Yasak aşkta, ikinci erkek

Aldatan kadınlar-2


Yalnızca evli kadınlar değil, bekar yaşamayı seçenler için de ilgisiz bir sevgili veya uzaktaki bir erkek yeni bir ilişkiyi doğuruyor. Kadın yalnızca kocasını değil, ayrılamadığı, ya da duygulasal olarak kopamadığı diğer bir yasak ilişkideki erkeği de aldatıyor. İki ayrı evli erkekle beraber olan Fatoş'un iki sevgilisi de diğerini bilmiyor

Kadınların aldatmasındaki en önemli nedenlerden biri olan ilgisizlik yalnızca evlilikte değil, bağımsız ilişkilerde de kendini gösteriyor. Sevgilisinden ilgi göremeyen, ancak duygusal olarak kopamayan kadın da aldatıyor.
Çıkmaza sürüklenen ilişkiler, bazen yasak yaşanan beraberliklerde de kadın, ikinci bir yasak aşka kendini kaptırabiliyor.
Fatoş bekar bir iş kadını. Hayatında iki erkek var ama ikisi de evli. Dolayısıyla Fatoş iki erkeği birden aldatıyor. Her iki erkek de Fatoş'u yalnızca kendisiyle beraber sanıyor. Erkekler eşlerinden ayrılmayı düşünmedikleri için Fatoş bu ikili ilişkiyi sürdürüyor.
- Hayatınızda iki tane evli erkek var. Niçin onlarla beraber oluyorsunuz?
"Birincisi önce evli değildi, sonradan evlendi. Anadolu'da yaşıyordu. Oradaki şartlara uydu ve hiç tanımadığı bir insanla mantık evliliği yaptı. Evlendiğinin üçüncü ayından itibaren yine görüşmeye başladık.
- Evlendiği için üzülmediniz mi?
"Üzüldüm ama hiç sitem etmedim. 'Böyle olması gerekiyordu bu kader, senden kopamıyorum' diyor. Şu aşamada boşanması söz konusu değil. Ama zaman ne gösterir bilemiyorum artık. Artık ben de boğulmaya başladım, zaten uzakta, çok az görüşüyoruz. Yalnız başıma sıkılıyorum.
- Yalnız olduğunuz için burada başka bir erkekle tanıştınız, yeni bir ilişki başladı. Yine bir evli erkek sıkıntısı yaşıyorsunuz herhalde?
"Evet, evliliğinde problemler var, boşanamıyor. Onunla ayrılıp barışıyoruz durmadan. Benimle hovardalık yapmıyor. Beni sevdiğine inanıyorum. Tabii ki sıkıntı yaşıyorum, mesela sevdiğim insanla elele sokakta gezemiyorum, hep gizli saklı, kapalı kapılar ardında, dışarıya çıksak aramızdan iki kişi geçecek mesafede yürüyoruz...
- Başka bir kadının aldatılmasına sonuçta üzülmesine neden olduğunuz için vicdan azabı çekiyor musunuz?
"Eski olayım için vicdan azabı yaşamıyorum, çünkü o kadın beni biliyor. 'Bu sizin sorununuz benim değil' diyor. Bir başkasına da 'ben kocamı sevmiyorum, mantık evliliği yaptım' demiş. Aslında ikincisinden de vicdanen rahatsızlık hissetmiyorum çünkü hani çok rahat olur, zamanının yüzde seksenini bana ayırır, ona çok az zaman ayırır. Böyle bir şey yok. Onunla az zaman yaşayan benim, çok zaman yaşayan karşıdaki kadın. Adam zaten dışarı çıkan biri değil, belli bir saatten sonra evine gidiyor, benimle olduğu zaman iş saatleri içinde bir ya da iki saat.. Burada daha şanslı olan karşıdaki kadın, üzülen kadın durumunda olan benim."

