Metin Toker

Metin Toker

Tüm Yazıları

Metin Toker

TANSU Çiller'in Refah'tan vazgeçmesi düşünülemez. Bu, elbette ki şaşırtıcı bir durumdur. Çünkü Tansu Çiller RP'nin değil, DYP'nin genel başkanıdır ve "öncelik"i ona vermesi gerekir. Ancak Tansu Çiller'in isteği, Başbakanlığı ele geçirmektir. Başka bir hedefi yoktur. Bunu da ona DYP sağlayamaz, RP sağlar.
Sağlarsa.. Tansu Çiller, "sağlar" sanıyor. Hatta bunu, anlaşmaları gereği olan 1998 Temmuzundan önce koparabileceğini hayal ediyor. Erbakan'a bu yolda "açmaz"larda bulunduğu biliniyor. Sanki Erbakan "dünkü çocuk"muş gibi.. Erbakan, Çiller'i suya götürüp susuz döndürtecek cinlikte ve hinliktedir. Bırakınız 1998 Temmuzundan önceyi, o tarihte dahi bir Refahyol Başbakanı başbakanlığı boşalttı mı orayı öyle bir hükümetin başkanının bir daha rüyasında bile göremeyeceğinden haberdar. "Vakt - i kerahat" geldiğinde bunu ortağına hatırlatacak ve "statü"nün - yani kendi başbakanlığının devamının - vazgeçilmezliğini ona anlatacaktır.
Tansu Çiller, Anayasayı okumamış. Zannediyor ki Erbakan'ı şimdi razı ederse şimdi, etmezse zamanında RP Genel Başkanı Cumhurbaşkanına "iki kelimelik bir pusula" gönderecek, Erbakan onda "Ben Başbakanlığı Tansu Çiller'e devrettim" diyecek, Tansu Çiller de Başbakan olacak.
Güldürmeyin adamı! Erbakan başkanlığındaki Hükümet - o zaman veya şimdi - istifasını Cumhurbaşkanına sunacak. Yani, Başbakanlık boşalacak. Yani Cumhurbaşkanının yeni bir hükümet atama muamelesi başlayacak. Yani Çankaya turlarına geçilecek. Yani, Meclisteki sandalyalarına göre bütün parti liderleriyle Cumhurbaşkanı görüşecek. Onlardan "yeni hükümet" konusundaki görüşlerini soracak. Onlar da, "bir takım temaslar yaptıktan sonra" cevaplarını sırayla verecekler. Yeni hükümeti kurmaya talip çıkarsa - ki, çıkacak - Cumhurbaşkanı onun bu şansını değerlendirecek. Gözü tutarsa onu göreve çağıracak. Kabine listesi kendisine getirilecek. Cumhurbaşkanı, beğenirse Meclise sunacak. Mecliste güvenoyuna gidilecek. Güvenoyu alındı, alındı. Alınmadı, haydi her şey yeni baştan. Yani bu, en kısası itibariyle haftalar ve haftalar alacak.
Sıra DYP genel başkanına gelinceye kadar..

Hani bugün, Refahyolu devirmek için gensoru hazırlamış ve 276'yı bulma mecburiyetinde olanlar var ya.. Onlar bir Başbakan adıyla ortaya çıkıp Cumhurbaşkanından, kurallara uygun şekilde görevi aldılar mı, artık 276'yı bulma mecburiyeti onlarda değil, "hükümeti onlar kurmasın, ben kurayım" diyecek Çiller'in sırtında olacak.
Bugün Çiller'in peşinden kaç saf DYP'li gidecek, bilinmiyor. Öyle bir halde Mecliste hiç "Çiller + 275" bulunabilir mi?
Çiller, Başbakan!
Bunun içindir ki, Anayasayı okumuş, bilen herkes için: Güldürmeyin, beni! DYP'nin, Başbakanlığı kendi bünyesinde tutabilmesinin tek yolu bugünkü gensoru sahiplerine partinin Meclis grubunun güçünü katmasıdır. Yani Refahsız - ve tabii, Çiller dışında - bir DYP'li başkanlığında seçim değil, çözüm hükümeti kurulma imkanını vermesidir.
Çiller'in "Seçime gideriz, bana yar olmayanı aday göstermem!" tehdidi çocukları bile kandıramaz.
Çünkü seçime oy verecek olan milletvekillerinin kendileridir ve her şey gösteriyor ki - gensorudan sonra düşünülen "çözüm hükümeti" de bunun delilidir - milletvekillerinde böyle bir eğilim yoktur.
Beyler, şu Anayasayı bir iyi okuyalım.


Yazara Emailm.toker@milliyet.com.tr