Biz birbirimizi yiyoruz. Ve daha da büyüyüp gelişecekken kutuplaşarak enerjimizi boşa harcıyoruz.
Buna dur diyecek yok mu?
Olmalı.
Siyasi partiler niye var? Ve onların varlığı halkı mutlu etmek için değil mi?
Evet, ama bunların hangisi bu şuurda?
Onlar her günü seçim arifesi zannediyor, ona göre davranıyorlar. Her gün iktidar savaşı veriyorlar.
* * *
Partilerin bu davranışı bize rakip devletlerin de herhalde hoşuna gidiyordur, belki de gizli gizli teşvik ediyorlar. En azından bazıları sevinçle karşılıyordur.
Bu, tarihte böyleyse bugün neden olmasın?
Gerilim, kutuplaşma, neticede 76 milyonun birbirine düşmesi neden düşmanlarımızın işine gelmesin?
Gelir.
Ben nasıl komşularımızın güçsüz olmasını istiyorsam, onlar bizim için bunu neden istemesin?
İsterler ve tarih boyunca istediler.
Allah siyasi liderlerimize akıl fikir versin.
* * *
Siyasi partiler plan proje yarışmasında olmalı.
Halkın refahını tartışır olmalı.
Daha güzel daha iyi bir Türkiye peşinde olmalı.
Halkın, 76 milyonun yaşam şartlarını daha mükemmel yapma yarışında olmalı.
Okul ve işyeri kalitesini sağlama, yükseltme gayretinde olmalı.
Ama nerede?
Allah için bu yarışı görüyor muyuz, seyrediyor muyuz?
Yok.
Bunun yerine her gün kavga ve halkı kutuplaştırma.
Hani, 2000 yılında İtalya’yı, Kore’yi yakalayacaktık. Nerede?
Klasik laftır, “Un var, şeker var ama biz pasta yapıp yiyemiyoruz” Neden? Çünkü siyasilerimizde iş yok, beceri yok. 76 milyon o beceriksizler yüzünden çekiyoruz.
* * *
Türkiye böyle kalkınmaz.
Türkiye ve 76 milyon geri kalır.
Bundan da siz siyasiler sorumlu olursunuz.
Ama biz sorumlu aramıyoruz. Aradığımız uzlaşma, yapıcılık, halka hizmet, kalkınma, büyük ekonomi, yüksek refah seviyesi ve hızla ileriye gitme...
Beklediğimiz bu.
Bekleyeceğiz.
Ama ne zamana kadar?
NÜKLEER
Yalnız bize yok...
Nükleerde son durum ne? Bizim nükleer düşmanları (!) biliyor mu?
AB üyesi 28 ülkeden 14’ünde nükleer santrallerden aktif elektrik üretimi gerçekleşiyor. 2012 verilerine göre, elektrik ihtiyacının yüzde 30’unu nükleer santrallerin karşıladığı AB’de Fransa en çok elektrik üreten ülke oldu. Bu dönemde, AB’de nükleer santrallerden kaynaklı elektriğin yüzde 48.2’si Fransa, yüzde 11.3’ü Almanya, yüzde 8’i İngiltere, yüzde 7.3’ü İsveç ve yüzde 7’si de İspanya’da üretildi.
Nükleer tesislerin elektrik üretimi, 1990-2012 yılları arasında birçok Avrupa ülkesinde artış gösterdi.
Söz konusu yıllar arasında santrallerin üretim kapasiteleri Çek Cumhuriyeti’nde yüzde 141, Fransa’da yüzde 35.4, Slovakya’da yüzde 28.7, Finlandiya’da yüzde 19.6, Slovenya’da ise 19.5 artış gösterdi.
* * *
“Leyleğin ömrü laklakla geçer.”
Bizimki de galiba öyle.
Biz “nükleer”de geç kaldık, hadi hızlanalım, diyoruz. İçte ve dışta Türkiye’yi çok düşünen(!) bazıları da “Sakın ha” diyor. Oysa ABD 100 nükleer santral için çalışıyor... Çin de öyle. Başkaları da faaliyette. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 5 daimi üyesi nükleer güçte tekel kurdu.
Geç kalmayalım, hızlanalım. Boş laflara kanmayalım.
ÇANKAYA
İşte çatı aday
Cumhurbaşkanlığı seçimine az kaldı. 10 Ağustos göz açıp kapayana kadar gelir.
AKP’nin adayı gayri resmi de olsa belli: Tayyip Erdoğan.
Ama muhalefetin adayı, çatı olsa da olmasa da belli değil. Ben, “Adayım Kemal Derviş” demiştim. Geçen gün Kılıçdaroğlu Kemal Derviş’le 3 saat konuştu. Herhalde baş konu Çankaya idi.
Kemal Derviş’in tüm özellikleri, rakiplerinden daha çok Çankaya’ya uygun.
Kazanır veya kazanmaz ama muhalefete artık günümüzde adam gibi aday yakışır.
ANLAYANA SİVRİSİNEK SAZ...
* Soma konuşulurken Meclis boştu.
Milletvekilleri yoksa Soma’da mıydı?
* Kılıçdaroğlu muhalefeti yalnız Erdoğan’ı eleştirmek zannediyor..
Grup konuşmasını mı dinlediniz?
* Orhan Pamuk “Bu hükümeti eleştirmemek imkânsız.”
Bir sen konuşmamıştın.
* Bayıltıp 3 altın dişini çekti.
Diş doktoru zannetmeyin, hırsız.
* İran’a mutluluk yasak.
Ya Türkiye’ye?
* El sıkışma sigara kadar tehlikeli.
Yeşilay nerdesin?
* Soma madeni sahibinin Maslak’taki inşaatına 24 kat fazla imar izni verilmiş, yıkılsın...
Aklınız başınıza yeni mi geldi?
* Başbakan Erdoğan Çankaya’ya çıktı.
Yoksa cumhurbaşkanı seçimleri erken mi yapıldı?
* Ataköy sahilindeki inşaatlar durduruldu.
Darısı diğer sahillerin başına.