Ne olur ne olmaz, havadan inerler, kanalizasyon çukurundan çıkarlar diye Taksim Meydanı’na çelik bariyerler örülmüştü ya..
İşte o bariyerleri inşaat çukurunun önüne dizseler..
Daha da emniyetli olsun diye iki sıra koysalar, üç sıra koysalar 1 Mayıs rahat rahat kutlanırdı..
Güle oynaya kutlanırdı..
Ne kimseye zarar gelirdi.. Ne kimse inşaat çukuruna düşme tehlikesi yaşardı.. Bayram kutlamanın fiziki şartları oluşurdu..
***
İnşaatın önüne bariyer çekip, 1 Mayıs’ı kutlamak isteyen işçileri çukurdan koruyacağımıza ne yaptık?
Kimseyi beş kilometre yakınına sokmadık..
Bunun için de hayatı felç ettik.. 12 Eylülvari uygulama yaptık.. Ulaşımı yasakladık.. Bütün yolları bariyerlerle kapattık..
Bu önlemlere rağmen yine de Taksim’e gitmek isteyenler oldu.. Polis onlara bol bol biber gazı sıktı..
Gözlerini açtırmadı..
Gözlerini açamadıkları için de gidemediler..
Bütün bunları işçilerin iyiliği için yaptık.. Taksim’e çıksalardı, Allah korusun biri tellere takılıp sakatlanabilirdi..
***
Dün görüldü ki inşaat bahane.. İnşaat fırsat bu fırsat denmiş düğmeye basılmış.. Taksim 1 Mayıs’a kapatıldı..
Önümüzdeki yıl da aynısı olacak.. Ondan sonraki yıl da..
Bakan Çelik çıtlattı.. Başbakan, İstanbul’un iki yakasına miting alanı yapalım bu curcuna bitsin talimatı vermiş..
Yenikapı’ya hızla yapılıyor.. 1 milyon kişilik.. Kamyonlar vızır vızır denizi dolduruyor..
Buyrun Yenikapı’ya diyecekler..
Taksim eski Taksim değil diyecekler.. Sizin için miting alanı yaptık diyecekler..
Kışla görünümlü AVM’yi bahane edecekler..
***
Bakan Çelik önemli bir mesaj verdi.. Taksim’i işçiye kapatmıyoruz derken şu ifadeyi kullandı.. Gelip çelenk koysunlar, basın açıklaması yapsınlar..
1 Mayıs?
Iıhh!..
Yeni Türkiye’yi anlamamışlar!
Tartışma programına göz attım.. ‘CHP bölünür mü bölünmez mi’ye kadar aklınıza ne gelirse tartışıldı..
Konuşulanlar önemsiz demiyorum ama lafın dönüp dolaşıp ‘başkanlık’ meselesine gelmesi gerekirdi..
Gelmedi.. Teğet bile geçmedi..
Dün de altını çizdim.. Başbakan konuşalım, tartışalım diyor..
Tık yok..
Ağızları bıçak açmıyor!..
Başbakan’ın Başdanışmanı Akdoğan üç ay önce tartışmamız gerektiğini, konuşmamız gerektiğini çok güzel anlatmıştı..
Müzakereci demokrasi tezini ortaya atmıştı..
Yeni Türkiye bu demişti.. Böyle olmalı..
Hatırlayalım..
‘Yeni dönemde tüm farklılıkların, tüm grupların, tüm azınlıkların sürecin bir parçası olduğu, iktidarı etkilediği ‘çoğulcu’ ve ‘müzakereci demokrasi’ modelleri ön plana çıkıyor’ demişti.
Hatta..
Başbakan’ın bunu çok istediğini, bazı konuları gündeme getirmesinin bu nedenle olduğunu yazmıştı..
Okuyalım..
“Gündeme tartışma konuları atmakta amaç sadece toplumu hazırlamak, toplumu yönlendirmek, toplumsal destek bulmak değildir. Toplumdaki farklı görüşleri öğrenmek, onların da kararı şekillendirmesini sağlamak, meselelerin farklı boyutlarını görmek de bir gereğidir. Siyasi düşüncelerin sadece partiler ve siyasi kurumlar tarafından değil, toplumdaki tüm kesimler ve organizasyon tarafından tartışılması önemlidir.”
***
Bu tespite itirazı olan var mı?
Yoktur herhalde..
O halde daha neyi bekliyorlar ki.. Türk usulü başkanlık sistemi duyum değil.. İçeriği belli.. İktidar partisi yazılı olarak vermiş.. Arkasında duruyor..
Tartışmaya hazır..
Hadi..
***
Anlaşılan o ki; ‘Yeni Türkiye’yi anlamamışlar.. ‘Müzakereci demokrasi’yi kavramamışlar..
Huqqa deyip geçme
Ne olacak yani.. Sekülerin Lucca’sı varsa, mutaassıpların da Huqqa’sı olsun denecek kadar basit bir olay değil..
Herkesin rahat edeceği bir mekanı olsun; bu ayrı..
Ben binayla ilgileniyorum.. Binayı yapan Büyükşehir Belediyesi...
Sosyal tesis maskesi altında yaptı.. Boğaz’ın kıyısına kondurdu.. Belediyenin görevlerinden biri de bu mudur? Yeni belediyecilik anlayışı..
İstanbul’un en iyi yerlerine bina dikip birilerine kiralamak mı?..
Taksim Kışlası da Huqqa gibi olacak.. Kültür Merkezi ve Sanat Galerisi vaadi kağıt üstünde kalacak..
Otele, alışveriş merkezine, konuta dönüştürülecek..
Huqqa milat, en azından göz önündeki milat..
***
Yeri gelmişken biraz da Huqqa’dan bahsedelim.. Ultra modern nargileci.. Lübnan tarzı..
Beyrut’ta dikkatimi çekmişti, kadınlar arasında nargile çok yaygındı.. Bize de gelmiş olmalı.. Muhafazakar bohem burjuva mekanına girdiğine göre..
Girmiş de mekan kapalı.. Kapalı mekanda nargile!..
Sağlık Bakanlığı’na sorum şu.. Kapalı alanda nargile içilir mi? Nargile sigara gibi zararlı değil mi?