Haberin Devamı

BİZDE ceza hukukunun duayen hocası Ord. Prof. Dr. Sulhi Dönmezer'dir. Ceza hukukunu ben de ondan okumuştum.
Af konusunu ona sordum. Bilim ahlakını bildiğim Dönmezer'in "akademik sınırlar içinde cevap vermesi", benim için sürpriz olmadı.
Hoca'nın söylediği şudur:
- Af, hukuki değil, siyasi bir karardır! Siyasi bir atıfettir (lütuf). Büyük toplumsal ve siyasal olaylardan sonra ülkede yaraları sarmak için lüzumlu olduğu hallerde, siyaset, af kararı verir.
Meselenin başka bir boyutu daha var:
- Topluma uyum sağlamaları için gerekli tedbirleri almadan af yoluyla salıverilen insanların büyük oranda tekrar suç işleyerek cezaevlerine geri döndükleri de istatistiklerle belirlenmiştir.
Prof. Dönmezer, böyle sosyal bir ihtiyaç olmadan ve bu tür tedbirleri almadan af çıkarılırsa, bunun da adalet hizmetlerinde olumsuz etkiler yaratabileceğini söyledi.
Evet, uzun 'deney'lerle, ceza hukuku biliminin söylediği bu...
* * *
ŞİMDİ sosyal bilimler açısından bakalım...
Durkeim'dan beri, sosyoloji kitapları yazmaktadır ki, hızlı sosyal değişme, kentleşme, gelir dağılımı bozukluğu, işsizlik, sürekli enflasyon, sürekli siyasi istikrarsızlık gibi dönemlerde suç işleme eğilimi artar...
Türkiye'deki durum, bunu doğruluyor! İşte Adalet Bakanlığı'ndan aldığım rakamlar:

Evet, 'teori'ye uygun olarak Türkiye'de de suç eğilimi büyük bir hızla artmaktadır.
Böyle dönemlerde af yasalarıyla hukuku gevşetmek yerine, hukukun ve cezanın daha etkin olmasına dikkat etmek gerekir.
Suçların kurbanlarını da düşünmeliyiz. Ateş düştüğü yeri yakıyor! Genç iktisat profesörü Tevfik Ertüzün'ü öldüren trafik barbarının cezasını çekmesini istiyorum!
* * *
CUMHURİYET'İN 50. yılında af çıkarılmıştı. Şimdi 75. yıldönümü olması sosyolojik, siyasi ve ceza hukuku ilkeleri açısından "af" sebebi değildir.
Eğer Cumhuriyet'in anlamını toplumun her kesimine hissettirmek istiyorsak, bunun yolu, ayak üstü bir af değildir! Cumhuriyet'e yakışan iş, Cumhuriyet'in ülkeyi "yönetme" kapasitesini yükseltecek siyasi ve ekonomik reformları yapmaktır.
Genel affı 25'er yıllık turnikeye bağlamak hukukun etkinliğini, cezanın caydırıcılığını zedeler; tırmanan suç eğilimini teşvik eder.
Hele de Cumhuriyet bayramı için af çıkarılacağının şimdiden söylenmesi, önümüzdeki üç ayda suç işleyecek olanlara "af" 'lütfetmek' olur.
Ama artık söz ağızdan çıkmıştır. Cezaevlerindeki zavallı insanların umutları ayağa kaldırılmıştır.
O bakımdan, genel af değil, mesela 1 Temmuz'a kadar işlenmiş suçlar için bir defalık erken şartlı salıverme imkanı getirilmesi, ortalama bir çözüm olabilir.



Yazara E-Posta: T.Akyol@milliyet.com.tr