Bihter Ayyıldız

Bihter Ayyıldız

tbkrxm@yahoo.fr

Tüm Yazıları

16 - 17 Aralık tarihleri arasında gerçekleşen Marka Konferansı’nda moda, ekonomi ve kişisel gelişim gibi konular hakkında konuşmak üzere Türk ve yabancı 45 konuşmacı yer aldı. Lüks ve moda konusunda ilgimi çeken detayları sizin için özetledim. Buyurunuz...

Lüks markaların sanat aşkı

Dünyanın en etkili tasarım kritiklerinden biri ve New York Times tasarım köşesi yazarı Alice Rawsthorn’un, “Lüks endüstrisi neden sanatla aşk yaşıyor?’’ sorusuna cevap aradığı sunumu oldukça çarpıcıydı.

MARKA KONFERANSI NOTLARI
21’inci yüzyılda lüks markaların sanatsal platformlarda gösterdiği varlık 15 dakikalık bir film şeridi gibi gözlerimizin önünden akıp gitti. Ardında aklımıza takılan soruları bırakarak… İşte sunumda öne çıkan bazı noktalar:

Haberin Devamı

-Lüks markaların sanatla olan aşkı çok eskilere dayanıyor. Yves Saint Laurent ve Andy Warhol dostluğu, Coco Chanel’in Rus balesi için kostüm tasarlaması gibi.

-Genç nesil tasarımcı ve sanatçı ilişkisinin en çarpıcı örneği, Givenchy SS 2016 defilesinde bir araya gelen Riccardo Tisci ve performans sanatçısı Marina Abramoviç.

-Lüks markalar sosyal medyada paylaşılacak ilginç içerikler yaratıyorlar. Bunun için daha sıra dışı mekan ve konsept olmazsa olmaz. Chanel’in süpermarket, casino ya da sinema salonu konseptli defileleri gibi.

-Lüks markalar, son yıllarda adını sıkça duyduğumuz Art Basel ve Frieze gibi sanat fuarlarında hiç bir alakaları olmasa da yemekler ve partiler düzenleyerek gövde gösterisi yapıyor.

-Sanatla en etik aşk ilişkisi yaşayan marka Prada. Fondazione Prada, satış ve iletişim kaygısı taşımadığı gibi, sanatseverlere dünyanın en keyifli sanat ortamını sunuyor.

-Prada’nın tersine, Louis Vuitton sanatla yaşadığı aşk ilişkisinde hata yapan markalardan. 2003’te başlayan ve 2014’te Nicolas Ghesquiere’in gelmesiyle sonlanan Murakami iş birliği markanın tarihinde hatırlamak istemediği anlara sebep olmuş.

Louis Vuitton, Los Angeles Çağdaş Sanat Müzesi’nde 2007 Ekim - 2008 Şubat ayları arasında gerçekleşen Murakami Retrospektif sergisiyle eş zamanlı bir pop up store’a yani geçici bir butik açıyor. Bu butikten 6 bin dolar değerinde özel ve sınırlı üretim çanta alan bir müşteri sonrasında çantanın özel üretim olmadığını ileri sürerek markaya dava açıyor.

Haberin Devamı

Markanın bir müzede satış yapması zaten ‘sanata destek mi yoksa ticari istek mi’ polemiğini ateşlemişken bu dava markanın ‘sanat aşkının’ sorgulanmasına sebep oluyor.

MARKA KONFERANSI NOTLARI
Lüks markalarda etik şart

Aynı gün bir araya geldiğim British Fashion Coucil CEO’su Caroline Rush da lüks markalarının tasarımda da iletişimde de etiğe büyük önem vermesi gerektiğini vurguluyor. Ama kendisine Karl Lagerfeld’in son ‘Metiers d’Art’ defilesinde yerel bir tasarımcının ürünlerini kopyalamasını sorduğumda konuyu değiştiriyor. Ne de olsa Karl ile yüz yüze bakacaklar. Bu yüzden Caroline Rush bu topa girmiyor.

Yeni nesil moda tüketicisi için sosyal medya içeriği yaratmanın ve marka hikayesinin gücünün önemi hakkında konuştuk. En sofistike bulduğu Türk asıllı tasarımcının Erdem olduğunu öğrendim. Ben de Bora Aksu’nun Türkiye’nin etnik hikaye anlatıcısı olduğunu düşündüğümü söyleyince bana katıldı. Hüseyin Çağlayan’ı ise daha çok bir performans sanatçısı gibi gördüğünü söyledi.

Haberin Devamı

Dizilerde ürün yerleştirmeyin!

Most Productions’ın kurucu ortağı ve yapımcı Gül Oğuz, konferansın en dobra konuşmacılarından biriydi. Dizi sektöründe markaların yeri üzerine çok önemli bilgiler veren Gül Hanım’ın konuşması stand - up tadında geçti.

Dizilerdeki ürün yerleştirmelerin tüketici nezdinde olumsuz algı yaratırken, sponsorlukların daha inandırıcı ve samimi algılandığını söyledi.

Demek ki neymiş, lüks olsun olmasın, her markanın tüketicisi samimiyet peşinde. Umarım marka yöneticileri 2016 planlarını yaparken bu sözleri dikkate alırlar.