Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), ABD, Japonya, Almanya ve Fransa gibi önde gelen zengin ülkeleri "bütçe açıklarının yarattığı kaygı verici durum" nedeniyle uyarırken Türkiye ekonomisindeki gelişmelere olumlu baktığını açıkladı. Altı ayda bir yayınladığı Economic Outlook (Ekonomide Durum) raporunda, dünya ekonomisindeki gelişmenin "dengesiz" olduğunu kaydeden OECD, raporun Türkiye ile ilgili bölümünde ise iyimser beklentilere yer verdi.
Türkiye'nin sağlamış göründüğü mali istikrarın, faizleri aşağı çekerek ve güveni artırarak ekonomideki güçlü büyüme eğiliminin sürmesine katkıda bulunacağını belirten OECD, 2003 yılında % 5 olarak gerçekleşmesini beklediği GSYİH büyüme hızının sürdürülebilir olduğunu düşünüyor. Büyüme hızının 2004 yılında, stok ayarlamaları nedeniyle, % 4.9'a düşeceğini tahmin eden OECD, olumlu beklentilerin sürmesi halinde büyüme hızının 2005'de % 5.4'e yükselmesini bekliyor. Bu tahminler, Türkiye'nin her üç yılda da OECD ortalamasının çok üzerinde bir büyüme hızına erişmesinin beklendiğini ortaya koyuyor.
| | | | 2003 | 2004 | 2005 |
GSYİH büyüme hızı | % 5.0 | % 4.9 | % 5.4 |
™zel tüketim | | % 4.7 | % 4.4 | % 4.3 |
Sabit sermaye oluşumu | % 9.8 | % 14.0 | % 18.0 |
İhracat | | | % 11.2 | % 10.9 | % 11.2 |
İthalat | | | % 16.6 | % 13.3 | % 12.6 |
Tüketici fiyatları | % 24.5 | % 15.9 | % 10.2 |
|
OECD'nin (yukarıdaki tabloda özetlenen) ekonomimizin genel dengeleriyle ilgili tahmin setini kullanarak, 2003 - 2005 döneminde sürmesi beklenen büyümenin hangi unsurlara dayanacağını ve hangi gelişmelerin yaşanacağını saptayabiliriz. OECD'ye göre:
2003'de % 4.7 artması beklenen özel tüketimdeki artış biraz yavaşlayarak 2004'de % 4.4'e, 2005'de ise % 4.3'e gerileyecek. Buna karşılık 2003'de % 1.9 düşen kamu tüketiminde sonraki iki yılda % 1 dolayında artışlar görülecek.2001 krizi sonrasında % 32 geriledikten sonra 2003'de % 9.8'lik bir artış kaydetmesi beklenen sabit sermaye oluşumundaki (yani yatırımlardaki) artış 2004'de % 14'e ve 2005'de % 18'e yükselerek büyümenin motoru olacak.İhracattaki yıllık artış hızı % 11 dolayında sürecek ve cari işlemler açığının GSYİH'ya oranı da % 3.2 - 3.4 arasında kalacak.Büyüme sürerken enflasyondaki düşüş de sürecek ve 2003'de % 24.5 olarak gerçekleşmesi beklenen tüketici fiyatları artışı 2004'de % 15.9'a, 2005'de ise % 10.2'ye gerileyecek.2003'de % 10.3 olarak gerçekleşmesi beklenen işsizlik oranı 2004'de % 9.9'a, 2005'de de % 9.6'ya gerileyecek. Bu veri setinden de anlaşılacağı gibi OECD, Türkiye ekonomisinin 2003 - 2005 döneminde, ciddi yatırım artışıyla desteklenen ve ihracata öncelik veren bir çerçeve içinde tatminkâr büyüme hızları elde etmesini ve enflasyondaki düşüşün de sürmesini bekliyor. OECD'nin dünya ticaret hacmindeki büyümenin katlanarak 2004'de % 7.8'e ve 2005'de % 9.1'e yükseleceği yönündeki tahmini de Türkiye'nin ihracata dönük büyüme beklentisiyle uyumlu görünüyor.
Ancak OECD, bu olumlu beklentilerin gerçekleşmesi için, hükümetin 2004 baharında yapılacak yerel seçimler nedeniyle doğabilecek harcama baskılarına kararlılıkla direnmesini şart koşuyor ve özellikle şu noktalar üzerinde duruyor.
Mali disiplinin korunması ve faiz dışı bütçe fazlası hedefinin tutturulmasıYapısal reform programının sürdürülmesiSosyal güvenlikle, banka sistemiyle, özelleştirmeyle ve yabancı sermaye ile ilgili yeni düzenlemelerin gerçekleştirilmesi. OECD'nin AKP hükümetine, "mali disiplini bozmadan reformları sürdürürseniz önünüz açık, ekonominizin geleceği aydınlık" mesajını verdiği söylenebilir. Bakalım Hükümet bu şartları yerine getirip o vadedilen aydınlık noktaya eriştirebilecek mi ekonomimizi.