Hayır oyu verenlerde.. CHP’liyim diyenlerde yenilmişlik duygusu var.. Burukluk, kırıklık, yine olmadı duygusu..
Peki, gerçekten CHP başarısız mı? Daha da somutlaştıralım Kılıçdaroğlu diyelim..
Başarılı mı?
Başarısız mı?
Tabii biraz nasıl baktığınıza bağlı.. Referandumdan hayır çıkmadı diye bakarsanız; başarısız..
Yüzde 42’yi buldu, sahil bandını genişletti diye okursanız başarılı..
Tek başına savaştı diye düşünürseniz; başarılı..
* * *
Başarı, başarısızlık kriterine sonra gireriz önce yüzde 58 ila yüzde 42’nin ne anlama geldiğinin tahlilini yapmalıyız..
Mesele şu..
Yüzde 58’den AKP’ye ne kalır?
Yüzde 42’den CHP’ye ne kalır?
* * *
Şurası bir gerçek ki; Türk siyaseti iki ana eksen, iki kulvar üzerine iyice yerleşiyor..
Siyaset yelpazesinin önemli kısmını AKP dolduruyor.. Yeni değil 2002’den beri böyle.. Her seçimde yerini sağlamlaştırmanın ötesinde alanını da genişletiyor..
Referandumda milliyetçi oyların önemli bir bölümünü yanına çekmesi.. Evet safına alması önemli gösterge..
Başbakan’ın büyük başarısı..
Belli ki İç Anadolu’da, Karadeniz’de yanına çektiği milliyetçi oyları genel seçimde de tutacak.. Saadet tabanı da referandum münasebetiyle AKP ile tanıştı.. Erdoğan ile tokalaştı..
Ne kadarı kalır? Bence hatırı sayılır kısmı..
Aslında yüzde 53’ten 8-10 puanlık düşüş bile AKP’nin gücünü korumasına yetecektir..
* * *
Gelelim CHP cephesine..
Geçen gün ANAP eski milletvekili Kenan Sönmez ile konuşurken çok farklı bir analiz yaptı..
Dedi ki:
“Türkiye’de sağ oylar sol oylar bellidir. 1970’li yıllarda yüzde 60’a 40’tı, sonra yüzde 70’e 30 oldu.”
Araya girdim..
Kürt oyları çekilince, kendi partilerine girince siyasetin dengesi yüzde 70 sağ oylar, yüzde 22 sol, sosyal demokrat oylar, yüzde 8 Kürt oylar şekline dönüştü..
Kenan ağabey; “bu bakış açısıyla yüzde 42’yi değerlendirirsek” diye sözüne devam etti..
Analizi şöyle..
“Sağ seçmen ne olursa olsun sağ partiye gidiyor, sola oy vermiyor. MHP’lilerin hatırı sayılır oranı bu sebeple evet dedi. Merkez sağ seçmenin büyük çoğunluğu da evetçiydi. Hayıra katkıları azdı. Altı puanı MHP’ye yazarsak, bir puan iki puan da diğerleri dersek geriye yüzde 34-35’lik sol blok kalır.”
Yani dedim..
“Sol oylar eski gücüne ulaştı. Yüzde 30’ları aştı; yüzde 35’e yaklaştı. Eski sağ-sol dengesine yeniden döndük.”
* * *
Aynen katılıyorum..
Hayır diyenler Kılıçdaroğlu’nun arkasına takıldı.. Veya başı Kılıçdaroğlu çekti.. Öncü oldu..
O zaman..
Kılıçdaroğlu da kazandı.
Erdoğan da kazandı..
AKP de başarılı, CHP de..
Sol seçmen bu vesileyle CHP’ye geri döndü..
Rakamların dili böyle..
‘Evet’e en çok sevinen adam
Başlığı okuyan herkes tabii ki Başbakan diyecek..
Ortaya kendini koydu, siyasi geleceğini riske attı, kazandı.. 12 Eylül gecesi çok sevinmiştir.. Ama en az onun kadar sevinen bir kişi daha var..
Belki daha fazla.. Hayat yolculuğu referandumla belirlendi.. Evet oyu verenler onun iş hayatını da tayin ettiler.. Bilmeden ona da evet dediler..
O Alpaslan Altan..
Anayasa Mahkemesi raportörüydü.. Başbakan Erdoğan, Denizcilik Müsteşar Yardımcısı yaptı.. Daha koltuğuna alışmadan Cumhurbaşkanı Gül tarafından üst düzey yönetici kontenjanına sokularak Anayasa Mahkemesi yedek üyesi yapıldı..
Referandumdan evet çıkınca Anayasa Mahkemesi asil üyesi oldu..
42 yaşında..
65 yaşına kadar görev yapacak..
23 yıl.. Allah uzun ömür versin kimse elini süremeyecek.. Haşim Kılıç gibi olacak.. Evetler sayesinde..
O sevinmesin de kim sevinsin..