Mehmet Tezkan

Mehmet Tezkan

mtezkan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Doktor değilim.. Domuz gribi konusunda siz ne biliyorsanız ben de onu biliyorum.. Uzmanları okuyorum, dinliyorum..
Ekrana çıkıp kesinlikle yaptırmayın diyen yok.. Kimi mutlaka yaptırın diyor kimi ortadan konuşuyor..
Doktorlarla özel sohbet ederseniz karnıyarık gibi ortadan ikiye ayrılmış haldeler..
Kimi ‘oluncu’, kimi ‘olmayıncı’..
Kafamız karıştı vesselam..
* * *
Gazetelerde ilk okunan haber domuz gribinden ölenler.. Televizyon haberlerinde domuz gribinin ‘d’si geçince herkes kulak kesiliyor.. Merak had safhada.. Ölen kaç yaşındaymış, hastalığı var mıymış?.. Tek muhabbet bu..
Herkes kendiyle, ailesiyle karşılaştırıyor..
Konuşmalar şöyle.. 30 yaşında ama ciğerinden rahatsızmış.. Daha altı aylıkmış dayanamadı gariban..
Sizin evde de durum farklı değildir.. Aylardır domuz gribiyle yatar domuz gribiyle kalkar olduk..
* * *
Kafalar karışık dedik.. Nasıl karışmasın ki.. Sağlık Bakanı ilk aşıyı vurdurarak kampanyayı başlattığı gün, Başbakan ‘Ben olmayacağım’ dedi..
Resmen dinamitledi.. Kafalar karışıktı arapsaçına döndü.. Koskoca Başbakan, bir bildiği vardır herhalde!.
Öteki de koskoca Bakan, onun da bir bildiği vardır..
Ama biri doktor..
Öteki değil..
* * *
Bölünmeye meraklı toplumuz anında ikiye ayrıldık.. Bir yanda ‘Başbakan aşı olmuyor ben de olmayacağım’ diyenler..
Başbakan’ın izinden gidenler..
Öte yanda ‘Sağlık Bakanı olun diyor olacağım’ diyenler..
Küçük çocukları, hasta yakınları, yaşlı büyükleri olanlar telaşlandı..
Aşı yaptırsınlar mı yaptırmasınlar mı?
Kırk katır mı kırk satır mı misali.. Herkes tek başına karar verecekmiş.. Tamam da doktor muyuz? Aşı nedir ne değildir nereden bilelim!..
* * *
Başbakan’ın karşı çıkışına rağmen Sağlık Bakanı kampanyayı sürdürdü..
İş öyle bir noktaya geldi ki, Bakan direnci kırmak için; ‘Salgının başındayız, tepe noktasını görmedik, risk grubuna girenler aşı yaptırsın’ diye neredeyse yalvaracaktı..
Söyledikleri mantıklıydı.. Daha kışa yeni giriyoruz.. Aralık var, ocak var, şubat var.. Sağlık Bakanı, tane tane anlattıkça, ibre aşı yaptırma yönüne doğru ağır ağır kaymaya başladı..
Başbakan’ın yeni demecine kadar:
‘Amerika’daki aşılar bizden farklı’
Haydaa!..
Şu ‘adjuvan’lı, ‘adjuvan’sız meselesi..
* * *
Geçenlerde televizyonda izledim.. İki profesör konuşuyor.. Biri ‘adjuvan’ın sakıncasını anlatıyor, aşıya temkinli yaklaşıyor..
Diğeri; “İki aşı da önümde olsa ‘adjuvan’lıyı tercih ederim, daha etkili” diyor..
Pür dikkat dinliyoruz..
Ne yapalım.. Biliyoruz ki karar anı yakın..
* * *
Geçen akşam eve gittim.. Karar anı bizim eve gelmiş.. Herkes gergin.. Oğluma okuldan form vermişler.. Evet veya hayır diyeceğiz..
Gel de çık işin işinden..
Oğlana aşı yaptırsak mı, yaptırmasak mı?
Gerginlik had safhada..
Eşim kararsız, hatta yaptırmamaktan yana..
Sen bilirsin dedi, topu attı!
Aldım sazı elime...
‘Sağlık Bakanı’na güveniyorum, inanıyorum dedim.. Sadece onlara değil hasta olmakla, aşı olmanın taşıdığı riskleri açık yüreklilikle sıralayan uzmanları da dinledim, kararımı verdim dedim.’
Ve aşı olsun bölümünü işaretleyerek bastım imzayı..
Hayırlı uğurlu olsun diyerek formu oğluma verdim; götür okula teslim et!
* * *
Önceki akşam eve gittim.. Ortalık yine gergin.. Bu meseleyi hallettik zannediyordum konu yine domuz gribi..
Ne oldu dedim..
Sınıf 23 kişi.. Sadece 3 kişinin ailesi aşıya evet demiş..
Aşı skoru şu..
Başbakan 20
Sağlık Bakanı 3..
Oğlan aşı olma yanlısıydı, hâlâ da öyle ama etkilenmiş, hafiften söyleniyor.. ‘Gazetecisin, bu işlerden anlarsın falan zannetmiştik. Sayende kobay olduk. Bak kimse yaptırmıyor.’
Vıdır da vıdır..
* * *
Eşim haberi görmedin mi dedi.. Başbakan, ‘ben de kendime göre araştırma yaptım. Ben olmayacağım ailemde de domuz gribi aşısı olan yok’ demiş..
Dedi valla..
Ailem derken torunlarını da kastetti..
* * *
Bir yandan okuldan gelen aşı skoru, bir yandan Başbakan’ın ailemden aşı olan yok demeci..
İmza attığım için kendimi suçlu gibi hissettim.. Bütün geceki muhabbet şuydu: İmzalamakla iyi mi yaptık.. Koca sınıfta üç kişi..
* * *
Sabah kalktık kaldığı yerden devam.. Eşim inandığımız doktorlara bir kez daha soralım mı dedi..
Sor dedim.. Birkaç konuşma daha.. Çok küçük değil 12 yaşında, sarsılır ama üç beş günde atlatır diyenler çoğunlukta.. Madem içiniz rahat değil yaptırmayın diyenler de..
Okuldaki aşı yaptırma skoruna..
Başbakan’ın son demecine..
Telefon raporu da eklenince..
Bunaldım.. Yeter artık dedim.. Pes ettim.. Aradım okulu ıslak imzamı geri çektim..