Siyaset 20 Temmuz’a darbe demek ölçüsüzlük

20 Temmuz’a darbe demek ölçüsüzlük

12.07.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:

Kılıçdaroğlu’nun Maltepe mitinginde dile getirdiği talepleri eleştiren Yazıcı, “OHAL ilan edilmeden mi mücadeleyi sürdürecektik? OHAL, Meclis’ten geçmiş. Buna ‘darbe’ demek mantıkla bağdaşır mı?” dedi

20 Temmuz’a darbe demek ölçüsüzlük

Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, “Adalet mitingi”nde açıkladığı 10 maddelik talebe tek tek yanıt verdi. Taleplerdeki, “20 Temmuz sivil darbesi” sözlerini eleştiren Yazıcı, “15 Temmuz’da tarihin en vahşet günü yaşandı. Bu vahşet de milletin darbeyi önlemesi de ilktir. Hem vahşet var hem zafer var. Bu kadar önemli güne vurgu yapmadan 20 Temmuz’a darbe demek nasıl niteleyeyim; ölçüsüzlüktür” dedi.
“FETÖ’nün siyasi ayağı”nın çıkarılmasına ilişkin talebi değerlendiren Yazıcı, “Bu üzerinde durduğumuz, sıfır toleransla baktığımız bir konudur. Biz mücadeleye 2013’ten bu yana özen gösteriyoruz. Siyasetin özellikle lider konumundaki kişilerin söylemlerinin somut verilere dayalı olması lazım. Yargı ilgili çalışmaları yapar” dedi.
‘OHAL kaçınılmaz’
“20 Temmuz sivil darbesine dönüşen OHAL kaldırılmalı”, “Gayrı meşru anayasa ile ülke yönetilmemeli”, “Muhalif olduğu için atılanlar dönmeli”, “tutuklanan gazeteciler serbest bırakılmalı” ve “OHAL mağduriyetleri giderilmeli” önerilerine ilişkin de Yazıcı, şunları söyledi:
“15 Temmuz’da tarihin en vahşet günü yaşandı. Bu yaşanan vahşette milletin darbeyi önlemesi de bir ilktir. Hem vahşet var hem zafer var. Bu kadar önemli güne vurgu yapmadan 20 Temmuz’a darbe demek, ölçüsüzlüktür. OHAL ilan edilmeden mi mücadeleyi sürdürecektik? OHAL niye var anayasada? Hiçbir hükümet ülkeyi OHAL içerisinde yönetmek istemez, ama OHAL bir anayasal yönetim biçimidir. Bu tür durumlarla daha etkin mücadele için OHAL konulmuş anayasaya. Tercih edilen bir yönetim biçimi değil. Zaruret varsa bundan kaçamazsınız. OHAL, Meclis’ten geçmiş, buna ‘Darbe’ demek akılla mantıkla bağdaşır mı? OHAL uygulamalarına ilişkin şerhler olabilir. Yanlış uygulamalar varsa düzeltiliyor. Bu süreçlerin haksızlıkları giderici mekanizmaları devreye konulmuş. Komisyon da oluşturulmuş. Bu ay içerisinde görevine başlayacak. 16 Nisan’da anayasaya ‘evet’ verilmiştir. Bu anayasayı gayrı meşru olarak nitelendirmek, milletin iradesini tanımamaktır.”
‘Sokak tehlikeli’
“Yargı bağımsız olmalı” eleştiri ve talepleri ile CHP’nin sokak çağrısına ilişkin de Yazıcı, şunları söyledi:
“Hukuk devletinin asgari kuralı, beğenseler de beğenmeseler de kurallara bağlı oluşudur. Hukuk devleti formelliği öngörür. Pratiğinde yanlışlıklar olursa bunun da giderici mekanizmaları vardır. Hukuk devletinin bütün pozitif kurallarını bir yana bırakıyor, formelliği kabul etmiyor, başlattığı yürüyüşün ilk olduğunu söyleyerek devam edeceğini ifade ederek, informelliği (gayrıresmi) tercih ediyor. Demokrasiler informelliği absorbe etmez. Hazmetmesi mümkün değil. CHP’nin formelliği, hukukiliği bırakıp informelliği siyaset tarzı olarak benimsemesinin ne kendisine ne ülkeye hiçbir yararı olamaz. Vatandaşlarımızı sokağa çağıran, ucu açık, ne olup biteceğinin kestirilmesi mümkün olmayan yöntemleri icra etmeye çağırmak son derece tehlikelidir. Hukuk devletine bağlı hükümetler de elbette ki gerekli önlemleri alır.”

‘Laiklik hastalığı nüksetmeye başladı’
Yazıcı, CHP’nin, “parlamenter sistemdeki vesayet kalkmalı, laiklik aşındırılmamalı” önerisine ilişkin olarak da, “Bunların laiklik hastalığı nüksetmeye başladı yine. Yıllarca toplum laik, antilaik diye kavgalara sahne oldu. Sonuçta bunlardan kurtulmuşuz diyebileceğimiz bir anda yeniden nüksetmiş. Son derece arızalı bir yaklaşım” dedi. “Toplumsal eşitlik sağlanmalı, kadınlar her alanda özgür olmalı” önerisini de Yazıcı, “Kadınlar özgür değil mi bu ülkede. Kadınlara ilişkin pozitif düzenlemeleri hükümetimiz hep öncelikli tutmadı mı? Anayasa değişikliği yaptık” diyerek değerlendirdi. Son olarak “saldırgan dış politika bitmeli” talebini de Yazıcı, “Ana muhalefet gündemden kopuk yaşıyor. En son Cumhurbaşkanımızın, Körfez ülkeleri arasında yaşanan sorunların çözümü için bölgede diyalog turuna çıkacağı yönündeki açıklamayı dahi okumadığı anlaşılıyor” sözleriyle yanıtladı.