Kurtlar ve hakikatler

Avrupa'daki ABD Kuvvetleri Komutanı General James Jones, "Kurtlar Vadisi-Irak" filmini eleştirirken böyle söylemiş. Bunu söyleyeceğim hiç aklıma gelmezdi ama, general iyi söylemiş. Çünkü evet, kanaatlerimizi inşa edenler hakikatler olmalı.Oysa memleketimizde, fena halde biliyoruz ki, kanaatler, ya korkular ya da milli eksiklik duyguları üzerine kurulur. Eğer öyle olmasaydı Polat, masaya torbaları fırlatıp "Ben Türk'üm! Tak kafana şunu" filan diye Amerikalılara bağırır mıydı? Ya da Kuzey Iraklı Kürtler, "tipsiz teröristler" olarak gösterilir miydi? "Kamuoyunun ilgisini çeken filmler, fikirlerin şekillenmesini etkiler. Önemli olan, gerçeği kurgudan ayırabilmemiz ve insanların görüşlerinin doğru ve gerçek üzerine kurulması." Yarından itibaren Milliyet'te okuyacağınız yazı dizisi için, foto muhabiri arkadaşım Yurttaş Tümer'le birlikte Kürdistan'daydım. Türkiye'de istediğimiz kadar, kendi kendimize Kuzey Irak diyelim, onlar o topraklara "Kürdistan" diyor. Türkiye'deki kimi hassasiyetleri fazla kaşıdığı için bu sözcük kimilerini korkutsa da oranın adı aslında "Kürdistan". Ve Kürdistan'da sokaklarda "tipsiz teröristler" değil, normal insanlar dolaşıyor. Evet, ortalıkta biraz fazla sayıda Kalaşnikov var ama herkes de günde yirmi dört saat birbirinin yüzüne silah dayamıyor. Bir hayat, bir ülke, bir halk uzaktan bakılınca başka, yakından bakınca hakikaten görünüyor. Bir gerçekliğe uzaktan bakmakta ısrar ederseniz araya korkunun, öfkenin, şüphenin ve önyargının bulanıklığını, göz aldanmalarının sokulmasını da göze alırsınız. Kürdistan konusunda bugüne kadar durum biraz böyle oldu. O yüzden şimdi, Amerikalı generalin de söylediği gibi sınırımızdaki bir halkla ilgili kanaatlerimiz kimilerinin öfkesi belki kimilerinin de heyecanıyla beslendi. Oysa orası ne cennet ne de cehennem. Kürdistan, savaştan yeni çıkmış bir araf noktası sadece. "Kürdistan kuruluyor" diye fazla heyecananların hayal kırıklığı yaşadığı, "Kürdistan kuruluyor" diye küplere binip ürkenlerin bu toprakları görünce kendilerine biraz da gülmelerine neden olacak bir yer. Tanıdıkça ne kadar uzak değil, bilakis ne kadar yakın olduğunu anlayacağınız bir halk. Kürtler ve "tipsiz teröristler" Ne kurtları göreceksiniz bu yazı dizisinde ne de önyargılarla sevimsizleştirilmiş Kürtleri. İnsanları, insan yüzlerini... İnsan, insana baktıkça kendini anlar çünkü. Okudukça, kurtların nasıl bizim korkularımızla beslendiğini, ortada o kadar da korkacak, öfkelenecek ya da delice heyecanlara kapılacak bir şey olmadığını anlayacaksınız. Zamanla kurtların yerine hakikatleri koyacaksak, öyle değil mi, tanımalıyız birbirimizi...Bi' rahat bırakın kendinizi. Biraz gevşeyin. Çünkü bu, kaşlarınızı çatarak okuyacağınız bir Kürdistan değil. Bu, Ortadoğu tozunun ortasında yaşam mücadelesi veren, kendisine Amerika ile işbirliği yapmış olmanın hesabını vermeye çalışan, Türkiye'deki magazin ayrıntılarını dikkatle takip eden, hatta gayrı resmi olarak Türkiye'ye benzemeye çalışan bir Kürdistan. Filmlerdekine benzemez! Bu, hakiki Kürdistan! ecetem@hotmail.com Kürtler ve Kurtlar Vadisi