Dünkü yazımızda bankacılık sektörünü bibloya benzetmiştik. Küçük ve kırılgan. Bunun bir nedeni bankacılık kesiminin küçük olması ve ortalama masrafların yüksek olması. Bir diğer nedeni ise bankacılık işlemleri üzerindeki mali yükler. Bu yükler de genellikle işlemlerden alınan vergilerden oluşuyor. Böylece mevduat sahibinin elde ettiği getiriyle kredi maliyeti arasında çok ciddi bir farklılık oluşuyor. TL'de bu fark 2 kata yaklaşıyor, dövizde de neredeyse 3 kat. Bu durum bankacılık kesiminin gelişmemesine neden oluyor.
Yurtiçinde bankacılık işlemleri bu denli pahalı hale gelince, bazı kredi müşterileri yurtdışından kredi kullanıyor. Çünkü fiyatı yarıya, hatta üçte birine düşüyor. Tasarrufçu da daha yüksek net getiri elde ettiğinden, aynı durum mevduatta da kendini gösteriyor.
Aşağıda sunulan tablo BDDK tarafından hazırlanmış. Bu tablo ülkede kullanılan toplam 34 milyar dolarlık kredi hacminin yüzde 39'unun (13 milyar dolar), şu veya bu biçimde, yurtdışından kullanıldığını gösteriyor. Az buz bir rakam değil bu.
| | Aktif toplamı | Krediler* | Mevduat | Ödenmiş sermaye |
Yurtdışı şubeler | 11.240 | 6.851 | 2.819 | 67 |
Off - shore bankalar | 2.000 | 1.636 | 1.824 | 59 |
Yurtdışı bankalar | 11.158 | 4.438 | 7.733 | 1.114 |
Yurtdışı mali kuruluşlar | 2.753 | 288 | 346 | 886 |
(I) Yurtdışı organizasyonlar toplamı | 27.151 | 13.213 | 12.722 | 2.126 |
(II) Sektör toplamı | 122.393 | 34.042 | 79.007 | 7.876 |
(I) / (II) | 22.2 | 38.8 | 16.1 | 27.0 |
|
* Takipteki alacaklar dahil edilmiştir
Mevduatta durum göreli olarak daha iyi. Toplam mevduatın (80 milyar dolar) 13 milyar dolara yakını yurtdışında. Kısacası yüzde 16'sı. Ancak bu resmin tamamı değil. Yurtdışında para tutanlar genellikle yabancı bankaları yeğliyor. O rakam da buna dahil değil. Ama bankacılık işlemlerindeki yükler düşse de, İsviçre bankalarında yatan paralar yine geri gelmeyecektir. Bu nedenle hesaba katılmaması daha doğru.
Bankacılık işlemlerinden mali yüklerin kaldırılmasıyla sektörün yurtdışı yerine yurtiçinde büyümesi bekleniyor. Ancak, Maliye de bir miktar gelir kaybına uğrayabilir. Bu da işin diğer yönü. Bu kaybın 1 katrilyonu bulacağı biliniyor. Ancak bazı uzmanlar, kısa vadede böyle bir kayıp olsa da, uzun vadede sektör büyüdüğü için daha fazla kamu gelirinin sağlanacağını savunuyor.
Aslında bankacılık kesimi 7.5 katrilyon vergi üretiyor. Ama bunun en çok 3 katrilyonu sektör üzerinde kalıyor. Üstelik BDDK'daki uzmanların yaptığı hesaplara göre bankacılık işlemlerinden alınan vergilerin kaldırılmasıyla bütçeden 1 katrilyonluk gelir kaybı olsa da, 183 trilyonluk kurumlar vergisi kazancı ve 450 trilyonluk vergi tabanı genişlemesi oluşması öngörülüyor. Bu da net olarak 367 trilyonluk bir vergi kaybı anlamına geliyor ki, abartılmamalı. Kısacası, IMF'nin istediği bu vergilerin kaldırılmasıyla sektörün üzerindeki önemli bir mali yük kalkmış olacak. Böylece Maliye ciddi bir gelir kaybına uğramadan, sektör yüzde 40'a yakın büyüme sağlayabilecek. Hem de kısa sürede.
*Banka Sigorta Muamele Vergisi