- Peki siz iki erkeği aldatıyorsunuz ama aynı zamanda da aldatılıyor sayılırsınız...
"Evet karmançormanım. İki erkeği aldatıyorum. Kendimi inanılmaz kötü hissediyorum. Bir yerde bir zamanlar çok sevdiğim bir erkek var, bir yerde müthiş elektriklenme olan birisi. Ama esas kötü hissettiğim yer, her ikisi de benden o kadar çok eminler ki, benim asla hayatta bir başkasıyla bir beraberlik yaşamadığımı düşünüyorlar."
- Herhalde her ikisine de asla senden başkasıyla olmuyorum falan diye, sözler verdiniz?
"Tabii verdim. Çok inanıyorlar. Eskisi öleceğini düşünüyor böyle bir şeyi asla düşünmüyor, o derece. Buradaki ise uzun bir süre beni terketti sonra tekrar geldi, ben de 'hoşgeldin' dedim. Hayatımda birisi olsa beraber olmayacağımı sanıyor. Ama ağır basan taraf eskisi, ona daha çok vicdan duyuyorum. Yani onun halini gördüğüm zaman açıkçası üzülüyorum."
- İkisine birden derin bir aşk duymuyorsunuz...
"Eskisi aşk değil, artık köklü bir sevgi. Yenisinde anormal derecede bir elektrik var, beraber olduğumuz zaman da çok keyif alıyorum. Aradığım erkek sıfatında bir insan, ona hükmedememenin verdiği bir hırçınlık var bende. Ben hükmetmeyi seviyorum, hükmetmediğim zaman onda beni çeken bir şey oluyor. Aslında bir mucize olmasını istiyorum, buradaki yeni insan bana demeli ki, 'Fatoş bir karar aldım, seni hayatımın içine soktum, bir zaman ver, bu süre içinde problemlerimi sana aksettirmeden çözeceğim.' O zaman ötekini hemen bırakırım."
- Üzgün ve şaşkın görünüyorsunuz...
"Şu aralar mutsuzum, ikilem yaşıyorum. Ama bazen de 'bana ne yahu diyorum, onlar sonuçta akşam evlerine gittikleri zaman karılarıyla beraber olmuyorlar mı? Ben niye burada vicdan yaşıyorum, bana ne?'
- Bekar bir erkekle normal bir beraberlik yaşasaydınız, başka birisiyle onu aldatabilir miydiniz?
" Hayır. Aslında çok sadığımdır... Bu koşullardan dolayı böyleyim. Karşımdaki insanı istediğim anda yakalayamadığım için, öteki geliyor onu yakalıyorum... Birini yakalamak istiyorum açıkçası. Hayatımda şu insan var diyebilmeliyim artık. Karşıma bekar bir erkek de şu ara çıkmıyor işte."

Kadının aldattığı nasıl anlaşılır?

Kadının aldattığı asla anlaşılmaz...
Kadınlar eşlerine son derece güven verirler
Kocaları karılarının asla başka birisiyle olacağına ihtimal vermez.
Kadınların yakalanmaları korkunç bir olay olacağından son derece planlı hareket ederler...
Söyledikleri yalanları asla unutmazlar...
Kocalarını, evlerini ihmal etmezler...
Normal davranışlarını değiştirmezler
Bunun için de yakalanmazlar

Aldatılan erkekler anlatıyor:

