Rıdvan Dilmen

Rıdvan Dilmen

rdilmen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Lig ve Avrupa’da hedefi büyük olan üç büyük takımı kantara koyup, geçen süre içerisindeki başarılarına göz attığımızda en istikrarlısını Beşiktaş olarak görüyoruz.
Sebepleri de hemen ortaya çıkıyor aşağıda:
BEŞİKTAŞ: Kadroda en az dokuz oyuncu hep aynı. Sistem olarak 3 - 4 - 1 - 2 oynuyor. Kalede Cordoba, arka üçlü Ronaldo, Ali Eren, Zago. Dörtlü orta sahanın sağında Kaan Dobra; yanında Yasin, onun yanında Tayfur, en solda İbrahim. Hemen önlerinde Pancu, Sergen, İlhan üçlüsü. Sergen ve Pancu oyun içerisinde değişerek orta sahaya yakın oynuyor. Maça giden Beşiktaşlı taraftar, yönetim, medya artık maçtan önce kadroyu ve sistemi biliyor. Beşiktaş sistemini oturtmuş, kadrosu şekillenmiş ve fizik olarak rakiplerinden daha iyi durumda...
FENERBAHÇE: Maça giderken herkes meraktan çatlıyor. Acaba kim oynayacak, hatta acaba hangi sistemle oynayacak diye. Aslında işin enteresan tarafı sadece onlar değil, Lorant da bilmiyor. İddia ediyorum Samsun maçından sonra Atina’ya uçarken dahi Yusuf’u solda oynatmak aklında yoktu. Aslında Yusuf da tüm takım da bilmiyordu. Dolayısıyla hiç çalıştırma şansı da yoktu. Solda ve sağ dışta oynayan oyuncular Ali Güneş, Abdullah, Cem Karaca, Yusuf, Hakan Bayraktar, Ali Akdeniz, Ceyhun, Fatih, Steviç bunların hepsi iki kanatta da sırayla oynadılar. Dolayısıyla Lorant hâlâ karar veremedi kimi oynatacağına. Fizik olarak da dirençli takımlara karşı teslim olan bir takım. Panathinaikos örneği gibi. Yani fizik olarak da çok iyi durumda değil.
GALATASARAY: Fatih hoca sistem olarak arka dörtlüde bir tek Altay maçının son 10 dakikası hariç hiç değişiklik yapmadı. Bir tek o maçın son 10 dakikasında üçlü savunmaya döndü. Orta sahada ise rakip ve skorlara göre bazen tek ön libero, bazen iki ön libero bazen üç oyuncuyla baklava gibi oynadı. Forvette de bazen bir, bazen iki, bazen üç hatta bazen de dört forvetle oynadı. Genel olarak formsuz olan oyuncuların çokluğu maç içerisinde sürekli değişikliğe yol açtı. Tahmin ediyorum Galatasaray’da oynamayan oyuncu yok. Ve hemen hemen de her maça ayrı kadro ile çıkıyor. Galatasaray’ın da ideal kadrosu olmadığı gibi fizik güçte de inişli çıkışlı grafik çiziyor.
Hepsini bir araya getirdiğimizde Beşiktaş’ın ligde ve Avrupa’da başarılı olması normal gözüküyor...

Temel sınırda asker. Gece telboyunda nöbet tutarken Tugay komutanı geliyor. Temel hemen tüfeğini doğrultup, "parola" diyor. Komutan "Ne parolası oğlum. Ben buranın komutanıyım. Komutana parola sorulur mu?" deyince Temel bu kez namluyu biraz daha kaldırarak tekrar "parola" diyor. Komutan mecburen söylüyor ve "Aferim oğlum. İşte asker dediğin böyle olur" diyor.
Komutan birlikten içeri girerken bu kez elinde keleşle bir terörist geliyor, Temel parolayı sormayınca yanından geçerek birliğe giriyor. Bunu gören komutan hiddetle bağırıyor: "Ulan bana soruyorsun da teröriste niye sormuyorsun parolayı?"
Temel gayet sakin cevaplıyor: "Komutanım gariban nereden bilsin parolayı?"