Hurşit Güneş

Hurşit Güneş

hgunes@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Hükümetin ülke içinde yabancı asker bulundurma ve yabancı bir ülkeye asker gönderme tezkeresi Meclis tarafından reddedildi. Karar değişir mi şimdilik bilinmiyor. Ancak tezkere Meclis’ten geçse de, geçmese de savaşın çıkacağı malum. Üstelik Türkiye savaşın dışında kalsa da, ekonomisi zarar görecek.
Piyasalar bu karara önce büyük tepki gösterdi. Kur ve faiz yükseldi. Borsa ise inanılmaz bir çöküş gösterdi. Bu tepkiler gayet normal. Çünkü piyasalarda beklenti bu tezkerenin Meclis’ten geçmesiyle ciddi bir mali yardımın ABD tarafından sağlanmasıydı. Rakamlar bile kamuoyuna sızmıştı. Tabii şimdi ne olacağı bilinmiyor. ABD’nin mali yardımı eskisi kadar bonkör olmasa bile, IMF’nin Türkiye’yi tümüyle terk etmesi elbette beklenmemeli.

IMF ne yapacak?
Ancak IMF bundan böyle çok daha sıkı önlemler isteyecektir. 4. Gözden Geçirmede IMF’nin çok daha titiz davranarak, kamu maliyesinde faiz - dışı fazlanın tutması için katı olacağı göz önünde tutulmalıdır.
Tezkere Meclis’te reddedilse bile savaşın Türkiye’ye zararı azalmayacaktır. Turizmde iptaller başladı bile. Uzun süredir yükselen petrol fiyatları şimdi tahmin edilen rekor düzeylere ulaşmak üzere. Faizler ise daha tezkere Meclis’te reddedilir reddedilmez dün derhal yukarı fırladı. Zaten reel faizler yüzde 30’dan fazlaydı. Öylesine ki, böyle giderse iç borcun dönmesi tartışılır hale gelebilir.
Dün bir de bütçe açıklandı. Bütçenin apar topar açıklanması biraz da piyasaları dindirmeyi amaçlıyor. Kaldı ki, dün Merkez Bankası ve Başbakan ayrı ayrı açıklamalarla piyasayı yatıştırmaya çalıştılar.

Faizlerdeki yükselme
Açıklanan bütçe ciddi bir mali disiplini öneriyor. Milli gelir içinde yüzde 6.5’luk faiz - dışı fazlanın yüzde 1.1’in bütçe dışından elde edilmesi hedefleniyor. Bunlar elbette kolay değil. Çünkü savaşın sürmesi halinde kamu harcamalarını kısmak zorlaşacaktır. Yine yüzde 5’lik bir büyüme bir savaş eşiğinde çok kolay görünmüyor. Bu durumda kamu gelirleri tahminlerin altında kalabilir. Asıl önemlisi ise faiz giderleri. Eğer faiz giderleri kontrol edilemezse, programın sürmesi çok zorlaşabilir. Çünkü bütçede artık en büyük harcama kalemi faizler. 65 katrilyonluk faiz servisi bütçenin yüzde 45’ine denk geliyor.
Faizlerin düşmesi için tüm belirsizliklerin ortadan kalkması gerek. Riskler eğer çok yüksekse, düşük faizli borçlanma için yeni kaynakların bulunması gerekiyor. Savaşın eşiğinde ABD’den IMF kanalıyla elde edilecek yardımlar bunu karşılayacaktı. Olmadı.
Türk ekonomisi savaştan mutlaka zarar görecek. Buna kuşku yok. Ya bu zarar ABD tarafından karşılanacak, ya da karşılanmayacak. Meclis’in aldığı karar zararın karşılanmadan sürdürülmesi yönünde oldu. O zaman zararı biz halk olarak karşılayacağız.
Öte yandan, Kuzey Irak’ta olanlara veya olabileceklere Türkiye’nin müdahale etmesi böylece daha zorlaşacaktır.