Gamze Ünsal

Gamze Ünsal

a.gamzeunsal@gmilliyet.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Siren Ertan Çarmıklı bir İzmirli. Her İzmirli kadın gibi güzel, cesur, yetenekli... Annesiyle faytona binmek, babasıyla Gül Sokak’taki Anatolia’ya yemeğe gitmek, Gazi İlkokulu ve Jülide Öğretmeni, Amerikan Pazarı’ndan lolipop almak, Fuar’da arkadaşlarıyla paten kaymak, Büyük Efes Otel’inin akvaryum gibi olan havuzundan büyüklerin yüzüşlerini izlemek süslüyor çocukluk anılarını. 13 yıldır İstanbul’da yaşıyor. Çok çalışkan. İstanbul gibi bir şehirde işinde yakaladığı başarısı ve sosyal sorumluluğa adadığı hayatıyla İzmir’i gururlandırıyor. Son iki yıldır da “7800 Çeşme” isimli yatırımlarıyla Çeşme’deki standartı yükseltiyorlar.

‘7800 Çeşme’ kışı da yaşatacak


Taviloğlu’nun teklifi
İstanbul’a gidişini anlatır mısın?
Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tekstil Tasarımı Bölümü’ndeki eğitimimi takiben part-time çalıştığım Rüyam Mobilya’da tekstil sektörünün duayeni sevgili Mustafa Ağabey’im (Taviloğlu) ile tanıştım. Uzun süre transfer teklifine hayır desem de sonunda, Mudo’ların içine o dönemde yeni kurduğu bir işte yönetici olarak çalışmak üzere İstanbul’a taşındım. Yedi yıl kadar önce de markam ‘Siren Ertan Istanbul’u ve Abdi İpekçi Caddesi’ndeki haute couture atölyemi kurdum.

Gökhan Çarmıklı ile evlisin. İzmirli olduğun için Çeşme’deki yatırımınız 7800’ün yapımında senin etkin olmuştur?
Evet, Gökhan benim 9 yıllık sevgilim, kocam. Ama 7800 Çeşme’nin yapılmasında hiç etkim olmadı. Hatta yapılmaması konusunda çok da kavga ettim. İzmirli olduğumdan bölge insanını tanıyordum. Yabancıya karşı konservatif yanlarını, İzmir’de satılan bir elbiseyi almak için bile İstanbul’u ya da yurt dışını tercih etmelerini ve Çeşme’de sezonun ne kadar kısa olduğunu da iyi biliyordum. Bu yüzden de böylesine özverili bir çabayı ve büyük bir yatırımı riskli görüyordum.

7800’ün projesi nasıl gelişti?
Rezidans-otel konseptiyle Çeşme’ye yaz-kış gelinebileceği, böylece sezonun uzatılabileceği hedeflendi. Rezidans sahipleri buradaki evlerini kullanmadıkları zamanlar kiralama programına koyabiliyorlar. Otelin 24 saat oda servisinden, teknik servisinden, güvenliğinden faydalanıyorlar.

‘Aklım atölyede kalıyor’
Sen kendi işinde çok yoğun çalıştığından senin için yorucu olmalı her hafta sonu Çeşme’ye uçmak?
Evet, yaz aylarında benim işim daha da yoğunlaşıyor. Ama hayatım yaz gelince İstanbul-İzmir-İstanbul hattında kocamın peşinde koşmakla geçiyor; onu biraz daha görebilmek ve yatırımımıza destek olabilmek için. Oysa İstanbul’da her gün teslimatlarım var, burada olduğum her an aklım atölyemde oluyor.

Oteliniz “2009 Emirates Glass Leaf Awards”ta “Yılın En İyi Çok Amaçlı Yapısı” seçildi. Bu da büyük bir keyif değil mi?
Evet, gurur verici ve özellikle de bunca özverimizin karşılığını almak güzel. Hem yurtdışında buna çok önem veriliyor. Eşim çok sevindi.

Başka neler var 7800’de?
7800 Çeşme Residances & Hotel & Spa & Beach, Akdeniz-İtalyan karışımı son derece lezzetli bir mutfağa, içerde şık, deniz kenarında ise rahat ve şirin bir restorana sahip. Beach gündüz de gece de bir harika. Açık havada masaj keyfi bir başka. Termal su ise bir ayrıcalık. Çocuklar sıcak deniz suyu ve jakuzi havuzuna bayılıyor. Sadece dinlenmek isteyenler için ise çok iyi planlanmış otel odaları ve rezidanslar biçilmiş kaftan. “7800 Projesi”, Çeşme standartının çok üzerinde.

İstanbullular ağırlıkta
Gerçekten plaj muhteşem! Dışarıdan da giriş alınıyor mu?
Evet, bir ücret karşılığında.

Turistler ne çoğunlukta geliyor? İzmirliler az ilgi gösteriyorlar sanki?
Türk müşteri yüzde seksen civarında. Çoğunluk da İstanbullu. Aklınıza kim gelirse 7800’den geçiyor. Sanırım 7800’ün lüks ve İstanbullu yüzü fiyat bakımından İzmirlileri başta korkuttu ama fiyat politikasının Çeşme’ye göre ayarlandığını gördükçe bunun değişeceğini düşünüyorum.

7800 Çeşme, o kadar farklı bir yapı ki takdir etmemek elde değil.
Çeşme’nin doğal yapısını bozmamak için 7800’ün dış cephesinde ahşap kaplamalar kullanıldı. Peyzajında da Çeşme’nin bitki örtüsüne sadık kalındı. Zeytin ağaçları, İzmir’in simgesi olan palmiyeler ve bonzailerle zenginleştirildi. Olduğu yere uyum sağlayan ama “tarz sahibi olmayı” da başarabilen 7800 Çeşme, bana mesleğimdeki olmazsa olmazım olan “yerine göre giyinmek ve kendi stiline sahip olmak...” kuralımı hatırlatıyor.

Ya şu an beni ağırladığın eviniz?
Bu ev 7800 Çeşme’deki çoğu satılan 42 rezidanstan kendimiz için ayırdığımız. Her zamanki gibi kendim dekore ettim. Böylesini daha doğal buluyorum. Minimum personel ihtiyacı bence çok önemli. Altında konsiajı, garajı, depoları, spası, gymi, havuzları, plajı, restoranı, oteli olması da büyük bir konfor. Çeşme artık bizim için bir tatil yeri değil ama şunu da belirtmeliyim ki; Çeşme’nin sakin, düzenli, huzurlu ve medeni yüzünü Türkiye’deki diğer tüm tatil beldelerinden çok daha fazla seviyorum!