Gündem Başbakanın olması şart değil

Başbakanın olması şart değil

15.07.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

BBC’nin sorularını yanıtlayan Başbakan Yıldırım, gelecek nesillerin zayıf yönetimler istemediğini belirterek, “Başkanlık sistemi olunca koalisyonlar olmayacak. Sürekli güçlü bir yönetim olacak” dedi. Yıldırım Suriyelilere vatandaşlık konusunda da “Bugünden yarına olmaz” dedi

Başbakanın  olması şart değil

Başbakan Binali Yıldırım, güçlü bir yönetim için başkanlık sistemini getirmeye çalıştıklarını belirterek “Başkanlık Türkiye’nin hayrınadır. Yani başbakanın olması şart değil. Meseleyi kişilere indirgemek yanlış” dedi.

Yıldırım, BBC’de yayınlanan, ‘Hardtalk’ (Sert tartışma) programına konuk oldu. Çekimleri İstanbul’daki Vahdettin Köşkü’nde gerçekleştirilen yayında Yıldırım, gazeteci Zainab Badawi’nin sorularını yanıtladı. Yıldırım, Suriye, mülteciler, Avrupa Birliği, başkanlık sistemi ve terörle mücadele konularında değerlendirmelerde bulundu.
‘Güçlü yönetim’
Başkanlık tartışmalarıyla ilgili soru üzerine Yıldırım, gelecek nesilleri düşünerek reform yapmak zorunda olduklarını, gelecek nesillerin “Zayıf yönetimler olmasın, güçlü iktidarlar olsun” dediğini dile getirdi. Başkanlık sistemini getirmek için çalıştıklarını söyleyen Yıldırım, koalisyonların, ülkeye zaman kaybettirdiğini belirtti. Yıldırım şöyle devam etti:
“Önemli olan toplum için, millet için iş yapmak. Yönetimde istikrar, temsilde adalet, Türkiye’nin hayrınadır. Başkanlık sistemi olunca koalisyonlar olmayacak. Sürekli güçlü bir yönetim olacak ve Türkiye, zaman kaybetmeden refah için, kalkınma için daha fazla çalışacak. Yine Meclisimiz olacak ama meclis daha güçlü olacak. Milletvekilleri Meclis’te icabında bütçeyi onaylayacaklar, başkanı denetleyecekler. Yani başbakanın olması şart değil. Meseleyi kişilere indirgemek yanlış. Tayyip Erdoğan da gelip geçici, Binali Yıldırım da gelip geçici.”
Yıldırım, başkanlığın otoriter bir sistemi ortaya çıkaracağı endişeleriyle ilgili bir soru üzerine, “Olur mu öyle şey. Amerika’da diktatörlük mü var? Fransa da diktatörlük mü var? Buralarda başkanlık sistemi var. Pekala başkanlık sisteminde demokrasi de daha ileri gidebilir” dedi.
‘Ne DEAŞ ne PYD’
Küresel ölçekte terörle mücadele konusunda Türkiye’nin politikalarında değişiklik olup olmadığının sorulması üzerine Türkiye’nin 40 yıldan fazla bir süredir terörle mücadele eden bir ülke olduğunu belirten Yıldırım, “Biz diyoruz ki terörün dini yok, mezhebi yok, hiçbir kutsalı yok. Dolayısıyla terör grupları arasında sınıflandırma yapmak çok yanlıştır” dedi. Türkiye’nin Suriye’de, halkın bağımsızlık mücadelesi vermek için oluşturduğu gruplara destek verdiğini vurgulayan Yıldırım, “Onun dışındaki gruplara, ne DAEŞ’e ne PYD’ye ne de Esed’in güçlerine Türkiye asla destek vermez” diye konuştu. Türkiye’nin hiçbir terör örgütüne sempati göstermediğinin altını çizen Yıldırım, “Geçmişte de göstermedik, gelecek de asla göstermeyiz” ifadesini kullandı.
‘Hemen olmaz’
Yıldırım, Suriyeli sığınmacılara vatandaşlık verilmesi tartışmalarıyla ilgili de, “Şimdi 3 milyon mülteci var, önce bunlara barınma sağladık, geçici çalışma izni verdik. Sağlık hizmeti, eğitim hizmeti veriyoruz. Bir adım sonra da, şartlar oluştuğunda vatandaşlık da vereceğiz ama bu, bugünden yarına olmaz. Ve tabii bunun belirli standartları var. O standartlar karşılandığında.. Tabii ki eğer teröre bulaşmışsa, kanunsuz işleri varsa, bunlara asla vatandaşlık söz konusu değil. Bugüne kadar biz, bu göçmenler için 11,5 milyar dolar harcama yaptık, kendi bütçemizden. Birleşmiş Milletler yardımları, bütün uluslararası yardımlar, bunun yüzde 5’i bile değil. Şu anda vatandaşımız değiller ama vatandaşımız gibi muamele görüyorlar” diye konuştu.
‘En yakınım Kürt’
Yıldırım, terörle mücadele operasyonlarıyla ilgili soruya da şu karşılığı verdi:”Bir kere terör örgütünün Kürtler diye bir sorunu yok, Kürtlerin terör örgütü diye bir sorunu var. Biz de bu sorunu ortadan kaldırmaya çalışıyoruz. Türk-Kürt binlerce yıl biz kardeş yaşadık, bundan sonra da kardeş yaşamaya devam edeceğiz. Benim en yakın kabine arkadaşım Kürt, başka bakanlarımız Kürt. Kürt-Türk ayrı muamele yapılmıyor. Bu tamamen terör örgütünün kara propagandasıdır.”
Devlet günü kabulleri
Başbakan Binali Yıldırım, Çankaya Köşkü’nde, Devlet günü görüşmeleri kapsamında Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ile MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ı ayrı ayrı kabul etti. Sayıştay Başkanlığı’na seçilen Seyit Ahmet Baş ve beraberindeki heyet ile görüşen Yıldırım, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Derya Örs’ü de Çankaya’da ağırladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Ankara’da olmaması nedeniyle Erdoğan-Yıldırım görüşmesi gerçekleşmedi.
Yıldırım’dan belediyelere 2019 mesajı: ‘Verdiğiniz sözleri mutlaka tutun’

Başbakanın  olması şart değil


KIVANÇ EL Ankara
Başbakan Binali Yıldırım’ın 2019 seçimlerinin önemini anlatarak, belediye başkanlarına “Verdiğiniz sözleri mutlaka yerine getirin, halka dokunan projeleri hayata geçirin” dediği öğrenildi.
Genişletilmiş İl Başkanları toplantısında il başkanları, bazı büyükşehir belediye başkanları ve sonra da il belediye başkanlarıyla bir araya gelen Yıldırım’ın, toplantının kapalı bölümünde 2019 seçimlerinin önemini anlattıktan sonra, şu mesajları verdiği belirtildi: “Verdiğiniz sözleri mutlaka yerine getirin, halka dokunan projeleri hayata geçirin. 15 yılda yolları yaparak, vatandaşa hizmet götürerek milletin kalbindeki yerimizi koruduk. Bu konuda da en önemli iş belediyelere ve teşkilatımıza düşüyor. Herkesin gönlünü kazanmalısınız. Oy veren, vermeyen şeklinde ayrım yapmadan hizmet götürün. İnsana hizmetin ayrımı olmaz.”
Ak Parti’nin kendi belediyeleri ile başlattığı ve batıdaki belediyelerin doğudaki belediyeler ile, “kardeş belediye” olarak buralara destek olmasına dair projenin de sürdürülmesine vurgu yapan Yıldırım’ın “Bölgedeki vatandaşımızı yalnız bırakmıyoruz, siz de elinizden gelenin fazlasını yapmalısınız. Sıcak ilişkilerinizi daha da fazla geliştirmelisiniz” mesajı verdiği kaydedildi.