Serpil Yılmaz

Serpil Yılmaz

syilmaz@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Petrol Şurası öncesinde, Genelkurmayın raporu sektörde tartışma başlattı.Akaryakıt sektöründeki bu tartışmalara girmeden önce, Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmazın şura öncesi katıldığı son geziden bahsedeyim. Yılmaz ile Türkiyenin ilk sınır kapısı Gürbulakın Uluslararası Nakliyeciler Derneğine (UND) yap, işlet, devret modeli ile ihale edilmesinin ardından düzenlenen tören nedeniyle Ağrıdaydık.Hava yağışlı ve soğuk, ortam gergindi!.. Ağrılılar Yılmazın konuşmasına tepkilerini protestolarla dile getiriyordu. Açız! İş yok! Kısa kısa cümlelerle, upuzun bir siyasi geçmişin hesabını soruyorlardı ve Yılmaz konuşmakta güçlük çekiyordu. Ağrı gezimiz, seçimin yaklaştığı sinyalini veriyordu.UND, Gürbulak törenine 150 civarında misafir indirmişti ancak, tören adeta bir ANAP açık hava toplatılarına dönüşmüştü. Yılmaz, Ağrıdaki protestoların AKP ve HADEP tarafından organize edildiğini öne sürüyor. Ne yani farklı partilerin tabanları, Türkiyeyi yönetmeye talip olanların halk kavramı içine girmiyor mu? ANAP bundan böyle mitinglerde önlemleri arttıracakmış! Petrol Ürünleri İşverenler Sendikasının (PUİS) düzenlediği 4. Petrol Şurasına, aynı gün yayınlanan manşetimiz bomba gibi düştü. Önder Yılmazın haberinde, Genelkurmayın Başbakanlığa sunduğu raporda, sınırdan geçen kaçak akaryakıttan PKK ve yandaşlarına 330 trilyon haksız kazanç sağlandığı bilgilerine yer veriliyordu. Sektörde cepheler Bu arada PUİSin toplantısına Petrol Sanayicileri Derneği üyesi şirketlerin katılmadığını da vurgulamak isterim. Onlar sektör sorunlarının, akaryakıt istasyonları sahipleri tarafından tartışılacak boyutta olmadığını düşünüyorlar. Bugünlerde ana dağıtım firmaları ile akaryakıt istasyonları arasındaki çelişkinin artmasında en önemli etken, çıkacak olan yeni Petrol Kanunu.Genelkurmayın raporunda dile getirilen kaçak akaryakıt sorunu, geçen yıl MGKya gelmişti, ancak ses de çıkmamıştı. Zaman içinde ne tür bilgiler eklendiyse, kaçak motorin, ham petrol iddiaları resmi raporlara girdi. Petrol Kanunu çıkmak üzereyken, raporun devletin gündemine gelmesi önemli.Petrol Sanayicileri Derneği, devletin üst kademelerine kaçak akaryakıtın boyutunu, raporda ifade edilen 330 trilyon liranın çok üzerinde bildirmişti.Genelkurmay raporunda belirtilen kaçak miktarının, ancak bir küçük istasyonun bir yıllık tüketimi kadar olduğunu vurgulayan sektörün önde gelenleri, Iraktan 2 milyon ton motorin geldiğini, bunun 500 bin tonunun kaçak olduğunu belirtiyor. Ayrıca 500 bin ton civarında kaçak benzin girişi olduğunu vurgulayan kaynaklara göre, vergi kaybı 2 milyar doları buluyor. Bu hesaplamaya göre, ucuz mazot olarak satılmayan ve izinli bölgelerin dışında tüketilen motorin akaryakıt istasyonlarına yüzde 15e varan oranda bir haksız kazanç da sağlıyor.Yazımı Ağrı ile bağlamak istiyorum. Ağrı geri kalmışlığını, gümrüksüz akaryakıttan sağladığı gelirle bile aşamamış. Artık, dökme suyla beslemenin yeterli olmadığı, üretime yatırım yapmak gerektiğini söylemek gerekiyor. Yalnız bunu "6 bin mazot tüccarı" pankartı ile Gürbulakdaki törene gelenlere de anlatmak gerekecek. syilmaz@milliyet.com.tr Neyse keşke Yılmazın dişi rahatsızlanmasaydı da Petrol Şurasına katılabilseydi. Yılmaz petrolcülere, Ağrıdan getirdiği taze bilgileri aktarabilirdi...