Erol Yaraş

Erol Yaraş

ege@mil­li­yet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Türk Hava Yolları ulusal gururumuz, devamlı yeni hatlar açıyor. 2012 hedefi, 40 milyon yolcu. Avrupa’nın en iyi havayolu, dünyanın ünlü kulüplerine sponsor oluyor, en ünlü sporcular THY reklamlarında oynuyor. Yolcu sayısında dünyada 18’inci, network anlamında yine dünyada 8’inci sırada. Bunların hepsi tamam.
Ama yukardaki başarı diye sunulan gerekçelerin hiçbiri benim umurumda değil. Çünkü “müşteri memnuniyeti” açısından benim gözümde THY sıfır.
Geçen hafta İZSİAD ile İstanbul üzerinden Beyrut’a THY ile gittik. Gidiş-dönüş tam anlamıyla bir ızdırap yolculuğu oldu. İzmir’e bir saatlik mesafedeki Beyrut’a gidişimiz 7 saat, dönüşümüz ise 8 saati buldu.
Nasıl olur demeyin bugünlerde THY ile yolculuk yapanların başına da bizim yaşadıklarımız çok sık geliyor. Rötar üstüne rötarın yanında birde buna bavulunuzun sizinle beraber gelmemesi eklenince ister istemez seyahat burnunuzdan geliyor.
İzmir’den Perşembe günü İstanbul’a 10.30’da kalkması gereken uçağımız 11.10’de zor havalandı.
İstanbul’a indiğimizde Beyrut uçağına 45 dakikamız vardı. Nefes nefese pasaport kontrolünden geçip uzağa zor yetiştik. Grubumuz 46 kişi olduğundan ister istemez THY’nin bizi beklediğini düşünüyorduk, geç kalmamızın sebebi yine kendi uçaklarının İzmir’den geç gelmesiydi. Beyrut uçağında rötar vardı fakat uçağa girince anladık ki sebep biz değiliz, sebep işletmenin kendisiydi. Normalde 14.40 gibi Beyrut’ta olması gereken uçağımız saat 16.10 olmasına rağmen halen İstanbul’daydı ve bizde uçağın içinde sıkıntıdan patlamıştık. Sonunda sağ salim Beyrut’a indiğimiz de saatler 17.50’yi gösteriyordu. İzmir’den THY uçağına adım atmamızdan itibaren yaklaşık 7 saatten fazla bir zaman geçmişti.
Pazar günkü dönüşümüzde gidişimizin kopyası gibiydi. İzmir’e ancak 8 saatte varabildik.
Bir de valizim uçaktan çıkmayınca tüm yorgunluğumun üzerine valiz şoku soğuk duş gibi geldi. Soluğu kayıp eşya bürosuna aldım. 46 kişilik gurupta bir tek benim valizim bir sonraki uçağa yüklenmişti. Dış hatlar terminalinde benim durumumda olan en az 8 yolcuyla birlikte sinir içinde bir sonraki uçakla valizlerimizin gelmesini bekledik. Adnan Menderes’ten ayrılırken saatler 24.00’ü gösteriyordu. Saat 16.00’da Beyrut’ta başlayan yolculuğum 24.00’te İzmir’de bitmişti.
Bugünlerde benim gibi yüzlerce yolcuya bu ıstırabı yaşatan THY dünyada birinci olsa umurumda değil. En iyi yemeği verdim diye övüneceğine, yolculara normal yemek ver, ama onları sinir etmeden vaktinde gidecekleri yere ulaştır.
Değil deve, yüzlerce kurban kessen THY olarak aldığın beddualar affolmaz.
Dünyada şu kadar şehre ve ülkeye uçuyoruz propagandaları beni hiç ilgilendirmiyor. Önce Türk Hava Yolları olarak sen uçaklarını vaktinde kaldır benim valizimi zamanında getirmeyi başar.
Bunları tam yapmadığın sürece benim için THY olarak açılımın yolcuyu Tam Hasta (etme) Yolları’dır.

Paris’ten EXPO mesajı
Ticaret Borsası’nın “Paris Seyahati” öncesi EXPO konusunda bir yazı yazmıştım. BİE Genel Sekreteri Loscertales’in İzmirlilere EXPO konusunda sorular soracağını bununda biraz sıkıcı olabileceğini belirtmiştim. Borsa Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli o yazıma alınmış ve cevap göndermişti.
Paris’ten gelen haberlerden öğreniyorum ki çok kibar ve İzmir’e ayrı bir sevgisi olan Genel Sekreter İzmirlileri üzmeden ve kırmadan benim yazdıklarımı doğrular nitelikte bir konuşma yaparak bizimkileri uğurlamış.
“Ben demiştim”le başlayan cümlelerden pek hoşlanmam ama Borsa temasları sırasında benim dediklerim aynen çıktı. Noel Baba İzmirlilere “EXPO için çok istekli olmak yetmez, önemli olan organize olmaktır. İzmir 2015 EXPO’sunu geç karar verdiği ve geç organize olduğu için kaybetti. Kasım ayında BIE Genel Kurulu var. Türkiye’nin çok hızlı bir şekilde; düzenleyici komiteyi, teknik olarak EXPO’dan sorumlu olacak kurumu oluşturması ve 2020’nin İnciraltı’nda mı başka bir yerde mi yapılacağına acil karar vermesi lazım.”
Genel Sekreter’in sözleri anlayana. Adam bizi bizden iyi tanıyor ve takip ediyor. İzmir’de ise 2015 EXPO’sunu kaybetmiş olan aynı gurup hayal içinde İzmir’e umut pompalamaya devam ediyor.