Eksen kayması lafından geçilmiyor.. Türkiye Batı’dan Doğu’ya kayıyormuş.. Kim söylüyor?
Amerikalılar söylüyor, İngilizler söylüyor, bazı eski büyükelçiler söylüyor, dış politika uzmanları uyarıyor..
Tabii ki..
Dışişleri Bakanı kızıyor..
Başmüzakereci Bakan yalanlıyor..
Başbakan bu lafları edenleri kötü niyet taşeronu olmakla suçluyor..
Tartışma sürüyor.. Bırakın sürsün, ben size başka bir konuda eksen kaymasına somut bir örnek vereyim..
Başbakan’ın dün verdiği örnek cuk diye oturdu..
* * *
Başbakan 10 yıl önce Türkiye’nin neredeyse Suriye ile savaşın eşiğine geldiğini söyledikten sonra dedi ki; “2002 sonunda hükümeti devraldık. Esat kardeşime dedim ki ‘Gel şu meseleleri masaya yatıralım. Bir görüşelim neymiş bu meseleler, bir görelim.’ Türkçede bir deyim vardır; incir çekirdeğini doldurmaz. Evet, Türkiye ile Suriye arasındaki sorunların adeta incir çekirdeğini doldurmadığını, çözümsüz hiçbir sorun olmadığını gördük”
* * *
Sorum şu..
Bu sözler eksen kayması değilse nedir?
Niye mi?
Apo’yu ne çabuk unuttuk.. PKK liderini.. PKK kamplarını..
Abdullah Öcalan’ın hamisi kimdi?
Suriye..
Öcalan örgütünü nereden yönetiyordu?
Şam’dan..
PKK militanları nerede yuvalanmıştı?
Suriye kontrolündeki Beka Vadisi’nde..
Nerede eğitiliyorlardı?
Suriye kontrolündeki Mahsun Korkmaz Akademisi’nde..
Türkiye topraklarında saldırı düzenleyen, can alan militanlar işlerini bitirince nereye kaçıyordu?
Suriye’ye..
* * *
Ankara, Suriye’yi uyardığı halde yıllar boyu Apo bizde değil, Şam’daki adresini biliyorsanız verin diye dalga geçen kimdi?
Esat kardeşin babası.. Hafız Esat..
Sonra ne oldu?
16 Eylül 1998’de dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Ateş tam Suriye sınırında; sabrımız kalmadı dedi..
Dönemin Cumhurbaşkanı Demirel 1 Ekim’deki Meclis açış konuşmasında; sabrımız taşmak üzere diyerek onayladı...
Türkiye, Suriye ile savaş eşiğine böyle geldi.. Şam baktı ki pabuç pahalı, bir hafta içinde Apo’yu kovaladı..
PKK militanlarını kışkışladı..
Sınırını yol geçen hanı olmaktan çıkardı..
* * *
Bütün bunları yaşanmamış saymak..
Eksen kayması değilse eksen kaydırmasıdır..
* * *
Hele hele incir çekirdeğini doldurmayan sorunlar nedeniyle Türkiye’nin Suriye ile savaş noktasına geldiğini ima etmek.. Biz geldik çözdük demek..
Eksen kaydırmasıdır..
İyi hukukçuydu anarşist oldu!..
İyi çocuktu, hukuk adamıydı.. Anayasa Mahkemesi’nin en kritik davaları ona veriliyordu..
Bir anda en ünlü, en başarılı raportör oldu..
Ve tabii..
Gaz vereni, gaza getireni, aslansın kaplansın muamelesi çekeni, bu topraklarda senden büyük hukukçu yok diyeni eksik olmadı..
Havalandıkça havalandı..
Sonunda bombayı patlattı..
Hukukçuydu, anarşist oldu..
* * *
Demiş ki; Anayasa Mahkemesi paketin bazı maddelerini iptal ederse hükümet bunu dikkate almasın..
Kararı uygulamasın, bildiğini okusun..
Anayasa Mahkemesi’ni yok saysın..
Yanlış anlamayın bunu söyleyen hukukçu. Demokrat Yargı Derneği Başkanı..
Hükümeti anarşizme davet ediyor!..