ABD dolarının yakın geleceğinin de tartışıldığı G - 7 toplantısından çıkan sonucu en iyi özetleyen başlığı Financial Times yazarı Wolfgang Münchau attı: "Hiçbir şeyi değiştirmeyecek bir sonuç". Konunun uzmanı olan Münchau'ya göre ABD ve Avrupa, doların düşmesine yol açan politikalarında hiçbir değişiklik yapma vaadinde bulunmadan "kurlarda istikrar"dan söz etmişler ve özellikle Çin'i kastederek "bazı ülkelerin esnek kur rejimine geçmeleri gerektiğini" belirtmişlerdi. Çin'in yakın bir gelecekte dalgalı kur rejimine geçmek niyetinde olmadığını da herkes biliyordu. Kısacası doların düşüşünü önleyecek somut bir şey yoktu ortada. Nitekim uluslararası piyasalar da sonucu böyle algıladı ve dolar değer yitirmeye devam etti. Bu tamamen sezgisel ve spekülatif bir tahmin ama, bana öyle geliyor ki bu yıl içinde doların düşüşünü durdurabilecek en önemli gelişme, Başkan Bush'un yeniden seçilme şansının iyice azalması olabilir.
Siyasi istikrar grafiği
Bu köşenin sürekli okurları aşağıdaki grafiğe bakıp "biz bunu daha önce görmemiş miydik?" diye sorabilirler. Evet bu grafik 'Siyasal risk derecesi' başlığıyla geçen pazar (8 Şubat) günü bu köşede yer alan yazımda da yer almıştı. 'Yükselen pazarlar' diye nitelenen 24 ülkeyi siyasi istikrar derecesine göre sıralayan bu grafiğe yeniden yer vermemin nedeni, pazar günü bu grafiğin üstünde kullanılan başlığın biraz yanıltıcı olması. Deutsche Bank ile Eurasia Group tarafından yeni geliştirilen bir Siyasal İstikrar Endeksi'nin sonuçlarını yansıtan bu grafik, ülkeleri siyasal istikrara sahip olma derecesine göre sıralıyor. Yani en üst sırada yer alan Macaristan, bu endekse göre siyasal istikrar hedefine en fazla yaklaşan, en alt sıradaki Nijerya ise siyasal istikrara en uzak olan ülke. Türkiye de alttan 7. sırada yer aldığına göre siyasal istikrar hedefine yaklaşmada en başarısız bulunan ülkelerden biri. Grafiği, sıralamanın doğru anlaşılmasını sağlamak için, bu kez daha doğru olan 'Siyasi İstikrar Endeksi' başlığıyla yeniden dikkatinize sunuyorum.
Bu grafiğe yansıyan Siyasal İstikrar Endeksi'nin nasıl hesaplandığını bilmiyorum ama endeksin hazırlanmasına neden olan düşünce tarzını Eurasia Groups adlı danışmanlık kuruluşunun başkanı olan Ian Bremmer şöyle açıklamış: "Yükselen pazarlar diye nitelenen ülkelerde siyaset en az ekonomi kadar önemli. Siyasi liderlerin ne kadar iyi niyete ve siyasal sermayeye sahip olduğunun sorgulanması gerekli."
(F. Times, 5 Ocak 2004.)
Türkiye'nin siyasi riski
Bu tür değerlendirmelerde bazen güncel durumu iyi yansıtmayan, zaman aşımına uğramış veriler de kullanılabiliyor bazen ama bu, bizim şu soruyu sormamıza engel değil: Siyasi istikrar yolunda önemli adımlar atmış olan Türkiye, siyasi istikrar sıralamasında neden hâlâ bu kadar aşağılarda görülüyor? Benim aklıma gelen başlıca nedenler şunlar: