Gündem 5 ayda 114 kadın şiddet kurbanı!

5 ayda 114 kadın şiddet kurbanı!

09.06.2014 - 02:30 | Son Güncellenme:

Yılın henüz ilk yarısı bitmedi ancak erkek şiddeti sonucu yaşam hakkı elinden alınan kadın sayısı 114’ü buldu. İşte ‘katliamın karanlık yüzü’...

5 ayda 114 kadın şiddet kurbanı

Türkiye, 2014 yılının ilk gününe Isparta’da boşanma davası açtığı eşi tarafından vurulan Ayşe Güzel’in ölüm haberiyle uyandı.
Isparta’nın Yalvaç ilçesi Taşevi köyünde yaşayan 63 yaşındaki Ayşe Güzel 3 yıldır ayrı yaşadığı 46 yıllık eşi babası tarafından av tüfeğiyle öldürüldü. Musa Güzel boşanma davaları devam eden Ayşe Güzel’in kendisine tedbir nafakasını tahsis ettirmediği için koyduğu haciz sonrası silaha sarılmıştı.

Yarısının katili evde!
O günden bugüne aradan geçen yılın ilk 5 ayında erkek şiddeti ve devamında gelen ölümler hiç durmadı. Yılın sadece ilk 5 ayında erkek şiddetine kurban giden kadın sayısı 114’e ulaştı. Kadınların yaşam haklarını ellerinden eşleri, eski eşleri, sevgilileri, aile üyeleri akrabaları kısacası en yaklarındaki erkekler aldı. Erkeklerin 19’u ise cinayet sonrası intihar etti. En büyük mağdurlardan biri ise annesiz kalan ve cinayete tanık olan çocuklar oldu.
İşte ‘katliamın karanlık yüzü’nün korkutan tablosu şöyle:
* Türkiye’de 2014 yılının ilk 5 ayında öldürülen 114 kadından 63’ü 25-45 yaş, 24’ü 18-24, 19’u ise 45 yaş üstü. Öldürülenlerin 8’i ise henüz 18 yaşına dahi gelemedi. Öldürülen her 2 kadından 1’inin katili eşleri oldu. Buna göre 114 kadından 60‘ını eşi, 26’sını sevgilisi, 8’ini kayınpederi, 6’sını boşandığı eşi, 5’ini erkek kardeşi, 3’ünü amcaoğlu, 2’sini babası, 2’sini eniştesi, 1’ini oğlu, 1’ini torunu öldürdü.
* Yaşamını kaybeden kadınların büyük bölümü ayrılmak ya da boşanmak istediği için öldürüldü. En acı istatistik ise ölen 21 kadının yaşamını kaybetmeden önce faili hakkında en az 1 kez emniyet birimlerine suç duyurusunda bulunmuş olmasıydı.

51 çocuk tanıklık etti
* 114 kadından 21’i av tüfeği olmak üzere 67’si ateşli silahla, 30’u bıçakla öldürülürken 4 kadın dövülerek/boğularak, 1 kadın baltayla, 1 kadın elektrik akımıyla öldürüldü.
* Katliamın sessiz tanıkları ise çocuklardı. İşlenen 114 cinayetten sonra 149 çocuk annesiz kaldı. Şiddetin sessiz mağduru olan çocuklardan 51’i ise cinayet anına tanıklık etti.


En fazla cinayet İstanbul’da

Cinayetlerin en fazla yaşandığı şehir 19 kadın cinayetiyle Türkiye’nin kalbi İstanbul. İkinci sıradaki il ise eski Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin’in belediye başkanı olduğu Gaziantep. Mersin, Konya, Hatay illerinde 6’şar, Adana ve Muğla illerinde 5’er, Zonguldak’ta 4, Antalya, Diyarbakır ve İzmir’de 3’er, Yozgat, Isparta, Balıkesir, Afyonkarahisar, Kayseri, Bursa, Van, Şanlıurfa, Kocaeli, Aydın, Tokat, Erzurum ve Çorum’da 2’şer, Şırnak’ta ise 1 kadın öldürüldü. En fazla kadın cinayeti Marmara Bölgesi’nde yaşanırken, toplumsal önyargının aksine en az kadın cinayeti ise Doğu Anadolu Bölgesi’nde gerçekleşti. Güneydoğu Anadolu’da 24, Akdeniz’de 18, İç Anadolu’da 17, Ege’de 11, Karadeniz Bölgesi’nde ise 9 kadın cinayeti meydana geldi.

Haberin Devamı

Bakanlık sayı açıklamıyor

Kadına yönelik şiddet ve cinayetlere ilişkin son yıllarda Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı başta olmak üzere hükümet tarafından açıklanan net bir veri mevcut değil. Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı ve İstanbul Bilgi Üniversitesi İnsan Hukuku Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin yürüttüğü proje kapsamında edinilen bilgiye göre son hükümet döneminde Meclis’te kadına yönelik şiddete ilişkin verilen 202 soru önergesi de cevapsız kalmış. Milliyet, basından derleyerek kadın cinayetlerinin verilerini 1 Ocak 2014’den bu yana tutmaya devam ediyor.

‘Utanç rekoru’ bekleniyor

Şiddetten ölen kadınların dijital ortamda istatistiğinin tutulduğu Dijital Anıt’a göre Türkiye’de 2009’da 105, 2010’da 165, 2011’de 121, 2012’de 139, 2013’te ise 228 kadının yaşam hakkı erkekler tarafından ellerinden alındı. 2014’ün ilk 5 ayına kadar olan verilerin 113 olduğu dikkate alınırsa 2014’te ‘utanç rekoru’nun kırılma endişesi mevcut.

Haberin Devamı

‘Tüm Türkiye’nin sorunu’

İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi Koordinatörü Aydeniz Alisbah Tuskan, yılın henüz ilk yarısı tamamlanmadan ortaya çıkan tabloyu ‘vahşet’ olarak nitelendirdi: “Görüldüğü gibi bu sadece doğunun ya da batının değil tüm Türkiye’nin sorunu. Çünkü tüm Türkiye’de ataerkil bir bakış açısı, bir yandan ciddi bir göç var. Bir diğer yandan da ataerkil zihniyetin önüne geçmeyen bir sistem, politika mevcut. Cinayetlerin vahşice ve planlanarak işlendiğini görüyoruz.”