Hurşit Güneş

Hurşit Güneş

hgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


21 Şubat 2002 Perşembe günü Hürriyet gazetesinde yayımlanan bir anket dikkatimi çekti. Türkiye - Avrupa Vakfı tarafından ele alınan bu araştırma TNS - Piar şirketine yaptırılmış ve Avrupalıların siyasal davranışlarını Türk vatandaşlarıyla karşılaştırıyor. Hayli ilginç bulduğum bu anketin sonuçlarını okurlarımla paylaşmak istedim. Tabii belli yorumlar ekleyerek.
Gerek Avrupalılar, gerekse Türklerin en güvendiği kurum Ordu. Yüzde 70’i aşıyor. Siyasal partilere güven ise Türkiye’de yüzde 15, Avrupa’da yüzde 18. Yani Avrupalılar bile ordularına siyasal partilerden 4 kat daha fazla güven duyuyorlar. Haydi bize Avrupalılar sivil demokrasi dersi veriyorlar, Avrupalılara kim böylesi ders verecek, merak ediyorum. Ancak Avrupalıların parlamentoya olan güvenleri bize göre iki kat daha fazla olması her şeye rağmen demokrasiye güvenlerini gösteriyor.
Araştırmada ilginç sonuçlardan biri sivil toplum örgütlerine olan güvenin Avrupa’da bize göre daha az olması. Burada hata payından kuşkulandığımı itiraf etmeliyim... Araştırmanın diğer ilginç sonuçlarından biri medyanın Avrupa’da da büyük güven yitirmesi gerçeğidir. Gerçi gerek yazılı, gerekse görsel medyanın itibarı bize göre yüzde 50 daha fazla.
Gerek siyasi partilere olan güven eksikliği, gerekse medyaya olan güvensizlik elbette sivil demokrasinin gelişmesini engelliyor.
Emniyet’in toplum gözündeki konumu tatmin edici değil. Mal ve canımızı emanet ettiğimiz Emniyet Teşkilatı aslında en güvenilir kurumlar içinde olması gerekirken, Avrupa’dakinin aksine, sıralamada ortalarda yer alıyor. Türklerin Birleşmiş Milletler’e güveni de hayli sarsılmış. Öte yandan yargı, diğer kurumlar kadar olmasa da, Avrupalılara göre daha az güven uyandırıyor.
Araştırma sonuçları içinde beni mutlu eden yegane sonuç; eğitim kurumlarımızın Avrupa’dakine yakın güven uyandırması. TESEV’in de yolsuzluk ve güven anketinde de üniversiteler ordudan sonra ikinci geliyordu.
Ele alınan araştırma iki şaşırtıcı sonucu ortaya çıkarmakta.. Birincisi demokrasiden az ve çok memnun olan oran ülkemizde yüzde 16 çıkmaktadır. Oysa bu oran Avrupa’da yüzde 59 olarak görünmektedir. Sorular yanlış anlaşılmış olabilir. Herhalde denekler soruyu "şu anda demokrasinin işleyişinden memnun musunuz" biçiminde algılamış olsa gerek. Eğer aksi varsa, ki sanmam, Türkiye’de halkın demokrasi istemediği sonucu çıkar.
İkincisi, Türk olmaktan "çok gurur duyan" oran yüzde 58 olarak beliriyor. Oysa Avrupa’da bu oran yüzde 37. Bizim milliyetçimiz daha fazla. Ancak milliyetinden hiç gurur duymayan oran Avrupa’da yüzde 3 iken, bizde yüzde 12’dir. Bu da bir başka toplumsal gerçeği yanısıtıyor. Yani ülkesine giderek yabancılaşan, hatta tepki duyan bir azınlığın ortaya çıkması.
Araştırmanın en üzücü yanı ise toplumun Avrupalılara göre umutsuzluğu ve tabii mutsuzluğu. Avrupa’da nüfusun yüzde 7’si "önümüzdeki bir yıl işler kötüye gider" derken, Türkiye’de bu oran yüzde 47. Bu rakam elbette kriz psikolojisini yansıtıyor. Ama yine de ürkütücü.