Hazırlıklı olun yeni bir sayfa açılıyor.. Ergenekoncu musun suçlamasının modası geçti.. Askerci misin, darbeci misin yaftasının hükmü kalmadı..
Bir zamanlar ikisi de çok revaçtaydı..
İktidara yakın duranlar çok kullanıyordu.. Konu ne olursa olsun, sıkıştılar mı kurtuluş simidi hazırdı..
Ergenekon dostu.. Ergenekoncu..
Sen istediğin kadar söylediğim konuyla ne ilgisi var diye tepin dur..
Bir dönem psikolojik baskı aracı olarak kullanıldı..
Darbeci yaftası da öyle..
Ortalığın gözaltılarla, tutuklamalarla kasıp kavrulduğu dönemi hatırlayın.. Hoyratlıktan söz edenin, aklım kesmedi diyenin, tatmin olmadığını söyleyenin üzerine darbeci misin, darbe sever misin diye çullanılıyordu..
Çoğu kişi damga yememek için sesini kesti.. Çünkü hükümete yönelik her eleştiri ‘Ergenekon’a hizmet sayıldı..
Öyle hale geldi ki..
‘Duble yolların süksesi çabuk bitti üzeri yama doldu’ demek neredeyse hükümeti yıpratmak, dolayısıyla Ergenekoncu faaliyet sayılacaktı..
O dönem bitti..
Çünkü kullanıla kullanıla yıprandı, kendini tüketti..
Yerine yeni bir şey koymak lazım!.
Bulundu..
Ulusalcılık..
*
Dikkat edin önümüzdeki dönem iktidara yönelik eleştiri yapanlar, iktidara karşı duranlar, muhalefet edenler ulusalcı olmakla suçlanacak..
Hükümetin herhangi bir icraatını beğenmiyor musun?
Söylediğin an; ulusalcı damgası yemeye hazır ol!.
Hukuk dekanından çarpıcı iddialar
Son yıllarda Türkiye’nin gündeminden düşmeyen bir konu var..
Kolay tutukluluk.. Uzun tutukluluk..
Geçen gün de ele aldım.. Postmodern işkenceye dönüştü dedim..
Karne notumuz hep zayıf, hep zayıf..
Bu durumun müsebbibi 2005 yılında yapılan yasalar mı?
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Adem Sözüer şu anki TCK’nın da, CMK’nın da mimarlarındandır..
Radikal gazetesinden Ezgi Başaran’a konuşmuş.. Söylediklerinden altını çizdiğim birkaç satır..
- Tutuklamaların yüzde 99’u hukuka aykırıdır çünkü gerçek manada gerekçe yok. Mahkemeler CMK’nın 10 maddesine uymuyor.
- Delil varsa o kişiyi evine gidip gözaltına almanız gerekmez. Davet edersiniz gelir. Gelmezse zorla getirme söz konusu olur.
- Olağandışılıklar bitsin diye yeni CMK yapılmıştı. Son bulmadıysa sorun kanunda değil başka yerde.
- Hangi suçun örgüt olup olmadığına kolluk karar veriyor. Örgütlü suç tanımına soktuğunuzda tüm soruşturma kuralları değişiyor.
- HSYK gerekçesiz tutuklama kararı veren hakim ya da savcıya soruşturma açmadı.
- Yargıda olağanüstü yanlışlıklar dönemi yaşıyoruz. Çözümü özerk kişilikli hukuk insanları yetiştirmektir. Halbuki Türkiye’de hukukçular sahip olduğu şu veya bu kimliğin etkisinde kalıyor..
Oğlu tutuklu babanın feryadı
Cuma günkü yazımda; ‘Eskiden yürüyüşte paçayı kaptıran solcu genç karakola çekilir bir güzel dövülürdü.. Şimdi aynı muamele yapılmıyor.. Fiske vurulmuyor ama tutuklanıp cezaevine konuluyor.. Yedi sekiz ay hapis.. Bundan büyük işkence olur mu?’ demiştim..
Kemal Ünal’dan mektup aldım..
“Olur Sayın Tezkan” diye başlıyor.. Gerisi şöyle..
“Oğlum ODTÜ inşaat mezunu Barış Ünal. Köşenizde yazdığınız gerekçelerle 15 Mayıs 2012
günü tutuklanarak Ankara 1 nolu F tipi cezaevine kondu.
8 aydır mobing ve psikolojik işkenceye tabi tutuluyordu yetmezmiş gibi ailesi ve ziyaretçileri de aynı tavra maruz kalıyorlardı.
Yetmemiş olacak ki 10 Ocak günkü açık görüş başlarken oğlum ve başka bir tutuklu ile üç kız iki erkekten oluşan ziyaretçiler darp ve saldırıya uğradı. Durumu Adalet Bakanlığı’na verdiğim şikayet dilekçesinde anlattım.
Suçlamalardan birkaç örnek vereyim; 1 Mayıs’a neden katıldınız, Grup Yorum konserine neden gittiniz, davetiyelerini neden dağıttınız, Mahir Çayan’ı neden andınız, Güler Zere belgeseline neden katıldınız v.s.”
Ligde kötüler var bir de çok kötüler var
Dört büyüklerin aldığı sonuçlara baksan zannedersin ki futbolda köklü değişiklikler yaşanıyor..
Büyük takım kavramı ortadan kalkıyor.. Dörtte bir bütçeli takımlar büyüklere kök söktürüyor.. Türk futbolu kalkınıyor, gelişiyor, İngiltere seviyesine, İspanya seviyesine çıkıyor..
Alakası yok..
Futbol giderek dibe vuruyor.. Ortada ahım şahım futbol yok.. Mahalle maçları var..
Galatasaray kötü, Fener kötü, Beşiktaş kötü, Trabzon kötü de Kasımpaşa, Büyükşehir, Elazığ, Karabük çok mu iyi..
Değil.. Fark şu.. Dört büyükler çok kötü!..