Artık alışabiliyorlar

Ayşegül Sönmez, aldatılan erkeklerle görüştü. Görüleceği üzere şehirde yaşayan gençler vurup kırmaktan çok, olaya daha "eşitlikçi" yaklaşabiliyorlar artık.
Ali M. 32 yaşında. Şirket sahibi. Altı yıldır beraber olduğu sevgilisinin onu en yakın arkadaşıyla iki yıl boyunca aldattığını buna rağmen de onu terk edemediğini ve onunla beraber olmaya devam ettiğini anlatıyor. Ali artık "güvenmek güvenmemek meselesini aşmış."
- Altı yıldır berabersiniz. Aldatıldığınızı nasıl anladınız?
"Ben hiç anlamadım. O beni en yakın arkadaşımla aldattı ve arkadaşım da geldi iki yılın sonunda ne var ne yok herşeyi bana anlattı. Sanırım sevgilime o da aşık oldu. Onun için beni terk etmeyince bana herşeyi anlatıp onu bağlamak istedi herhalde."
- Ne kadar soğukkanlı anlatıyorsunuz, hiç etkilenmemiş gibi. İlk duyduğunuzda da böyle miydiniz?
"Hayır ama aradan dört yıl geçti. Bu kızı da acayip seviyorum, kızkardeşim, kızım gibi sanki, cinsellik de çok iyi aramızda, ondan bir türlü kopamayınca ben de durumu kabullendim. Onu ben de çok aldatmak istedim ama yapamadım. Büyü gibi bir durum. Beni büyülemiş artık bu büyüden hoşnutum çünkü beceriksizim onsuz yapamıyorum. O da dedim ya acayip kız. Ne inkar etti ne arkadaşına aşığım gidiyorum dedi. Bir tek, bir gün baktı baktı uzun bana, sonra dedi ki 'ben seni seviyorum başka da bir şey sorma'."
- Arkadaşınızla aranız nasıl?
"Arkadaşımla aram yok diyebilirim. Bitti ki o benim yatılı okuldan arkadaşımdı. Herşeyi paylaştık ama sevgilimi de paylaşamazdım. Onu bir keresinde dövdüm sonra ağladım gittik içtik bir yerde oturduk. Saatlerce Ebru'yu konuştuk. Onu ne kadar sevdiğini, sabahları uyanınca onu yanında göremeyince çok acı çektiğini falan anlattı. Ben de aynı şeyleri hissediyordum. İki herif böyle saçma sapan işte."
- Peki şu anda kız arkadaşınıza güveniyor musunuz?
"Güvenmek güvenmemek falan ben bunları aştım. İki yıl ruhum duymadı neler yapmış. Düşünmüyorum. Ben onu seviyorum, yanımda da istiyorum o kadar."
- O kadar yıl geçmiş evlenmeyi düşünüyor musunuz?
"Ben çok istiyorum da Ebru işte... Alem kız evlenirse benden soğurmuş."

Hiç delikanlı değil

Mehmet D. 42 yaşında, muhasebeci. Karısı tarafından aldatılışını ve bu işe nasıl öfkelendiğini anlatıyor. Mehmet karısı böyle bir şeye nasıl cesaret eder hala hayret ediyor. Mehmet D.'nin asıl sinirini bozan ise karısının nasıl ona fark ettirmeden aldattığı ve bu da Mehmet D.'ye göre "hiç delikanlı değil..."

- Karınızın sizi aldattığını nasıl anladınız?
"Biz kavga ediyorduk. Ben zaten işyerinden bir kızla birlikteydim. Eve geç geldiğimde kavga çıktı, benden kuşkulanıyordu. Sonra bana pat diye ben de seni boynuzluyorum dedi. O anda beynim döndü. Hiçbir şey düşünmeden ona vurmaya başladım. O da bana karşılık verdi. Isırdı. Sonra ağlamaya başladı, ben de ağladım. Kim diye sordum."
- Kimmiş?
"Kuaförü. Adamı da tanıyorum. Bir yere giderken alırdım onu oradan. Hemen bizim mahallede dükkan. Neyse aslına bakarsanız çok kötü oldum."
- Hala karınızla berabersiniz, bu durumu nasıl onardınız?
"İtiraf ettim ben de. O da o herifi sevmiyormuş zaten. İlgisizliğimden yapmış ne yaptıysa. Doğru çok kötü davranıyordum. Ama ben onu başka bir erkekle düşününce hala çıldırıyorum. Kolay değil yani atlatmak. Ama şimdi bir bebek yaptık. Çok süper bir bebek. Onunla avunuyorum."
- Siz sanki onu aldatmamış gibi konuşuyorsunuz?
"Ya hayır. Ben de eşitliğe inanıyorum da benim moralimi bozan şey, benim onu aldattığımı o bir şekilde biliyormuş, hissediyormuş da onun beni hangi arada derede hem de mahallenin berberiyle aldattığı ciddi benim asabımı bozuyor. Yani karım bana söylemese benim hayatta haberim olmazdı. Hiç delikanlı değil yani."

YARIN: Uzman gözüyle aldatma


Yazara E-Posta: d.asena@milliyet.com.tr