İzmit Başkan Büyükakın: Engelliler acınacak durumda insanlar değiller

Başkan Büyükakın: Engelliler acınacak durumda insanlar değiller

26.03.2022 - 13:51 | Son Güncellenme:

Başkan Büyükakın: Engelliler acınacak durumda insanlar değiller

Başkan Büyükakın: Engelliler acınacak durumda insanlar değiller

Dinçer AKBİR/İZMİT(Kocaeli), (DHA)-KOCAELİ Büyükşehir Belediyesi Başkanı Tahir Büyükakın, Kartepe Zirvesi kapsamında düzenlenen ‘Engelsiz Şehirler’ konulu oturumda, kendisinin engelli babası olduğunu belirterek, "Engelliler, öyle yardıma muhtaç, acınacak durumda insanlar değiller. Acımayın. Acınacak bir durum yok. Sadece anlamaya çalışın ve onlar için hayatı daha kolay hale getirmeye çalışın" dedi.

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin ‘Dirençli Şehirler ve Şehrin Dönüşümü’ temasıyla düzenlediği Kartepe Zirvesi’nin üçüncü gününde, ‘Engelsiz Şehirler’ başlıklı oturum düzenlendi. Moderatörlüğünü Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın'ın yaptığı oturuma paralimpik halter sporcusu Besra Duman, paralimpik masa tenisi sporcusu Nesim Turan, Global Engelliler Vakfı Kurucu Başkanı Necdet Öztürk, Kocaeli Kent Konseyi Engelli Meclisi Başkanı Ufuk Koçak, Gölcük Görme Engelliler Gençlik Spor Kulübü Dernek Başkanı Mevlüt Önerbay, Kocaeli İşitme Engelliler Eğitim Kültür Gençlik ve Spor Dernek Başkanı Hasan Aktürkoğlu katıldı.

Oturumda konuşan Nesim Turan, "Engeller ve erişilebilirlikle ilgili, bence ilk önce zihinlerde başlamamız gerekiyor. Zihin ve eğitim bence bu işin en kritik noktası. Bazı şeylerin değişebilmesi için biz kendi zihinlerimizde, hem normal bireyler diye tabir ettiğimiz kişilerde, hem de engelli kişilerin ilk önce zihinlerini bir yoklaması lazım. Bizim sıkıntımızı, bizi anlayan, bizi bilen yöneticilerin sayısı çoğaldıkça ben, şehirlerin erişebilirliği konusunda her türlü fedakarlığı, her türlü yardımı yapmaya hazırım. Çünkü biz engelli değiliz" dedi.

Engelli bireylerin ailelerinin yaşadığı korkulara da değinen Turan, "Biz, önce insanız. Yaratılmışların en güzeliyiz aslında. Sadece bunun farkına varmak gerekiyor. Hayata nereden baktığınız çok önemli. Bir çoğumuzun ailesi için, benim ailem için de, en büyük dert, en büyük keder, 'Acaba ben öldükten sonra Nesim'e ne olacak?' sorusu. Bu dert vardı. Nesim sporla tanıştı. Ülkesini gururla temsil etti. Bir sürü başarılar yakaladıktan sonra ise Nesim dert olmaktan çıktı. Şimdi ailesindeki birçok ferde derman bile olma kısmına geçti işin açıkçası" diye konuştu.

‘NASIL HİSSETTİRDİĞİNİN ÖNEMİ VAR’
Engelli babası olduğunu söyleyen Tahir Büyükakın ise, "Ben engellerin söylenmesini bir eksiklik olarak görmüyorum. Aman deme söyleme diye bir şey vardır ya toplum içinde. Buradaki neredeyse herkes benim bir engelli babası olduğumu biliyor. Bir engelli babası olarak, onları aşikar hale getirmenin bir problem olmadığını düşünüyorum. Hep isimlere takıldık biz, isimlendirmelere takıldık. Çok eskiden sakat denirdi. Sonra sakat kelimesini kullanmaktan rahatsız olduk. Kelimelere takıldık yani. Öyle mi diyelim? Böyle mi diyelim? Sonra dedik ki engelli de demeyelim, özel diyelim. Aslında bizim meseleye nasıl baktığımıza bakarsanız, mesele orada. Nesim de söyledi sözlerin çok bir önemi yok. Nasıl hissettirdiğinin önemi var" dedi.

OĞLUYLA SEYAHAT ANISINI ANLATTI
Engelli oğluyla birlikte bir seyahat anısını anlatan Büyükakın, "Yıllar önce şehirlerarası bir seyahat yapıyorduk. Oğlumuzla birlikte bir yerde yemek için durduk. Yutma zorluğu olduğu için, serebral palsinin getirdiği zorluklardan biridir, yediklerini zaman zaman çıkartabiliyor. İstifra ediyor. Yemeğin sonuna doğru geldik. Zaten bizim yemeklerimizin tamamı başından sonuna bir problemdi. 'Acaba bir anda çıkartabilir mi?' diye diken üstünde yedirirsiniz yemeği. İnsanların gözü sizdedir. ‘Ne oluyor orada?’ diye bakarlar. Bir gariplik var orada çünkü. Bir anda yediği yemeğin tamamını dışarı çıkarttı. Çektiği eziyete mi üzülürsünüz? Yoksa orada insanlar garip garip bakıyor. Kimisi problemli bir şekilde bakıyor, bakışından anlıyorsunuz. Büyük zorluklar yaşarlar aslında hem engelli kardeşlerimiz, hem de aileleri. Belki aileleri daha az konuşuluyor, aileler de ciddi sıkıntı yaşarlar. Bazen bir yere bırakıp gitmek bile derttir. Dışarı çıkamazsınız, pazara gidemezsiniz" diye konuştu.

‘SADECE ANLAMAYA ÇALIŞIN’
İnsanların engellilere karşı tutumlarının, söylemlerinden daha önemli olduğunu söyleyen Büyükakın, şöyle konuştu:
"Bu hayat birlikte sırtlanıldığında kolaylaşıyor. İsimlerden ziyade tutumlar önemli. İnsanlar nasıl yaklaşıyorlar? Nasıl yaklaşılması gerekir? Engelliler, öyle yardıma muhtaç, acınacak durumda insanlar değiller. Acıyanlara bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Acımayın. Acınacak bir durum yok. Sadece anlamaya çalışın ve onlar için hayatı daha kolay hale getirmeye çalışın"
FOTOĞRAFLI