Osman Ulagay

Osman Ulagay

oulagay@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Standard & Poor's (S&P) adlı kredi derecelendirme ya da "rating" kuruluşunun Türkiye'nin uzun vadeli kredi notunu "B"den "B+"ya yükseltmesi, aslında küçük bir adım ama gene de önemsenmesi gereken bir gelişme. Türkiye'nin 1991 yılında S&P'den ilk kez "BBB" notunu almasında önemli katkısı olan Mahfi Eğilmez ve Ercan Kumcu'ya göre notumuzun bu yıl bitmeden "BB" ye yüksetilmesi de gündemde (Radikal, 27.4.2000 ve Hürriyet 27.4.2000). Kimi beklentilerin tersine, cumhurbaşkanlığı seçiminin siyasi istikrarı bozmadan sonuçlanması halinde bunun da bu sürece kuşkusuz olumlu bir katkısı olacak.
S&P'nin Türkiye'nin notunu 1991'den bu yana ilk kez yükseltmesi ister istemez 1993 Mayısını hatırlattı bana. Tam da Sayın Demirel'in kaçarcasına Çankaya'ya tırmandığı günlerde S&P, Türkiye'nin notunu düşüreceğinin ilk sinyallerini vermişti. O dönemde çalıştığım Sabah gazetesindeki köşemde, S&P'nin Türkiye için yaptığı değerlendirmeyi şöyle aktarmışım:
"Türkiye'de politikacıların ekonomik reformu gerçekleştirememeleri, Türkiye'nin kredi kalitesini sınırlamaktadır. Süreklilik kazanan enflasyona yol açan büyük kamu açıkları, sürdürülebilir büyümenin önündeki en önemli engel olarak durmaktadır. Kamu açıklarını sürdürmenin maliyeti giderek artacak, yükselecek olan faizler sonunda Türkiye'nin dinamik özel sektörünün güvenini de sarsacaktır" (Sabah, 8 ve 10 mayıs 1993).
Bu uyarıları dikkate almayan siyasetçilerimizin Türkiye'yi nasıl 1994 krizine sürükledikleri de dün gibi hatırımda. 1994 Ocağında S&P ve Moody's adlı "rating" kuruluşlarının Türkiye'nin notunu düşürmeye başlamaları, acemice yaratılan krizin derinleşmesinde önemli rol oynamıştı. O günlerde yazdığım "12 yılda kazandığımızı 20 ayda kaybettik" başlıklı yazıda "rating" kaybının nelere mal olacağını anlatmışım (Milliyet, 16 Ocak 1994).
1993 ve sonrasında Türkiye'nin notunu defalarca düşüren S&P'nin şimdi bu notu neden "B"den "B+"ya yükselttiğini anlamak için Ecevit hükümetinin bir yıllık icraatına ve bu icraatın dışarıda yarattığı olumlu havaya bakmak lazım. Önceki hükümetlerin tersine, bu hükümet kamu açıklarını kapatacak reformları devreye sokmaya başladığı için dışarıda ve içeride güven yarattı; bunun sonucunda çok daha ucuza borçlanma olanağına kavuştu. Ancak henüz yolun başındayız; kredi notunun tekrar "BBB"ye yükselmesi ve ekonominin önünün iyice açılması için reform takviminin aksamadan yürümesi gerekiyor.


Yazara E-Posta: oulagay@milliyet.com.tr