Hurşit Güneş

Hurşit Güneş

hgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


     Dün piyasalar yine pespembeydi. Faiz ve d"viz düşüyor, borsa hacimli biçimde yükseliyordu. Anlaşılan yine abartılı bir bahar havası yaşayacağız. Oysa, iki hafta "nce iç borcun d"nüp d"nmeyeceği tartışılıyor, bankacıların ve Hazine'nin ağzını bıçak açmıyordu. Sanki birdenbire bir sihirli sopa dokundu ve bu hava dağıldı.
Oysa olay gayet basit. Birincisi, savaş beklenenden çabuk bitti. Hal b"yle olunca savaşın ekonomi üzerindeki olumsuz etkilerinin sınırlı kalacağı g"rüldü. İyimser havanın en "nemli nedeni bu.
Bu arada beğenilse de, beğenilmese de 2003 bütçesi Meclis'ten geçti. Üstelik bu bütçe IMF'nin direktifleri doğrultusunda hazırlandı. Ve daha sonra IMF'ye bir niyet mektubu hazırlanarak sunuldu. Muhtemelen bu hafta içinde IMF y"netimi bu mektubu onaylayacaktır. Tabii bir sürü katı şarta bağlı olarak.
Önce d"vizdeki düşüşe ilişkin bazı bilgiler verelim. Bu yıl genel olarak cari işlemler dengesi daha sıkıntılı g"rünüyor. Turizm gelirleri geçen yılın düzeyini bulmayabilir. Üstelik turizm giderleri de hızla tırmanıyor. İhracat şimdilik çok parlak gitse de, ileride ne olacağı bilinmez. Öte yandan, işçi d"vizlerinde de "nemli azalmalar g"zleniyor. Bütün bunlara rağmen, yakın zamanda d"viz kurunda ciddi bir artış beklemek çok zor. Çünkü TL'de reel faiz hala çok yüksek. Ve vatandaş da giderek TL enstrümanları yeğliyor.
Gelelim TL bonolara. Bize kalırsa yüzde 60'a varan bileşik faiz hala fahiş. Ama piyasalardaki enflasyon beklentisinin Merkez Bankası hedeflerinin çok üstüne çıktığı da g"zleniyor. Bu da faiz piyasasını etkiliyor. Şu ara faizler hızla 15 puan düşse de, bu seviyelerde dirençlerle karşılaşabilir. D"viz bonolarında ise yükseliş sürecektir. 2030 vadeli euro - tahvillerin IMF'nin onayından sonra 103 - 105 aralığına oturması şaşırtmaz.
Borsa elbette sevindirmeyi sürdürecektir. Çünkü borsa gerçekten çok ucuz. Ama gerçek yükselme ne vadede ve ne sürede gerçekleşir bunu kestirmek çok zor. Sadece şunu s"ylemekte yarar var; son birkaç gündür borsadaki işlem hacmi ve kurun düşmesi bir miktar yabancı girişi izlenimi veriyor.
Geçen yıl The Economist dergisinde okuduğum bir anekdotu tekrarlamakta yarar var: Ekonomistler tahmin yapacaksa, ya tarih vermemeli, ya da rakam. İkisi birden verilirse iş zor. Borsada da "yle. Yükselecek, ama kaç vakte yakın, onu bilmek mümkün değil.
Kaldı ki, tüm riskler tamamıyla ortadan kalkmış değil. ABD'nin Suriye'ye baskı uygulama eğilimi gergin bir d"nem yaşanabileceğini g"steriyor. Bu risk ortadan kalksa bile ardından g"zler yine IMF'ye dikilecektir.
Öte yandan, hükümetin kamu bankaları y"netiminde yaptığı tasarruf şimdilik IMF tarafından sorun yapılmamış g"rünüyor. Ancak niyet mektubunun içeriğinde BDDK'nın "zerkliğine ilişkin ciddi güvenceler yer alabilir. Hele Merkez Bankası y"netiminde bir değişiklik yapılmaya kalkışılırsa, seyreyleyin piyasaları. B"ylesi bir girişim hükümetin canını çok acıtacaktır.
Geçen ay yaşanan matem havasını abartılı buluyorduk. Şimdi de yaşanan bu bahar havasını abartılı buluyoruz. Unutmayalım; daha çok yolumuz var.