01.02.1997 - 00:00 | Son Güncellenme:
Umur Talu
ELBETTE katılımın boyutunu, "sürekli aydınlık için bir dakika karanlık"ın yoğunluğunu kestirmemiz zor ama...
Şunu hissedebiliriz:
Bu akşamdan itibaren bir ay süreyle her akşam, birbirlerini tanımayan bir çok insan arasında, ışıkları söndürdükleri, "elektriği kapattıkları" andan itibaren bir elektrik akımı dolaşacak.
Elektriklenme...
Gözgöze olma, elele olma, gönül gönüle olma hali.
Bir duygu ortaklığı, aşk yani.
Daha ötesi?
Tabii, omuz omuza olma.
Dayanışma yani.
Enerji.
"Kötü, olumsuz, çirkin"le eşanlamlı hale gelmiş "karanlık" sözcüğü bu esaretten biraz olsun kurtulacak, bir anlam devrimi yapacak.
Bu "karanlık", öteki karanlıklara öfkenin, isyanın, başkaldırının çiçek açtığı rengarenkliğe bürünecek; aşklar ona emanet edilecek, umut onun içinde korunacak, beslenecek, serpilecek.
Sakınılası değerler bu "karanlık"ta gizlenecek.
Öteki karanlıkların ustaları, çırakları, müptelaları "bu karanlık"ta göremeyecek, ama "bu karanlık"ın dostlarının gözü daha da açılacak.
Kimbilir, bir dakikaların birbirine eklenip dakikalar ötesi bir zamana dönüştüğü "bu karanlık" belki de mutlu bir doğumun öncesindeki ana rahmi gibidir.
"Bu karanlık" belki, özlem duyulan, sabırla beklenen, özenle beslenen bir bebeğin ilk yatağıdır.
"Bu karanlığın çığlığı", o bebeğin tekmeleri, haykırışıdır.
Sapına kadar bir meydan okuyuştur.
Ah çok akıllı, çok bilmiş yasaklar!
Her şeyi tahmin edip tedbir alamıyorsunuz değil mi?
Işık söndürme eylemini ancak siz de ışık söndürerek engelleyebilir, daha doğrusu büyütebilirsiniz.
Çaresizlik niye hep bazılarının değişmez kaderi olacakmış ki. Buyrun, bu da sizin payınız!
Katılım ölçümleri filan yapıp avunabilirsiniz tabii.
Ancak, biliyor musunuz ki, "bu karanlık" ruhların dirilişidir, mezarlığın silkelenişidir, "hala yaşıyoruz" direnişidir.
Geçen hafta Uğur Mumcu böyle dememiş miydi?
Bu akşam saat 21.00'de Abdi Bey'in kabrine bir bakınız.
Orada da "bir dakika karanlık" göreceksiniz.
"Bu karanlık", eğer anlayabilirseniz, "sen yanmasan, ben yanmasam" diyen dizelerin aydınlığa ihtirasla sarılışıdır.
...
Birbirinizden çok uzakta bile olsanız, bir dakika ışıkları söndürerek, "bir dakika"da, ışık hızıyla birbirinize sarılıverin.
"Bu karanlık"ta yalnız kalmanız mümkün değil!
NOT: Bu sütunla ilgili haberleşme için Tel: (0212) 505 66 45 Fax: 505 66 42