FP'li Çiçek: "Başaran defolacak!"

       FP Genel Başkanı Recai Kutan Cumhurbaşkanı Demirel'den "randevu istiyor." FP'nin yeniden "eskiyi anımsatan bir biçimde" gündeme gelmesinden rahatsız olduğu için. "FP'yi devletin en yüksek katına anlatmak ihtiyacında" olduğu için. Devlette, geçmişe benzer bir bakışın doğmasını önlemek için. Yerinde bir girişim.
Ankara DGM Başsavcısı Nuh Mete Yüksel'in FP'ye dönük uyarısı, FP'yi harekete geçiriyor. Genel Başkan Kutan dün bir heyetin kendisini ziyareti sırasında, gerek Ağrı Belediye Başkanı Zeki Başaran'ın, gerekse Genel İdare Kurulu üyesi Oğuzhan Asiltürk'ün sözleriyle, Başsavcı Yüksel'in uyarısını bir araya getirerek, şu açıklamayı yapıyor:
"Söylenen sözler FP döneminde söylenmiş değildir. FP'nin politikası ve çizgisi ortadadır. Kimse bizi, bizim olmadığımız yerlere çekmeye kalkmasın."
Kutan'ın bu yakınması, olayın dışa dönük yönü. Oysa, olayın "parti içine dönük" yönü daha başka. Kutan dışa karşı başını dik tutmaya çalışırken, kendi partisi içindeki tavrı, daha eleştirel. Örneğin, Ağrı Belediye Başkanı Başaran'ın rezilliği FP Başkanlık Divanı'nda görüşülüyor. Kutan orada:
"Biz, geçmişte söylenmiş olsa da, bu beyanları doğru bulmuyoruz. Bunlar bir dönemin saçma sapan çıbanlarıdır. Bunlar üslup değiştirmeyecek, kafalarını değiştirmeyecekse, bizim içimizde bunların yeri yok."
Ağrı Belediye Başkanı'nın sözleri Show TV'de yayımlandığı sırada, Kutan Çankaya'da resmi yemekte. Yemekten sonra kendisine haber ulaştığında, ilk sözü, "Bu adamı derhal Ankara'ya çağırın, biz onu partide tutmayız" oluyor. Olumlu bir yaklaşım.

Bu arada olayın araştırılması görevini Genel Başkan Yardımcısı Cemil Çiçek üstleniyor. Çiçek dün telefonda şunları söylüyor:
"Başaran denilen bu adam defolup gidecek!.. Can çıkmayınca, maalesef huy çıkmıyor. Sizi rahatsız eden olaylar, bizi de rahatsız ediyor. Bu sözlerle bizim partimizin çizgisi, politikası arasında en küçük bir benzerlik yok ve olamaz. Bu üslup bizim üslubumuz değil. Bir siyasetçinin de üslubu ve görevi değil."
Çiçek'in verdiği bilgiye göre, Yüksek Disiplin Kurulu kararıyla Zeki Başaran önümüzdeki günlerde FP'den ihraç ediliyor.
Böylesine kesin tavır sergileyen Çiçek'e, Oğuzhan Asiltürk'ün sözlerini nasıl yorumladığını soruyorum. Çiçek aynen:
"Oğuzhan Bey siyaseten edilmemesi gereken sözleri söylemiş. Biz ne imamız, ne müftüyüz, ne din adamıyız. Biz siyasetçiyiz. Gerçi, o sözlerle aslında neyi kastettiğini dün gurupta açıkladı, ama yine de bunlara gerek yok."
Genel Başkan Yardımcısı'ndan GİK üyesi ve FP'nin güçlü isimlerinden Oğuzhan Asiltürk'e ilgi çekici bir eleştiri. Gerek Kutan'ın, gerekse Çiçek'in tavrı "Fazilet'in Refah olmayacağının" işaretleri mi?.. Umarız öyledir. Hem kendileri, hem Türkiye kazanır. Kaldı ki, böyle bir tavır için, mutlaka "uyarılara" gerek yok!..



Yazara E-Posta: Y.Dogan@milliyet.com.tr