Cumartesi 10 bin çocuğa ders ve hobi

10 bin çocuğa ders ve hobi

13.06.2009 - 01:00 | Son Güncellenme:

İsteyen ödevini yapıyor, isteyen badminton oynuyor. Cheetos Gelişim Merkezleri 2003 yılından beri 10 bin çocuğa ulaştı

10 bin çocuğa ders ve hobi

Küçük kızın tüm arkadaşları kendilerine papatyadan taç yapmıştır. Kendisinde de bir tane olmasını ister. Papatyaları toplar ama tacını tamamlamak için son bir tane lazımdır. Ne yazık ki izinli olduğu alanda hiç kalmamıştır, mayınlı araziden alması gerekmektedir. Elini uzatır, bir tane koparır. Ve mayın patlar.
Bu bir filmin senaryosu. “Sınırda Çocuk Olmak” adlı kısa filmin. Senaryoyu yazanlar da, oynayanlar da, montajını yapanlar da ilköğretim öğrencileri. Ortalığı mayın temizleme tartışmalarının toz duman ettiği günlere denk gelen bu filmi yaparken muhtemelen akıllarında “gündemi yakalamak” yoktu. Ama yaşadıkları Mardin’in Nusaybin ilçesi için zaten mayın, sınır gibi kelimeler değişmeyen gündem.
Bu filmi yapan çocukların bir ortak özelliği daha var: Nusaybin’deki Cheetos Gelişim Merkezi’ne (CGM) devam ediyorlar. Ve yukarıda anlatıp kameraya çektikleri hikayeyle, Zeynep Mutlu Eğitim Vakfı’nın organize ettiği Çocuklar Arası Kısa Film ve Fotoğraf Yarışması’nda birinci oldular.

Merkezlerin sekizincisi Şanlıurfa Hilvan’da açıldı
Resmi açılışı geçen günlerde yapılan Şanlıurfa’nın Hilvan ilçesindekiyle beraber, açık merkez sayısı sekizi buldu. Cips markalarıyla tanıdığımız Frito Lay’in GAP İdaresi işbirliği ile 2003’te başlattığı ve 5-14 yaş arası çocuklara hitap eden Cheetos’un adını verdiği Gelişim Merkezleri Projesi’nin bugüne kadar ulaştığı çocuk sayısı olarak verilen rakam 10 bin.
Bu projenin amacı, Güneydoğu illerinde sınırlı olanaklara sahip çocuklara, okuldan arta kalan vakitlerde hem ders çalışabilecekleri hem de sportif ve kültürel faaliyetlerde bulunabilecekleri bir yer tahsis etmek. Uygun bir bina çıktığı andan itibaren masraflar Frito Lay tarafından karşılanarak içi ve bahçesi düzenleniyor, gerekli ekipman (tahtasından basketbol potasına, enstrümanından TT Net Vitamin Paketi’ne kadar) getirtiliyor ve pek çoğu gönüllü çalışan öğretmenlerin ellerine teslim ediliyor.

Öğretmenler kapı kapı dolaşıp aileleri ikna etmek zorunda
Bu işin lokomotifi de o öğretmenler oluyor tabii. Parayı bir şirket verse de, düzenlemeyi devlet yapsa da onların enerjisi ve hevesi olmadan yürüyecek bir iş değil. Mesela Batman’daki CGM’nin her şeyi olan Şükran Altun yaptıklarını o kadar büyük bir heyecanla anlatıyor ki elini kolunu koyacak yer bulamıyor. “Yetki bende olsa kendimi Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı yaparım” diyecek kadar iştahlı.
Ya da Mardin Ömerli’deki merkezin başındaki Gülşah-Tahsin Özkan çifti. Tahsin Özkan’ın girişimi doğrultusunda badminton malzemeleri getirtilmiş, bahçede en popüler spor bu. Şaşırtıcı değil çünkü bu okulun öğrencileri badmintonla aynı “familya”dan masatenisinde de çok başarılı: Kentlerindeki turnuvada minikler arasında kızlar birinci, erkekler ikinci olmuş.
Bölgedeki alışkanlıklar dikkate alınarak kızlara pozitif ayrımcılık uygulanıyor, o nedenle merkezlere devam eden öğrencilerde cinsiyet dağılımı yüzde 50-50. Ama kızların buraya gelmesi için bazen çok emek sarf ediliyor. Frito Lay Türkiye Genel Müdürü Ece Aksel’in söylediğine göre her ilçedeki merkezin yöneticisi kapı kapı dolaşıyor, aileleri iknaya çabalıyor.
Gülşah kendi gözlemlerine dayanarak, bu merkezlere devam eden çocukların okul başarısının çok arttığını söylüyor. Bu sevindirici elbette ama dahası var. Adı yıllardır genç kız intiharlarıyla anılan Batman’daki CGM ile ilgili başka bir istatistik, yine Altun’dan: “Buraya dokuz ayrı mahalleden öğrenci geliyor. Ve bu dokuz mahallede intihar eden genç kız yok.” 


Onlar da terörden nasibini aldı
-Bölgenin ayrılmaz parçası terör bu projeye de uğramış. Nusaybin’deki merkez, açılışından kısa süre sonra bir gece makineli silahlarla taranmış. Çocukların olmadığı bir vaktin özellikle seçilmiş olması, bu saldırının korkutma amaçlı olduğu biçiminde yorumlanıyor.
-Nusaybin’deki merkezde çocukların yaptığı takılar, çantalar vs. satılıyor, gelen para yine merkez için harcanıyor. Ayrıca özel geceler düzenleyip bilet parasını yine ihtiyaçlar için kullanıyorlar. Merkezin başındaki Methiye Doğan müdür odasında ayağını yere vuruyor, “Buranın parkelerini oradan gelen parayla yaptık” diyor.
-Gelişim merkezlerine paralel başka projeler de yürütülüyor: Okumayı sevdirmeyi amaçlayan Oku, Düşün, Paylaş; şirket çalışanlarının çocukları yönlendirdiği Mentorluk; Olimpiyat madalyalı sporcuların Azize Tanrıkulu ve Yakup Kılıç’ın merkezleri ziyaret ettiği Şampiyonların Turnesi gibi.