Deniliyor ki.. PKK bölgesel dengeler nedeniyle hem en güçlü olduğu dönemi yaşıyor, hem de 2012’de yaşadığı bozgun nedeniyle kendini çaresiz hissediyor..
Bu sebeple masaya oturuyor..
Veya masaya oturulmasına ses çıkarmıyor..
Cevap?
Cevap karmaşık.. Çünkü her iki saptama da doğru..
Birinci şıka bakalım..
PKK güçlü çünkü arkasında İran var, Irak var, Suriye var.. Yani Başbakan Erdoğan’ın politikalarından hazzetmeyenler var..
İsrail de olabilir mi?
Neden olmasın.. Bölgenin en etkin aktörlerinden biri değil mi?
Avrupa?
Mutlaka işin içindedir.. En azından parasal olarak..
Geçelim ikinci şıkka..
Evet, PKK 2012 yılında büyük darbe yedi.. Resmi açıklamalara göre 900’den fazla kayıp verdi.. Teslim olanlarla sayı 1400’ü geçti.. Baskın yapma, karakol basma kabiliyeti kalmadı..
Bu yaz başını hatırlayın..
PKK’nın nihai amacı alan tutma değil miydi? Gözüne kestirdiği yer de Şemdinli’ydi!.
Başaramadılar..
Yani.. PKK hem güçlü (bölgesel destek göz önüne alınırsa) hem güçsüz (koyduğu hedefe ulaşamadığı dikkate alınırsa..) Durum pata..
O zaman konuşma zamanıdır..
Bi de şu var.. Bu cümle dudaklardan o kadar çok dökülüyor ki.. O kadar çok kişi söylüyor ki.. Bu bile yeter..
Üç maymun.. Nereye kadar?
Mehveş Evin bam teline bastı.. YÖK belgeleri ortalıkta, rezaletin bini bir para, sosyal medya yıkılıyor ama yazılı ve görsel medyada tık yok..
Merkez medyadan bahsetmiyorum.. İktidara yakın duranlardan söz ediyorum..
Yeni Türkiye diyenlerden..
Bizleri yeni Türkiye’nin kodlarını çözememekle suçlayanlardan..
Yeni Türkiye’yi anlamamakla itham edenlerden..
Neredesiniz?
O belgelerde yer alan yolsuzluklar, hizipçi yaklaşımlar olmamış mı? Akademisyenler, rektörler fişlenmemiş mi?
Anlayış şu mu?..
Bizden olan yaparsa mubahtır, bizden olmayan yaparsa tukakadır..
Yeni Türkiye, yeni Türkiye diye dilinizden düşürmediğiniz Türkiye bu mu?
Hayalinizdeki Türkiye.!
Fişlemeyi dilinizden düşürmüyordunuz işte fişlemenin kralı orda.. Fişlemenin daniskası.. 28 Şubat’tan bin beteri!.. Yaptıran da sizin özgürlükçü YÖK başkanınız..
Yok mu iki satır lafınız..
Çoğu zaman ‘basın sözcüsü’ gibi yazılar döşenenlere soruyorum.. YÖK belgeleri ne iş?
Size ne anlatıyor?
Paris’teki PKK’lılar Haşimi’yi hatırlattı!
Başbakan, Fransa Cumhurbaşkanı Hollande’ın öldürülen PKK’lılardan biriyle görüşmesine kızdı..
Gerçi Hollande’ın görüştüğü, Türkiye’nin iade talebinde bulunduğu Sakine Cansız değildi ama olsun..
Başbakan haklı olarak ‘Fransa Cumhurbaşkanı kırmızı bültenle aranan bu teröristlerle neden görüştüğünü açıklamalıdır’ deyince aklıma Haşimi geldi..
Irak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Tarık Haşimi..
Biliyorsunuz.. Irak’ta Şii-Sünni çatışması var.. Haşimi de Sünni..
Her gün bombalar patlıyordu..
Haşimi terör saldırılarını finanse etmekle suçlanırken.. Haşimi, Irak hükümetinin başvurusu üzerine İnterpol’ün kırmızı bülteniyle aranırken..
Türkiye’ye kaçmakla....
Başbakan’la görüşmekle kalmadı..
AKP Kongresi’ne misafir olarak geldi konuşma yaptı.. Evet evet kırmızı bültenle aranırken..
Kısa bir süre sonra da idama mahkum edildi...