Mehmet Tezkan

Mehmet Tezkan

mtezkan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

AKP ile CHP’nin bayramlaşma buluşmasında konuşulanlar dikkatinizi çekti mi? Türkiye’nin içinde bulunduğu durumun yansımasıydı..
Farklı cephelerden bakışın diyelim..
AKP’lilere göre; önemli olan istikrar. Zaten özgürlüklerin tavan yaptığı noktadayız. Bir adım ötesi anarşiyi getirir.
CHP’liler böyle düşünmüyor.. Onlara göre, Türkiye hiç hak etmediği yerde..
Diyorlar ki; ilk defa seçilmiş parlamento üyelerinin cezaevinde olduğu dönemi yaşıyoruz..
Yani, gerisini söylemeye gerek yok!..
* * *
Sizce hangisi..
İki sorum var..
Bir: İstikrar özgürlük alanıyla çelişen, çekişen, sınırlayan bir kavram mıdır?
Özgürlük alanları genişleyince istikrar bozulur mu?
İkincisi: Sizce özgürlükler tavan mı yaptı, yoksa sıkıntılı bi durum mu var?
Hangisi?
* * *
Biliyorum, bu soruya verilecek yanıt insanların yaşam tarzıyla, işiyle gücüyle, ilgi alanlarıyla, hassasiyetleriyle de alakalı..
Örneğin, tarlasıyla uğraşan bir kişinin farklıdır, politik arenada yer alanın farklı..
İktidarda olan, gücü elinde bulunduran başka gözle bakar, iktidar çemberinin hayli dışında olan başka gözle..
* * *
Bunların ötesinde yine de genel bir bakış vardır..
İşte o genel bakış taban tabana zıt.. Siyahla beyaz kadar..
Aslında mesele de bu..
Aynı ülke, aynı koşullar, aynı uygulamalar 180 derece farklı yorumlanıyorsa o ülkede problem var demektir..
Demokrasilerde bu normal, birinin iyi dediğine öteki kötü diyecektir, çok farklı düşünceler olacaktır denilebilir..
Ama öyle değil..
Ülkenin iyi yönetilip yönetilmediğini konuşmuyoruz.. Özgürlük alanından söz ediyoruz..
İngiltere’de de, Almanya’da da iktidarlar değişiyor.. Mesela, İngiltere’de işçi partisi gidiyor, Muhafazakâr parti geliyor, bir sonraki seçimde farklı oluyor..
Ama hiç kimse özgürlük konusunu konuşmuyor, tartışmıyor, mesele yapmıyor..
Çünkü o alanın boyutları çoktan çizilmiş, herkes kabul etmiş, içselleştirmiş..
* * *
Çok kişiyle sohbet ediyorum..
Özgürlükse daha ne olacak diyen de var, giderek otoriterleştiğimizi savunan da..
Aynı üniversitede, aynı fakültede okuyan iki öğrenciye soralım.. Birbirine yakın şeyler söylemeyecektir..
Burada kimin haklı olduğu veya kimin gerçeğe yakın analiz yaptığı önemli değil..
Önemli olan algı..
* * *
Bu da gösteriyor ki, özgürlükleri önyargısız konuşmanın zamanı geldi, geçiyor..




Dinlemenin iyisi kötüsü olmaz..

Oturup karar vermeliyiz..
Bi öyle, bi böyle olmuyor.. Şu telefon dinleme, ortam dinleme meselesi var ya..
Hani internete düştü dedikleri..
Bugüne kadarki tavrımız genelde şöyle..
Başkasının başına gelirse; boş ver kim çekmişse çekmiş, önemli olan muhtevası.. Ne söylenmiş ona bakın.. Neler ifşa oluyor neler.. Gerisi teferruat..
Başımıza gelirse; söylediklerimle oynamışlar.. Başı sonu belli değil.. Bunu yapan, internet ortamına koyan alçaktır, şerefsizdir, adidir.. Bilmem kimin komplosudur..
* * *
Derim ki; işimize gelse de gelmese de tavrımız aynı olsun..
Gizli dinlemenin, gizli çekimin, internet tuzağının memlekete hayırlısı, hayırsızı yoktur..
Yapılan, insan haklarını ayaklar altına almaktır..



Suçlu: Bi şey olmaz anlayışı


Haberi okuyunca insan önce sinirleniyor..
Bu kadar da olmaz, ayıptır falan diyorsun.. Ama biraz düşününce adamlara hak veriyorsun...
İngiliz sigorta şirketi Post Office, Türkiye’yi Avrupa sahasından çıkarmış.. Riskli bölgeye almış..
Niyesi şu..
Her şey dahil sistemindeki sınırsız alkol kullanımıyla ve trafik canavarı yüzünden..
Alkol meselesini bilmem..
Ama trafik konusunda haklılar.. Yollar eskisi gibi değil, çoğu yer düzgün, gidiş ayrı, geliş ayrı, asfalt.. Bu konuda çok mesafe kaydettik..
Ama yine de kazaların önü alınamıyor..
Bayram dönüşü başlamadı.. Şimdilik, bu bayramın bilançosu 110 ölü..
Ne o tatile gidiyoruz..
Ne o anamızı babamızı görmeye memlekete gidiyoruz..
Gitsek iyi de gidemiyoruz..
* * *
Sorun karayolları, arabaların eskiliği yeniliği, hız falan değil..
Bana bir şey olmaz anlayışı var ya..
İşte o..