Hasan Pulur

Hasan Pulur

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

1920'li yıllar, İstanbul yabancı işgalindedir, Anadolu'da Milli Mücadele yeni başlamıştır.İstanbul, saray ve İngiliz yanlısı hainlerle, hırsızlarla, yabancı subayların kucağından inmeyen kadınlarla, karılarını peşkeş çekenlerle, işgalci desteğiyle milyoner doludur.Ama, bir o kadar, yoksul ama yiğit, vatansever, yürekli, cesur ve namuslu, dünya malını elinin tersiyle itenler de vardır.* * *HER iki romanın kahramanı "Kamil Bey" de "paşazade"dir, hariciyecidir, yetiştiği çevrenin aksine, vatanseverdir, "milli"cidir, "Kuvayı Milliyeci"dir, 7 yıla mahkum olmuştur.Romanda öyle tipler vardır ki, başlarından fesi, sarığı çıkar, bugünün model markalarını giydir, hiç yadırgamazsınız.* * *BUNLARDAN biri hapishane ağası Paytoncu Osman Ağa", biri de "Kamil Bey"in eşinin eniştesidir."Osman Ağa" haraç alır, kumar oynatır, garibanları soyar, yanında "oğlan" taşır, ama dinine, imanına ve de padişahına çok bağlıdır, Kuvayı Milliyecilerin baş düşmanıdır, ilk fırsatta onları öldürtür.* * *"ENİŞTE Bey" İngilizlerle işini yürüten bir haindir, konağında yabancı subayları ağırlar, onların en yakınlarına yaklaşmalarını bile hoş karşılar, İngiliz ordusuna yiyecek, içecek satan bir işbirlikçidir.İngiliz kumandan bir gün sorar:"Savaşı Anadolu kazanırsa, biz çekip gideceğiz, sen o zaman, kime ne satacaksın?""Enişte Bey" güler:"Zaferi kazanan da, mağlup olan da aç kalacak değil ya, bir şeyler yiyecekler!"* * *BUGÜN hala yabancılara el açmamızın, yardım dilenmemizin, borç almamızın sebebi ortada değil mi?Saltanat yıkıldı, Cumhuriyet kuruldu, lakin "Enişte Beyler" hacıyatmaz gibi, hep ayak üstünde kaldılar.* * *"ESİR Şehrin İnsanları" dizisi, bir "Abdülhamid Düşerken" değildir, fakat anlamı, mesajı çok önemlidir:"Bağımsızlık!"TRT, acaba bu diziyi, gece yarısına doğru, saat on birde göstermekle, aklınca bu mesajı gizlemek mi istemiştir?* * *İŞGAL edilen bir ülkede "bağımsızlık" mücadelesinin ne demek olduğunu, geçenlerde gazetelerde çıkan bir fotoğraf kadar ne anlatabilirdi ki? Kerkük'ün, Kürt valisiyle, Arap yardımcısı, Amerikan bayrağı huzurunda ellerini kaldırarak "Amerikanvari yemin" ediyorlar. Arkalarında da Amerikan generali, rasgele oturmuş, ayağında botlar, onları seyretmiyor bile, sıradan bir iş onun için..."Allah bağımsızlığın belasını versin!" diyenlere bu görüntü acaba bir şeyler söyler mi?Allah, bağımsızlığın belasını verirse, işte böyle yemin ettirirler. h.pulur@milliyet.com.tr KEMAL Tahir, "Esir Şehrin İnsanları" ve "Esir Şehrin Mahpusu"nda İstanbul'u "laboratuvar", insanları da "denek" olarak kullanır.