Osman Ulagay

Osman Ulagay

oulagay@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Osman Ulagay

Leasing (finansal kiralama) sektörü, daha küçük işlere girerek büyümeye devam ediyor. Sektör derneği FİDER'in Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Buldam şimdiye kadar uzak durulan küçük işlerin artık sektörde kabul gördüğünü ve küçük çaplı leasingin hızlı bir gelişme gösterdiğini söyledi.
Ahmet Buldam leasing sektörünün portföyünün giderek büyüdüğünü, leasingin de küçük ve orta boy işletmelerin finansman yöntemi olarak neredeyse yerleştiğini belirtti. Buldam, "Sermaye piyasasına, banka kredilerine ya da yurt dışı kaynaklara ulaşması mümkün olmayan KOBİ'ler için leasing, tek yatırım finansman aracı oldu", diye konuştu.
Leasingin artık Türkiye'de iyice öğrenildiğini belirten Buldam toplam işlem hacmi içinde KOBİ'lerin oranının %80 civarında olduğunu tahmin ediyor. Aynı zamanda Garanti Leasing'in Genel Müdürü olan Ahmet Buldam'ın verdiği bilgiye göre KOBİ'lerin en az finansman kadar bilgiye de ihtiyacı var. Leasing kurumuyla anlaşma aşamasında, planlanan yatırım hakkında çeşitli analizler yapmak zorunda olan KOBİ'ler böylece sektörlerinde bilgi sahibi bir uzmandan danışmanlık hizmeti de almış oluyor.
Buldam, leasingden yararlanmak isteyen KOBİ'lerin fiyat ve teminat konusunda zorluk çekmediklerini, yalnız bazı işletmelerin 4 senelik anlaşma yapılmasını caydırıcı bulduklarını belirtti.
Türkiye'de 1990 yılında işlem hacmi 414 milyon dolar olan leasing ile 1993'te 959, 1995'te ise 1236 milyon dolarlık yatırım yapıldı.

Yan Sanayi Borsası ile uluslararası fuarlara katılan KOBİ'ler ihracat bağlantılarını katlıyor

Candan YALÇIN
İstanbul Ticaret Odası bünyesindeki Yan Sanayi Borsası (YSB), küçük ve orta ölçekli yan sanayicilere dış pazarlara açılma konusunda destek vermeye devam ediyor. Sanayicilerin az bir masraf ve zahmet karşılığında dünyanın önde gelen uluslararası yan sanayi fuarlarına katılmasını sağlayan YSB ayrıca Bilgi Bankası aracılığıyla yurt dışı talepleri yan sanayicilere ileterek ihracat bağlantılarına da katkıda bulunuyor.
YSB'nın şu anda Türkiye adına ulusal katılım organize ettiği fuarlar şunlar:
* Hannover Sanayi Fuarı (Hannover, Almanya)
* Midest Yan Sanayi Fuarı (Paris, Fransa)
* Subcon Yan Sanayi Fuarı (Birmingham, İngiltere)
* MEMA/APAA/ASIA Otomotiv Yan Sanayi Fuarı (Las Vegas, ABD)
YSB, fuar organizasyonlarıyla bugüne kadar birçok KOBİ'ye dış pazarların kapısını açmış. 1991 yılından bu yana YSB organizasyonlarına katılan Arsan Kauçuk'un sahibi Berat Öztimur bunun dış ticaret açısından çok faydasını gördüklerini belirtiyor. Önceden ufak - tefek ihracat işleri yapan 130 kişilik firmanın ihracatı uluslararası fuarlara katıldıktan sonra patlamış. Bugün Arsan, üretiminin yüzde 70'ini ihraç ediyor; bu ihracatın yarıya yakınını ise YSB'na borçlu.
KDS Kokil ve Pres Döküm Sanayi de YSB ile ihracatını pekiştirmeyi planlayan küçük işletmelerden. 40 kişilik firma 1996 sonunda MIDEST fuarına katılmış. Şirket Müdürü Aydın Şekerci fuarın başarılı geçtiğini ancak özellikle yan sanayide 1 yıldan önce somut sonuçlar beklememek gerektiğini belirtiyor. Daha önce de ihracat yapan KDS yurt dışı fuarlarda kurduğu bağlantılarla bunu pekiştirmeyi ve artırmayı hedefliyor.
Yan Sanayi Borsası'nın 1997 için planladığı faaliyetlerden bazıları şöyle:
* Otomotiv Yan Sanayi ve Yedek Parça Fuarı, 4 - 7 Kasım: ABD'nin Las Vegas kentindeki fuara (MEMA / APAA / ASIA Show '97) toplu katılım düzenlenecek.
* İnceleme gezisi, 5 - 14 Kasım: 4 - 7 Kasım tarihlerinde Las Vegas'ta düzenlenecek Otomotiv Fuarı ile 11 - 15 Kasım tarihlerinde Brezilya'nın Sao Paolo kentinde düzenlenecek Automec Otomotiv Yan Sanayi Fuarı'nı içine alan bir inceleme ve pazar gezisi gerçekleştirilecek.
* SubCon Asia '97 Yan Sanayi Fuarı, 4 - 7 Kasım: Singapur'da düzenlenecek fuara inceleme ve pazar araştırma gezisi yapılacak.
* MIDEST '97 Yan Sanayi Fuarı, 24 - 28 Kasım: 1991 yılından bu yana Paris'teki bu fuara Türkiye milli katılımını gerçekleştiren Yan Sanayi Borsası 1997'de de toplu katılımı organize edecek.
Bu fuarlar hakkında ya da İTO Yan Sanayi Borsası hakkında daha ayrıntılı bilgi edinmek için (212) 511 41 50 (dahili 257) numaralı telefondan YSB Şefi Müştak Çağlar ile görüşebilirsiniz.

