YazarlarHoca Almanya yolcusu

Hoca Almanya yolcusu

18.12.1996 - 00:00 | Son Güncellenme:

Yalçın Doğan

Hoca Almanya yolcusu

ŞUBAT başına planlanan gezi "Erbakan'ın Batı'ya ilk seferi" niteliğinde... Almanya Erbakan'ı Bonn'da ağırlamak istiyor.
Bir koalisyon hükümeti, ama "iki ayrı dış politika" var. Bunlardan birine Batı "güvensiz". Güvensizlik, "Çiller'le özdeş". Çiller Batı'ya uzandıkça, Batı'nın tepkisi daha çok artıyor.
Bu tepki, "aylar boyu RP'ye küfredip, sonunda RP'nin iktidar olmasına yardım etmekle" sınırlı değil. Pratikte daha ilerisi var. Onu Ankara'daki yabancı büyükelçiler yaşıyor ve kendi merkezlerine bildiriyor.
Somut örnek şu: Çiller "büyükelçilerin güven mektubunu sunması sırasında, bugüne kadar hiçbir zaman Cumhurbaşkanı'nın yanında değil." Yetmiş yıllık geleneği yıkmakta hiç beis görmüyor!..
Devamı var. Büyükelçiler, "devletler hukukuna" göre, güven mektubunu Cumhurbaşkanı'na sunmadan önce, bir kopyasını Dışişleri bakanlarına veriyor. "Bugüne kadar hiçbir büyükelçi Dışişleri Bakanı Çiller'e" bu kopyayı vermiş değil. Çünkü, Çiller "bugüne kadar hiçbir büyükelçiyle görüşmüyor." Tek istisnası, ABD Büyükelçisi. Diğerlerine randevu vermiyor.

Koalisyonda ikinci dış politika RP damgalı. Orada "hem Doğu, hem Batı şok" yaşamakla meşgul. Şok, RP'nin şaşkınlığından kaynaklanıyor.
Örneğin, iki RP'li bakan "31 Aralık saat 19.25'te İstanbul'dan kalkan bir uçakla görüşmelerde bulunmak üzere Malezya ve Endonezya'ya gitmek" istiyor. Tam yılbaşı günü!.. Endonezya bir yazıyla "5 Ocak'tan önce olmaz" diye itiraz ediyor. Yılbaşı, dünyanın her yerinde yılbaşı!.. O gün geziye çıkmakla, RP neyi kanıtlamaya çalışıyor?.. Sadece gülünç duruma düşüyor.
Buna rağmen, "Batı, RP'yi tanımak" amacında. Gerçi, Erbakan'ın tavrı, demeçleri, İran ve Libya seferleri gerekli ipuçları veriyor. Ama, yine de "karşı karşıya oturup, konuşmak" isteği var. Kapıyı önce Alman Başbakanı Kohl açmak eğiliminde.
Batı "Erbakan'ı köktendinci bulmuyor, İslamcı bir lider" olarak tanımlıyor. Türkiye'ye "demokrasiye aykırı, bir şeriat düzeni getirebileceğine" inanmıyor. Her şeyden önce "seçimle gelmiş bir lider olduğuna göre, diyalog kurulması gerekir" düşüncesi var. Yani, hem onu tanımak, hem de Batı'nın Türkiye'den vazgeçmeyeceğini göstermek...

Çiller'in Dışişleri Bakanı olarak yapmadığını, Erbakan yapıyor. Yabancı büyükelçileri kabul ediyor. Bu, ona prestij sağlıyor. Şimdi önemli bir sürpriz:
"Kapalı kapılar ardında bambaşka bir Erbakan var!.. Batı'ya inanan, gümrük birliğini onaylayan, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne tam üyeliğini destekleyen bir Erbakan!.."
İnanmak güç, ama gerçek bu. Görüşmelerinde dilinden düşürmediği bir diğer olgu, Türkiye'nin konumu. Erbakan her konuşmasında "Türkiye, dünyanın merkezidir, politikalarınızı buna göre ayarlayın" diye tembihte bulunmaktan geri kalmıyor!..
Böylesine çelişkilerle dolu, söylenenle yaşanan arasındaki farkı anlamak için, Batı yine de Hoca'yı ağırlamaktan yana. Terslik olmazsa, önce Almanya...

KEŞFETYENİ
Romantik kutlama! Şampiyonluk detayı dikkat çekti
Romantik kutlama! Şampiyonluk detayı dikkat çekti

Cadde | 23.05.2025 - 17:40

Survivor All Star 2025'in iddialı isimlerinden Ayşe Yüksel bugün 25 yaşına girdi.

Yazarlar