PROJE YAPIYORUZ SINAV YAPAMIYORUZ

Hangisi daha zor diye sorarsanız.. Sınav derim.. Ankara için sınav yapmak daha zor.. Proje yapıyorlar; dağları delmekten, ovaları kazmaktan, denizleri birleştirmekten söz ediyorlar.. Ama iş sınava gelince dikiş bi türlü tutmuyor..
Fermuarın dişlisi gibi, çekiyorlar çekiyorlar kapanmıyor.. Bir yerden pıtlıyor..
*
Dün aniden sınav sonuçları açıklandı.. Memleket gençliğine huzur mu geldi, güven mi geldi..
Yooo..
Herkes bildiğini okuyor.. İnanç gitmiş, güven sıfırlanmış!.. İyi puan alamayanın kellesini kes, şifre dağıtmadığına inandıramazsın..
Herkesin ağzında aynı laf; bi katakulli var da..
Yemin billah etsen faydası yok!..
Peki neden böyle oldu? Bence iki temel nedeni var..
Birincisi; Deniz Feneri soruşturmasının üç yıldır tamamlanmamasıdır.. Ne ilgisi var diyeceksiniz.. İlgisi şu..
İstenirse bu tür işlerin savsaklanacağı iddiası, iddia olmaktan çıktı.. Ortak görüş haline geldi.. Buzdolabına atılması..
İkincisi; kamuya eleman alım sınavındaki tezgâhın aydınlatılmamasıdır.. KPSS dedikleri sınavın.. Kopya çekildi diye iptal edildi, kopyacılar nerede?
Soruşturmanın sonucu ne oldu?
Genel kanı ucu bir yerlere gittiği için kopyacılar buldurulmuyor? Şebeke ortaya çıkarılmıyor?
Soruları kimin, kimlere verdiğinin üzerine gidilmiyor..
*
Alın Deniz Feneri’ni..
Üzerine KPSS’yi koyun..
Üniversite sınavına girenlerin söylenenlere neden inanmadığını bulursunuz..
Ayrıca niye inansınlar ki..
Lisansüstü yapmak isteyenlerin girdiği sınav ne oldu?
İptal oldu!..
*
Son durum başlıktaki durumdur.. Proje yapıyoruz da sınav yapamıyoruz..

Nabucco da çılgın projeydi.. Ne oldu?
Çılgın projeye nasıl bakıyorsun diye soruyorlar..
Valla pek bakamıyorum.. Çünkü ortada hiçbir şey yok.. Marmara’dan, Karadeniz’e kanal açma fikri var ama sadece fikir..
Fizibilite çalışması bile yapılmamış.. Proje iki yılda, üç yılda ancak şekillenirmiş..
Fizibilitesi yapılmayan proje, proje midir?
Değildir..
Vaattir, seçim yatırımıdır, göz boyamadır..
*
Aklıma Nabucco geldi.. O da çılgın projeydi.. Rusya’nın alternatifiydi, doğunun gazını batıya taşıyacaktık..
İki yıl önceye, temmuz ayına gidin..
O günkü gazeteleri açın; neler söylendiğini okuyun..
Yüzyılın projesi denilmişti!
Nabucco için o gün ne denilmişse, nasıl övülmüşse, çılgın proje için de aynısı yapılıyor..
Gaz vermek serbest ya!
Gaz vermek bedava ya!
Ver gitsin..

Polisten aldığım en güzel mesaj
Geçenlerde telefonuma mesaj düştü, baktım polis yazıyor..
Gönderen polis!..
Levent postanesinin önünde buluşalım seni gözaltına alacağız diye mesaj atacakları yok da insan yine de heyecanlanıyor..
Devlet bu..
Mesajı açtım; çok mutlu oldum..
Aynen şöyle denmiş..
“Sizi arayarak veya mesaj göndererek çeşitli hediyeler kazandığınızı bildirenleri aramayınız, kredi kartı veya kişisel bilgilerinizi vermeyiniz..”
İmza asayiş polisi..
*
Valla mutlu oldum.. Polis artık suç oluştuktan sonra ortaya çıkmıyor, baştan uyarısını yapıyor..
Ne güzel..

O kaseti kim çekti, kim sızdırdı, kim yayınladı?
İnternete düşen kaset vakası MHP’yi de vurdu..
İki genel başkan yardımcısının kadınlarla yaptığı acayip konuşmalar kabul edilir gibi değildi..
Hakaretin biri bin paraydı..
Bahçeli doğru olanı yaptı.. Yardımcım mardımcım demedi, komplodur momplodur dinlemedi anında kapının önüne koydu..
Kutlamak lazım..
Siyasette olması gereken oldu..
Böyle kişilerin siyasette yeri yok..
*
Bu iki siyasetçiyi linç edelim ama bir dakika da diyelim..
O görüntüleri kim çekti? Kim servis etti? Kim yayınladı?
Buna da bakalım..
Üzerine gidelim.. Üzerine gitmezsek Türkiye cehennem olur?
*
Bu arada Bülent Arınç’ın istediği yasa Meclis’ten geçseydi bu tür görüntüleri yayınlamak suç olmayacaktı.. Özel hayat ayaklar altına alınacak, internet sitelerinin en makbul videosu olacaktı..
Direkten dönmüşüz!..

Yüzündeki acıyı gördüm
Başbakan’ın ucube demesiyle.. Paldır küldür heykeli dilim dilim kesilerek yıkılan Mehmet Aksoy’un yüzündeki o acıyı gördüm..
Çocuğu katlediliyor gibiydi.. Gibi fazla katlediliyordu.. Geçen haftaydı, heykelin kafası tekbir sesleriyle kesilmeden önceydi..
Pınar Türenç’in programında bir araya geldik..
Anlatırken yutkunuyordu.. İçindeki acı gözlerinden taşıyordu..
İnsanlık heykeliyle ilgili haberleri okurken, izlerken Aksoy’un o yüzü gözümün önünden gitmiyor..