Halil Gülsuna, inşaat sektöründe her zaman ihtiyaç olacak bir sistem üretiyor

Türkiye'de imalat sektöründe faaliyet gösteren küçük işletmelerde en sık görülen sorunlardan biri, önce malı üretip sonra ona pazar aramak. Pazara göre üretilen malı satmanın daha doğru ve daha kolay olduğunu farkeden Halil Gülsuna ise tam tersini yapmış: Araştırmış, düşünmüş, taşınmış, geleceği olan bir sektörde her zaman ihtiyaç olacak bir tesis tasarlamış. Şimdi, inşaat demiri işleme tesisi imal eden Gülsuna'nın sipariş defteri 1997'nin sonuna kadar dolu; işletme, kendisini kısıtlayan kapasitesini artırabilmek amacıyla yeni yerine taşınmak üzere.
Yüksek mühendis Halil Gülsuna Almanya'da eğitimini tamamladıktan sonra değişik sektörlerde çalışmış. Kendi işini kurduğunda da önce gıda, sonra atık su konularının üzerinde durmuş. Sonra görmüş ki, dur - durak tanımayan sektör inşaat. "Yurtdışında araştırma yaptık ne yapabiliriz diye, müşterileri yokladık. 1988'de Adanalı bir müşterimiz, bir inşaat şirketi, inşaat demiri işleme makinası istedi bizden; bunun üzerine ilk üretimimize başladık", diyor Gülsuna.
Gülsuna Mühendislik'in ürünü, broşüründe şöyle tarif ediliyor: "Genel olarak insan gücüyle işlenen inşaat demirini yerleşik tesislerde firesiz olarak işleyip, inşaat sahasına ihtiyaç olduğu anda montaja uygun şekilde sevk etmek üzere tesisler kuruyoruz." Gülsuna şimdiye kadar inşaat demirinin kullanılacak şekle insan gücüyle getirildiğini, inşaat demiri işleme sektörünün yeni yeni doğduğunu ancak gelecekte bu sektörün patlayacağını söylüyor. Şu anda pazarın %5'i ithalat, %5'i Gülsuna Mühendislik üretimi imiş; kalanı da insan gücü. Yerli üretim tesislerin fiyatları ise ithallerinkinin en fazla yarısı.
Halil Gülsuna 15 - 20 yıldır yurtdışında sektörel gelişmeleri izliyor, uluslararası ihtisas fuarlarını kaçırmıyor, bu yıl da ilk kez İzmir Fuarı'na katılacak. "Hedefimiz ihracat; Ortadoğu'dan yoğun talep var ancak öncelikle servis sorununu çözmemiz lazım. Bunun için şu anda paket servis aletleri hazırlıyoruz", diyor Gülsuna.
Yakın zamanda şirketleşmeyi düşünen Gülsuna Mühendislik, TSE belgesi almak için başvurmuş. ISO 9000 standartlarını da biliyor ve uygulamayı düşünüyor, ama ancak yeni yerinde. "Birkaç ay içinde taşınacağımız 1000 metrekarelik yeni yerimizde buna uygun bir sistem kuracağız ve ISO 9000 belgemizi de alacağız." Gülsuna şu anda üretimde 8 kişi çalıştırıyor; bunun dışında 3 mühendis, 2 elektronikçi, 3 teknikeri var.

