Osman Ulagay

Osman Ulagay

oulagay@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Halkın desteği?


Bu mini diziye takılanların kafasında beliren haklı soru şu olabilir: Ekonominin bıçak sırtında olduğunu anladık da bir de halkın durumu var; uygulanan enflasyonu düşürme programının hedeflerine varması, ekonomik durumu hiç de parlak olmayan işçiye, memura, emekliye, çiftçiye, esnafa ne getirecek? Onların yazgısını nasıl değiştirecek?
Enflasyonsuz yaşamı unutmuş olan bir ülkede bu soruya inandırıcı cevap vermek gerçekten kolay değil. Yirmi küsur yıldan beri iktidara gelen her hükümetin "enflasyonu düşürme" vaadiyle işe başlayıp çoğu kez tersini yaparak faturayı işçiye, memura, ücretli ve maaşlı kesime çıkarmış olması durumu daha da zorlaştırıyor. Halkı ikna etmek için ona inandırıcı bir senaryo sunmak, "enflasyonsuz yaşam"ın neler getireceğini anlatmak gerekiyor.
Buradaki büyük bir zorluk da enflasyonsuz yaşama geçmek için yaşanması gerekli olan yapı değişikliğinin geniş bir kesim için "işlerin bozulması" anlamına gelecek olması. Enflasyon ortamında yaşamaya alışmış olanların bir bölümü için "deniz bitecek", KİT'lerdeki gereksiz istihdama son verilecek. Neresinden baksanız sancılı bir süreç. Ekonominin sağlıklı bir yapıya kavuşması, enflasyonun asıl kaynağının kurutulması ve sonunda halkın refahının artması için bu yapı değişikliğinin neden zorunlu olduğunun çok iyi anlatılması lazım insanlara.
Türkiye'nin koşullarında insanları buna inandırmak zor bir iş. Enflasyonsuz yaşama geçiş uğruna birilerinden özveri istenirken başka birilerinin "malı götürmeye" devam etmesine olanak bırakılmayacağına, ekonomiye katkıda bulunmadan açıktan para kazanma devrinin biteceğine, vergi dışı kazanç kapılarının kapanacağına insanları inandırmak hiç de kolay değil. Bunu başaracak politikacının hem gerçekten inandırıcı bir senaryo yazabilmesi hem de bu senaryonun gerçekleşmesi halinde bundan kazançlı çıkacak geniş toplum kesiminin duyarlı olduğu noktaları iyi kavrayarak onları ikna etmesi gerekiyor.
Ecevit hükümeti halka umut aşılayacak bir "enflasyonsuz yaşam" senaryosu ortaya koyamadığı gibi uygulanan programı halka anlatma ve halkın desteğini sağlama konusunda da çok yetersiz kaldı bence. Şimdi programın en zor bölümü daha yeni başlarken bu eksikliğin hala giderilememiş olması ciddi bir zaaf belirtisi. Siyasi kriz olasılığının doğması ise hepsinin üzerine tuz biber ekiyor.
Enflasyonlu yaşamdan vazgeçmek istemeyenlerin başını çektiği muhalefet cephesinin bu ortamda inisiyatifi ele geçirerek programın uygulanmasını engelleme şansı artabilir. Bunun gerçekleşmesi ise bıçak sırtındaki ekonomiyi kısa sürede yeni bir krizin eşiğine getirebilir.


Yazara E-Posta: oulagay@milliyet.com.tr