Komik hamamcı ile belediye başkanı

Duygu ASENA

HANİ kızıyoruz, geriliyoruz, çıldırıyoruz, çaresiz kalıyoruz filan ama, bazen bütün bunları yaşarken gülmekten katılma raddelerine geldiğimizi de unutmayın ve milletimiz insanına teşekkür edin bizi bu kadar güldürdükleri için. Televizyonlarımızda öyle şeyler oluyor ki, ne Yılmaz Erdoğan, ne Levent Kırca, ne Reyting Hamdi'nin aklına gelebilir... Lütfen mizah yazarı dostlarım, elinizi vicdanınıza koyun itiraf edin, perşembe akşamı anlı şanlı TV ekranlarındaki sunucular ve onların galeyana (yani gaza) getirip kızdırmaya çalıştıkları "Hamamcılar Birliği Başkanı" Ali Yılmaz'ın konuşmalarını hanginiz yaratabilirdiniz?
Hamam filminin ünlenmesi ve içinde eşcinsellikle ilgili bir bölüm olduğunun duyulması üzerine, Anadolu Ajansı da uyanıyor tabii ki, hemen Hamamcılar Birliği Başkanı'nı arıyor. Belli ki buradan bir iş çıkacak. Başkan pek memnun, o akşam televizyon televizyon dolaşıyor, canlı telefon bağlantıları yapıyor. Diksiyonu zaten pek şeker... Bir komedi ustası gibi başlıyor veryansın etmeye. ATV'nin Son Durak'ında biraz çekingen, zaten sunucular da, "filmi seyretmeden ne diye konuşuyorsunuz ki" diye ağzının payını veriyorlar. Ama Star'ın Gece Hattı'nda, kendisine çanak tutan sunucu (belki de hemfikir) sayesinde giderek heyecanlanıyor, bir atıp bir tutuyor ki, asla sinirlenemiyorsunuz, gülmekten yerlerdesiniz artık. Filmin oyuncularından Başak Köklükaya arıyor, kızcağız şaşkınlıktan ve gülmekten ne diyeceğini bilemiyor. "Bir eşcinsel ilişki her yerde olabilir, hastanede de, her yerde. O zaman herkes dava mı edecek yani, ne alakası var" falan gibi bir şeyler söylemeye çalışıyor. Ama söylediklerini, hamamcı da, sunucu da pek anlamadığından, telefon kapanıyor.
Hamamcı diyor ki, "bizim hamamlar, kadın - erkek ayrıdır. Katiyen bir "eçcinsel" olayı olmaz!.." Buyrun bakalım... Daha neye sinirlendiğini bile bilmiyor. Ama sayın hamamcı, kadın - erkek ayrı ayrı girilmesi gereken hamamları kadın - erkek karışık olarak, turistlere kiralıyor... (Paranın gözü kör olsun) "Hemen kaduttururum bu filmu ben, hukuğa başvururum" diye artık iyice delleniyor. Hamamı rencide etmiş bu film. Yurt dışında bizi rezil etmiş. Gördünüz mü başımıza gelenleri, yurt dışındaki insanlar, Türkiye'de eşcinsellik var diye şaşırıp kalacaklar şimdi. Aslında hamamcının bu atıp tutmalarının altında şöhret olma arzusu yatıyor. Uyanık hamamcı "filmi izlerken, bir TV ekibi de olsa iyi olur" diyor. Star haber sunucusu pek memnun, "hemen gönderelim" diyor. Ne mutlu bize, sevimli hamamcıyı belli ki daha birkaç gün izleyeceğiz, din iman, Kuran, "eçcinsellik" "kapatururum" diyen tatlı sözlerini duyacağız. Haberciler de mutlu mutlu sırıtacaklar ekranlardan, "ne haber" diye.

Burhan Özfatura Yaşar Kemal için, "Ulan sen kimsin be? İki tane kıçıkırık kitap yazdın diye adam mı oldun" demiş. Aslında buna da gülmeye çalışıyorum, kendimi zorluyorum, pek beceremiyorum. Yaşar Kemal'e kıçıkırık diyen bir belediye başkanı. İşe bakın. Radikal güzel söylemiş, "Peki, sen kimsin?" Yok yok buna da gülebiliriz. Bunu ciddiye almak demek, Burhan Bey'i önemsemek demek olur. Daha böyle adamlar çok çıkacak. Sanatçıya tükürecek, hakaret edecek, küçümseyecek. Bükemediği eli öpemediği için kırmaya çalışacak. Daha bu zavallıları çok göreceğiz. Gülmemizi yitirmeyelim ama ciddiye almayı da unutmayalım.

Yazara Email D.Asena@milliyet.com.tr