Hurşit Güneş

Hurşit Güneş

hgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Gösterge Ancak gerçek oldukça farklı. Çünkü 2007 yılının ilk 2 ayında oldukça yüksek bir sanayi büyümesi gözlenmişti. Bu aylar hesaptan çıkarıldığında, yani yılın geri kalan 10 ayında çok farklı bir tablo ortaya çıkıyor. 2006 yılında ortalama sanayi büyümesi yüzde 6.7 iken, bu yıl yüzde 3.7 olmuş. Yani belirgin bir yavaşlama gözleniyor. Geçen hafta cuma günü sanayi sektörü büyüme rakamları açıklandı. Bu rakamlar geçen yıla göre daha düşük bir büyümenin oluşacağını gösteriyor. 2006 yılında sanayi kesimi yüzde 5.8 büyümüştü. Bu yıl ise büyüme ortalaması sadece yüzde 5.4. İlk bakışta pek fark görülmeyebilir. İkincisi, 2006 yılının ikinci yarısında, özellikle dayanıklı tüketim malları üretiminde başlayan bu yavaşlama şimdi diğer sektörlere de yayılmış görünüyor. Madencilikte, enerji üretiminde hatta beklenmedik biçimde gıda üretiminde bile belirgin bir yavaşlama gözleniyor. Bunların hepsi iç talepteki gevşemenin göstergeleri. Bununla beraber, dış talepte de bir durgunluk başlamış ki, ihracatçı sektörlerin hızında düşüşler gözleniyor. Gerçi tekstil gibi bazı sektörlerin yavaşlaması küresel rekabet gücünün kaybedilmesine de bağlanabilir. Ancak kimya ve metal sanayi hariç, temel sektörlerin hemen hepsi bu yıl aynı performans düşüşünü gösterdiğine göre bu doğru değil.Milli gelirin iki önemli parçası var. Sanayi ve ticaret. Her iki sektörün milli gelir içindeki payları yüzde 55'i buluyor. Genellikle beraber hareket eden bu iki sektörün dışında yüzde 11-12 paya sahip olan tarım var. Ancak o da geçen yıl ilk 9 ayda yüzde 1.2 küçülürken, bu yıl yüzde 5.6 küçülmüş. Geçen yılın ana motoru olmayı üstlenmiş olan inşaat ise bu yıl yavaşlamış görünüyor. Geçen yıl ilk 9 ayda bu kesim yüzde 20'nin üzerinde büyümüştü. Bu yıl ise yüzde 12 büyümüş. Son çeyrek verisi de açıklandığında, eski camların bardak olduğu daha rahat anlaşılacaktır. Bu arada tarımla hemen hemen aynı boyutta olan ulaştırma ve haberleşme kesimi ise bu yıl pek bir yavaşlama göstermiyor. Hatta aksine. Ancak bu sektörün gücü tüm ekonominin büyüme hızını yükseltecek boyutta değil. Üstelik fark da çok fazla değil. Geçen yıl sanayi kesimi yüzde 5.8 büyürken, milli gelir inşaat kesiminin katkısıyla yüzde 6 büyümüştü. Bu yıl sanayi kesimi büyümesi yüzde 5.4'e düştüğüne göre, milli gelir yüzde 5.5 değil, yüzde 5 bile zor büyür. Çünkü sadece tarım 0.5 puan büyümeyi düşürecek. Bunun yanı sıra, biz inşaattaki yavaşlamanın da aynı boyutta ve aynı yönde etki yapacağı kanısındayız. Kısacası, bu yıl nasıl olacak da öngörülen yüzde 5 tutacak? Eh, ekonomi yavaşlayacaksa dikkatleri türbana çevirmek belki de en kurnazcası. İç talepteki gevşeme hgunes@milliyet.com.tr