Önceki gün eski bir öğrencimden bir elektronik posta geldi. Yabancı bir bankada ekonomist olarak çalışan öğrencim Türk ekonomisinin yanı sıra zaman zaman yabancı ülkeleri de izliyor. Emlak Vergisi konusuyla ilgilendiğimi bildiğinden olsa gerek bazı bilgileri yollamış. (Sanıyorum ona da başkasından gelmiş.)
Rakamlar ne denli sağlıklı bilemiyorum. Ama yolladığı rakamlar ülkemizde emlak vergilerini gerek milli gelir içinde, gerekse diğer vergiler içinde düşük gibi gösteriyor. Ancak bunun bazı nedenleri var.
1) Ülkemizde kişi başına düşen gelir düşüktür. Bu da vergi gelirlerinin milli gelir içinde düşük kalmasına neden olmaktadır. Dolayısıyla yukarıdaki tabloda yer alan rakamlar düşük Emlak Vergisi tahsil edildiği anlamına gelmez. Vergilerin düşük kalmasından kaynaklanmaktadır. (Hemen belirtelim, kişi başına düşen gelirin düşüklüğü göz önüne alındığında ülkemizde milli gelir içinde vergiler hiç de düşük değildir. Sadece yanlış dağılmaktadır.) Bu nedenle gelişmiş ülkelerde ulaşılan milli gelir içindeki vergi oranları yakalanmaya çalışılırsa gerçekten ekonomiye ağır yük konulmuş olur.
2) İngiltere'nin emlak vergilerinin daha yüksek olması büyük kentlerde yaşayan nüfusun payının yüksek olmasından kaynaklanmaktadır. Arazilerin küçük olması rant değerlerini yükseltmekte ve bu da emlak vergilerini artırmaktadır. Sanıyorum Kore'de vergilerin yüksek olmasının bir nedeni de budur. Tabii bir de uygulanan oranlar var.
3) Aksine, Türkiye'de Avrupa Birliği'ne oranla emlak vergilerinin milli gelir içinde yarı yarıya olması düşük bir tahsilatımızın olmadığını göstermektedir. Çünkü nüfusun hala yüzde 40'ı kırsal kesimde yaşamaktadır ve bu kesim Emlak Vergisi ödememektedir.
4) Toplam vergiler içinde ülkemizde emlak vergilerinin oranı diğer Avrupa ülkelerine göre de azdır. (Bakınız ikinci tablo) Ancak bu durumda diğer vergilerdeki etkinlik de hesaba girmektedir.
Servet vergilerini artırmak gelir vergilerini artırmaktan farklıdır. Birinde ortada nakdi bir kazanç vardır ve bir parçasını devlet almaktadır. Diğerinde ise yılların gelirinin birikimiyle edinilen servet vergilendirilmektedir. Eğer o servet gelir yaratmıyorsa servet satışı çıkacak ve emlak değer yitirecektir. Elbette bu servetlerin gayrimenkul yerine sınai yatırımlara kaymasını sağlayacaksa, adil olmasa bile, olumludur.
Buna rağmen ülkemizde emlak vergileri zaman zaman çok düşük kalabilmekte, bazen komik rakamlar ödenebilmektedir. Burada gerekli olan doğru bir değerlendirme ve daha sıkı bir denetimdir. Ancak asıl Emlak Vergisi kayıplarımızın kayıtsız emlakta olduğunu da unutmayalım. Hangi gecekondu sahibi Emlak Vergisi ödemektedir?
Konu önemli ama analiz hatası yapmamalıyız.