Osman Ulagay

Osman Ulagay

oulagay@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı



Biliyorum, şu günlerde CHP'nin geleceğini tartışmak ve "ne olacak şu solun hali" muhabbetine katılmak çok daha moda ama ben izninizle çarşamba günkü yazımda kaldığım noktaya döneceğim ve AKP'nin bundan sonra hangi zorluklarla karşılabileceğini ve nelerle uğraşmak durumunda kalacağını tartışacağım.
Çarşamba günkü yazımda, AKP'nin halkın nabzını iyi tutarak Türkiye çapında bir 'ortak payda' yakalayabildiğini ve toplumdaki değişim özlemini karşılayacak parti olduğu izlenimini vererek yaygın seçmen desteği elde ettiğini ileri sürmüştüm. AKP'nin bugüne kadarki icraatıyla Türkiye'yi krizlerden uzaklaştırıp normalleştirme yoluna sokmuş görünmesinin de seçmen desteğini artırdığını belirmiştim. AKP'nin bu noktaya gelmesine, iç ve dış konjonktürün yarattığı fırsatları iyi değerlendirmesinin ve hatta şansının iyi gitmesinin de katkıda bulunduğu da söylenebilir.

Zorluk nerede?
Bana öyle geliyor ki, AKP'yi başarıya taşıyan faktörler önümüzdeki dönemde AKP için sorun da yaratabilir. Bu düşünceden yola çıkarak şu saptamaları yapabilir ve şu soruları sorabiliriz:

  • AKP, toplumdaki değişim özlemini iyi değerlendirerek iktidar oldu ve seçmeni bu yönde adımlar attığına inandırarak desteğini korumayı başardı. Ancak acaba bundan sonraki icraatıyla, yaratmış olduğu bu beklentiyi karşılayabilecek mi? Kendine göre farklı değişim beklentisi olan kesimler AKP'den umduğunu bulabilecek mi?
  • AKP, toplumdaki 'ortak payda'yı yakalamak için bugüne kadar orta yolcu ve ılımlı bir tavır takındı ve "herkes için her şey"i ifade edebilen bir parti gibi göründü. Ancak önümüzdeki dönemde asıl hedef kitlesi olan kesimlere daha şirin görünme çabasıyla adımlar atmaya başlarsa bu tavır değişikliği diğer bazı kesimleri yabancılaştırarak kendinden uzaklaştırabilir mi?
  • AKP'nin özellikle ekonomide yakaladığı elverişli konjonktür enflasyonun düştüğü ve TL'nin değerlendiği bir ortamda büyümenin de sürmesini sağladı ama acaba bu olumlu eetkileşim sürecek mi? İç ve dış dinamikler ekonomideki olumlu gidişin sürekliğini sağlayacak mı?
  • Rakamlara yansıyan ekonomideki olumlu gelişmeler geniş toplum kesiminin yaşantısına olumlu biçimde yansımaya başlayacak mı? İşçisi, memuru, çiftçisi, esnafı kendi yaşantısında bir ferahlamanın işaretlerini görebilecek mi?

  • AKP'nin önümüzdeki dönemde ortaya çıkması olası görünen bu zorlukları aşmaya ne ölçüde hazırlıklı olduğunu henüz bilmiyoruz. Ancak AKP'nin iktidar karnesindeki kanaat notlarının bu sınavlarla belirleneceğini söyleyebiliriz.

    Avrupa Birliği faktörü
    AKP'nin bu zorlu sınavı iyi notlar alarak geçebilmesinde iki etken özellikle önem kazanacak gibi görünüyor. Bunlardan birincisi AKP'nin bugüne dek oldukça başarılı götürdüğü toplumla iyi iletişim kurma becerisini sürdürerek ülke içindeki normalleşme ortamını sürdürebilmesi. İkincisi ise Türkiye'nin değişim programının yol gösterici feneri haline gelen Avrupa Birliği (AB) ile bütünleşme yolunda bir engelle karşılaşılmaması. AKP'nin yaratmış olduğu beklentileri karşılayabilmesi için AB ile bütünleşme umudunu mutlaka koruması ve tam üyelik görüşmeleri için AB vizesini alması gerekiyor.
    AKP şu an için her iki konunun önemini de kavramış gibi. Kıbrıs sorununa da bu kavrayışla yaklaştığını izlenimini veriyor. Ancak AKP'yi zayıflatmak ve bocalatmak isteyenlerin de tam bu noktada harekete geçerek son kozlarını oynamaları beklenebilir. Bu nedenle önümüzdeki dönemin hareketli geçmesi söz konusu olabilir.