İktidar partisinin önerisi kabul edilirse bunun adı başkanlık sistemi falan olmaz..
Başkanlık ötesi bi şey olur..
Türk usulü demeleri bundan herhalde..
Getirilmek istenen postmodern başkanlık..
Veya Türk tipi başkanlık..
Adına ne derseniz deyin sonuç; tek kişilik iktidardır.. Meclis’in bile karışamayacağı, denetlemeyeceği, yürütmenin tek kişide toplanacağı bir sistem öneriliyor.. İktidar sözcülerinin iddia ettiği gibi kuvvetler ayrılığı falan da getirilmiyor.. Tam tersi tek kişinin mutlak hakimiyetini getiriyor..
Kuvvetler birliği isteniyor..
Nasılını anlatayım..
*
Parlamento seçimleri ile başkanlık seçimleri eşzamanlı yapılacakmış..
Bu şu demek:
Milletvekilleri başkan sayesinde milletvekili olacak.. Sırtlarını başkana dayayacaklar.. Başkanın arkasına sığınarak Meclis’e girecekler..
Başkanın gücüyle Meclis’e gireceklerse, başkanın sözünden çıkarlar mı?
Çıkmazlar..
Başkanın istediği bütün yasal değişiklikleri itirazsız yaparlar.. Çünkü bir sonraki seçime de başkanın kaptanlığında girecekler.. Seçimin lokomotifi başkan olacak..
Sözünden nasıl çıkarlar ki!..
Getirilmek istenen ABD’den kat kat öte.. Meclis’e karşı sorumlu olmayan başkan, başkanın seçtirdiği milletvekilleri..
Başkan ve başkanın meclisi.. Yapı bu..
Gensoru yok.. Soruşturma, araştırma yok.. Güvenoyu yok.. Denetim yok.. Sorgu sual yok..
Beş yılda bir seçim var; o kadar.. Yeme de yanında yat derler ya aynen öyle..
Amerikan sisteminde bakan, büyükelçi, üst düzey bürokratları meclis onaylıyor ya Türk usulünde biz bunu da aştık..
O işi de kolayından hallettik..
Başkana bırakacağız..
*
Meclis mızıkçılık mı yaptı, başkanın sözünü mü dinlemedi, istediği yasaları jet hızıyla geçirmedi mi onun da çaresi düşünülmüş..
Başkan meclisi fesih edebiliyor..
ABD’de bu da yok..
Bizde milletvekillerini başkan seçtireceği için konulmuş herhalde.. Seçtirdiği gibi geri de gönderebilir..
Peki milletvekili listelerini kim hazırlayacak?
İki seçim bir arada olacağı için tabii ki başkan adayı..
*
Dünyada eşi benzeri olmayan, Amerikalıların bile akıl edemediği bi durum.. Her şeyin başkanın iki dudağı arasında olacağı sisteme ben postmodern başkanlık dedim..
Siz başka isim verebilirsiniz..
Tiryakiysen gel de stok yapma
Hürriyet’te Şükrü Kızılot’un köşesinde okudum..
Ekim ayında sigara satışları patlamış.. Yüzde 63 artmış.. Sigara bıraktırma kampanyasına rağmen..
Kamu spotu adı altında televizyonlara her dakika sigara kurbanları çıkıyor.. Kimi gırtlak kanseri olmuş kimi akciğer kanseri..
Gün boyu anlatıyorlar.. Artış buna rağmen..
Neden mi?
Hükümet sigaraya zam yapacağını açıkladı ya ondan.. Eminim içki satışı da tavan yapmıştır.. Yapmadıysa da yeni yıla kadar patlama yapacak..
Çünkü içkiye de zam gelecek..
Hükümet 2013 yılı bütçesini yaparken içkiden elde ettiği ÖTV gelirlerinde yüzde 24.8’lik artış planlamış..
İktidarın insanların kendini içkiye vurmasını bekleyecek hali yok..
Belli ÖTV artışı yapacak.. Nereden bakarsanız bakın içkiye yüzde 25 zam gelecek..
Sigaradan da beklenen gelir 2013’te yüzde 12.6 arttırılmış..
*
İşin ilginci bakanlığın kampanyası tuttu.. 2 milyon kişi sigarayı bıraktı.. Önümüzdeki yıl belki bir milyon kişi daha bırakacak..
O halde gelir nasıl artacak?
Zamla..
Söyleyeyim en az yüzde 15-20 zam gelir..
Parası olanın stok yapması normal değil mi?