"Biz korkak bir firmayız; elimiz yüreğimizde. Krediden korkuyoruz, maliyetler çok yüksek. Biz de finansman sorunumuzu müşteriden %50 peşin alarak karşılıyoruz. Halkbank'tan KOBİ kredimiz çıktı 8.5 milyar TL ama yerimiz küçük diye askıya aldılar; yeni yerimize geçince yeniden müracaat edeceğiz."
Kredi kullansa da, kullanamasa da Gülsuna'nın gelecek için planlarından biri, teknoloji geliştirme amacıyla bir araştırma laboratuvarı kurmak. Burada geliştirilecek teknoloji ile dünyadaki yenilikler birleştirilecek ve Gülsuna geleceğe dönük bir adım olarak "sınırlı" gördüğü sektörden kurtularak bilgisayar kontrollü makina gruplarına yönelebilecek.

1997'de hedef 1 milyon esnafa ve 70 bin KOBİ'ye kredi
Yeni hazırlanan tanıtım afişlerinde bir kaplan görüntüsüyle birlikte "Anadolu kaplanları" deyimini kullanan Türkiye Halk Bankası(Halkbank), küçük ve orta boy işletmelere sunduğu hizmet yelpazesini daha da genişletme çabasında.
Halkbank Genel Müdürü Yenal Ansen'in verdiği bilgiye göre kurulma aşamasında olan KOBİ Yatırımlarına Ortaklık A.Ş. ile KOBİ'lere bilgi ve yönetim desteği ile birlikte geçici ortaklık statüsü içinde sermaye katkısı yapılacak ve beş ila on yıl sürecek geçiş dönemi sonunda halka açılma olanağı yaratılacak.
Halkbank'ın Almanya'da kurduğu Bilgi Destek Bürosu, Türkiye'deki KOBİ'lerin ihracata yönelmesini kolaylaştırmak üzere faaliyete geçmiş durumda.
İlk olarak Türkiye'den 23 KOBİ'nin mallarının 26 nisanda Mannheim'da başlayan fuarda sergilenmesini sağlayan Büro, KOBİ'lerin Almanya'da ortak yatırımlara özendirilmesini, mal alışverişinin geliştirilmesini ayrıca KOBİ'lere bilgi ve know - how sağlanmasını amaçlıyor.
250 milyon marklık Eurotahvil ihracıyla sağladığı kaynağı ihracata dönük yatırım yapacak KOBİ'lere 4.5 yıl vadeli yatırım kredisi olarak kullandıran Halkbank, yoğun ilgi gören bu tür kredilere yeni kaynak yaratmak için bu kez dolar bazında yeni kaynak arayışını da sürdürüyor.
1996 faaliyet yılında mevduatını %144, plasman hacmini ve karını %156 artıran Halkbank 1997'de kendi kaynaklarından 1 milyon esnafa en az 130 trilyon, 70 bin KOBİ'ye de en az 120 trilyon kredi vermeyi hedefliyor. Halkbank'ın ekim ayından bu yana kullandırdığı fon kaynaklı KOBİ kredilerinden ise bugüne dek 953 KOBİ yararlandı ve bu KOBİ'lerdeki istihdam 24312'den 34053'e yükseldi.