Yeni demokrasi

Demokrasi de değişiyor.
Belki de demokrasi anlayışı demek daha doğru.
Değişmemek ancak dinde söz konusudur.
Öyleyse demokrasideki değişimi de yadırgamamak gerek...
Demokrasi; bireyi yönetime katan, söz sahibi yapan, insan haysiyetine en uygun yönetim tarzıdır.
Bireyi mutlu eden yönetim tarzıdır.
Daha iyisi bulunamamış bir yönetim tarzıdır.
Peki; insan haysiyetine daha uygun açılımlar, bireyi daha da mutlu edebilecek yollar bulunursa demokrasi içinde bunlara da yer verilmeyecek midir?
Her şey bireyin mutluluğu içinse buna hayır denilemez.
* * *
BUGÜN Batı'da tartışma var.
Avusturya'da Jörg Haider'in Özgürlükçü Partisi iktidara ortak olunca Avrupa ayağa kalktı. Seçilme demokratik ama bu parti faşist özlemler taşıyor, öyleyse iktidar olamaz, diye.
Bu ne demek?
Demokrasinin olmazsa olmaz unsurları sallanıyor. Kutsal unsurları; serbest irade, serbest seçim, milli irade, sandık, oy sallanıyor demek.
İki gün önce Almanya da İtalya'ya baş kaldırdı.
Alman Başbakanı Schröder; "Neo faşistler İtalya'da koalisyona girerse AB'nin müdahale hakkı doğar" dedi.
Buna İtalya'dan sert yanıt var.
Hem Başbakan Massimo D'Alema, hem Cumhurbaşkanı Carlo Azeglio Ciampi:
"İtalya'da partiler yasalara göre kurulur" diyorlar.
Avusturya örneğinde de, İtalya örneğinde de önemli olan demokrasinin olmazsa olmaz unsurlarının, halkın serbest iradesi, serbest seçim, milli irade, sandık, oy gibi kutsal unsurların ve bunlara uygun olarak yapılan seçimlerin sonuçlarının tartışılır hale gelmesi, bazı nedenlerle sonuçlara müdahale edilmesi.
Bu yeni bir demokrasi anlayışına işaret sayılmaz mı?

CNN Türk'e
yargısız infaz

Türkiye liberalleşirken, RTÜK padişahlaşıyor.
Astığı astık, kestiği kestik.
CNN Türk'te, 32. Gün programında, M. Ali Birand Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Doç. Dr. Ümit Özdağ'a bir soru soruyor: "Apo Mandela'laşacak mı?"
Aşağı yukarı Apo yakalandığından beri binlerce kez akla gelen ve ifade edilen bir soru. Bazı politikacılar da bunu kullandı. Bu soru bir siyaset programında gündeme gelmezse nerede gelebilir?
M. Ali Birand da sohbetin akışı içinde tabii olarak bu soruyu soruyor. Üstelik programa katılanların cevabı da "hayır" oluyor.
Ama RTÜK'ün Türkiye'nin gündeminden, konuşulanlardan, sorulardan, cevaplardan pek de haberinin olmadığı anlaşılıyor.
Bu nedenle de "Türkiye Cumhuriyeti'nin varlık ve bağımsızlığına, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne aykırı yayın yapılamayacağına ilişkin maddenin ihlal edildiği" gerekçesiyle CNN Türk'ün bir gün kapatılmasına karar veriyor.
Aslında, bu durumda, eğer bir kapatma gerekiyorsa, RTÜK'ün kapatılması gerekir gibi geliyor.
* * *
HER şeyden önce Mandela olmayı Apo beklemiyor.
O, silahları bırakma kararını PKK'ya bildirdi.
O, Kürdistan kelimesini bile artık kullanmayacağız, dedi.
O, yaptıklarının yanlışlığını ilan etti.
Öyleyse bu sorudan tehlikeli sonuçlar çıkarmak, pireyi deve yapmak değilse, "CNN Türk"e karşı maksatlı davranmaktır.
Türkiye'nin globalleşen dünyadaki saygın yerinin işaretlerinden biri olan "CNN Türk" gibi bir kuruluşa yargısız infazdır.
Düşünceyi ifade özgürlüğüne darbedir.



Yazara E-Posta: dheper@milliyet.com.tr