
Yok.
Toplum Egesel ile Öz’ü zaten yeteri kadar tanıyor.

Haberin Devamı

FİYATLAR
Kurufasulye

Bakanlığın görevi ne?
Bazı şeyleri önceden görüp tedbir almak değil mi?
İşte Tarım Bakanlığı ve işte kurufasülye. Fiyatlar birdenbire patlamasıydı biz bu “kuru”yu ithal ettiğimizi bilmeyecektik.
Bakanlığın görevi ne yapıp edip halkımıza yetecek yerli kurufasulye yetiştirilmesini sağlamak değil mi?
Bakanlık keyif makamı mı, çalışma makamı mı?
Kurufasulye bir örnek, diğer ürünler de 76 bin km2’lik topraklarımızda niye yetişmesin?
Plan ve öngörü lazım...

Haberin Devamı

ANLAYANA SİVRİSİNEK SAZ...
- Salgın var ilaç yok.
Tersi olsa ya.
- “2. Abdülhamit’e yapılan Erdoğan’a yapılıyor.”
Ne o, yoksa, Erdoğan padişah mı?
- Teröre karşı ortak savaş
Biraz geç kalınmadı mı?
- Rüşveti aylığa bağlamışlar
İyi ki aylığı rüşvete bağlamış değiller.
- Gözünü açtı ama hala uykuda...
Hayır, hayır AKP hükümetinden sözetmiyorum.
- “Savcı Öz kendi sonunu hazırlayacak”
Hala mı?
- Yanlışı yapan hesabını versin.
Ankara sıraya...
- Esad’ın kalmasını istiyorlar
Günaydın.
- Ayakkabı kutusundan ne çıktı?
Başbakan’a göre, “Dost modern darbe”