Dünya “Türkiye, gelecek 10 yıl içinde ’bölgeler arası bir süper güç’ olacak”

“Türkiye, gelecek 10 yıl içinde ’bölgeler arası bir süper güç’ olacak”

07.01.2010 - 13:41 | Son Güncellenme:

.

“Türkiye, gelecek 10 yıl içinde ’bölgeler arası bir süper güç’ olacak”

ABD’de Transatlantik Akademisi adlı düşünce kuruluşunun uzmanı Joshua Walker, Türkiye’nin gelecek 10 yıl içinde “bölgeler arası bir süper güç” olacağını söyledi.
Walker, Siyaset ve Toplum Araştırmaları Vakfının (SETA) Washington’daki temsilciliğinde, “Türkiye’nin Değişen İç ve Uluslararası Dinamikleri: Nereden Nereye” başlıklı raporuyla ilgili olarak düzenlenen konferansta, ABD’nin, bölgeye ilişkin politikalarında müttefikleriyle daha yakından çalışması gerektiğini fark ettiği bir ortamda, Türkiye’nin “kritik bir partner” olarak öne çıktığını belirtti.
Türk-Amerikan ilişkilerinin tarihinde 2009 yılının “en iyi yıl” olduğunu kaydeden Walker, ABD Başkanı Barack Obama’nın ilk deniz aşırı ikili ziyaretini Türkiye’ye yaparak “model ortaklık” kavramını ortaya attığını hatırlattı. Bunun ABD’nin Türkiye’yi ulusal çıkarları açısından “kritik bir ülke” olarak gördüğü gerçeğini ortaya koyduğunu ifade eden Walker, “ABD’nin, bölgede kriz olduğunda konuyu ele almak için ilk aradığı ülkelerden birinin Türkiye olduğunu” kaydetti.
Yakın geçmişte Irak’ın işgali, tezkere krizi gibi konularda çıkan sorunlara rağmen, büyük oranda jeostratejik çıkarlara dayanan bir işbirliği temeli bulunduğunu söyleyen Walker, Washington’ın Türkiye’ye bakışının “daha olgun, tutarlı ve kapsamlı” bir stratejiyi içermesi ve “tepkisel değil, proaktif” olmasının önemini dile getirdi.
Konuşmasında Türk iç siyasetinde son dönemde meydana gelen değişikliklere değinen Walker, en önemli değişikliğin sivil-asker ilişkilerinde görüldüğünü, “Demokratik Açılım” projesinin ise, “10 yıl önce fikri düzeyde bile tartışılamayacak, ülkedeki tüm tabuları yıkan tarihi bir adım” olduğunu belirtti.
AK Parti’nin Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihindeki muhtemelen en reformcu hükümet olduğunu ve ülkenin çıkarlarına uygun hareket ettiğini ifade eden Walker, “Tüm bu gelişmeler şu anlama geliyor; Türkiye gelecek on yılda bölgeler arası bir süper güç olacak. Bölgesel güç olmanın daha ötesinde bir etkide bulunacak” dedi.
Türkiye’nin tüm bölgede istikrar istediğine, bu açıdan ABD ile aynı tarafta yer aldığına işaret eden Walker, Türk dış politikasının eksen değiştirdiği yönündeki yorumlara ise katılmadığını ifade ederek, “Türkiye’nin tarihine baktığınızda, imparatorluk geçmişi olduğunu göz önüne aldığınızda, Türkiye’nin Orta Doğu’ya dönmesi doğal. Türkiye, hem tarihi hem kültürel açıdan Doğu ve Batıya aynı anda bakacak yeterli çeşitliliği ve büyüklüğü içinde barındırıyor” diye konuştu.
Walker, Türkiye’nin bölgesinde sahip olduğu ağırlığa değinirken, yakın bir süre önce Suriye’yi ziyareti sırasında, ülkede Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’dan daha popüler olduğunu gözlemlediğini, Suriyelilerin, Türkiye’yi gelecekte olmak istedikleri bir ülke gibi gördüğünü anlattı.
Türkiye’nin geleceğine dair iyimser bir tablo çizen Walker, “Hem 2010, hem de gelecek 10 yıl, Türkiye’nin kritik bir ortak ve dünyadaki önemli meseleler tartışılırken masada yer alacağı yıllar olacak” dedi.

Haberin Devamı

BROOKINGS ENSTİTÜSÜ UZMANI TAŞPINARABD’deki diğer bir düşünce kuruluşu olan Brookings Enstitüsü Türkiye
Programı Direktörü Ömer Taşpınar da, Türkiye’nin “Kürt meselesi ve İslam” olmak üzere iki büyük kimlik problemi bulunduğunu savundu.
Türkiye’nin birçok liberal demokrasinin tersine, resmi ideolojiye sahip olduğunu savunan Taşpınar, bu nedenle Türkiye’nin liberal demokrasi olmayı başaramadığını ifade etti.
Bir soru üzerine “Yeni Osmanlıcılık” kavramına değinen Ömer Taşpınar, AK Parti’nin Türkiye’deki Müslüman kimliğiyle daha barış içinde bir parti olduğunu belirterek, “Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun vizyonu, stratejik derinlik, komşularla sıfır problem siyaseti, Türkiye’nin kimliğiyle barış halinde bir vizyon” dedi.
Türkiye’nin dış politikasını “yeni Osmanlıcılık” olarak tanımlayan Taşpınar, bu yaklaşımın Kürt ve Müslüman kimliğiyle barışık olduğunu, AK Parti’nin daha esnek parti olarak konuya daha olumlu ve yapıcı yaklaştığını kaydetti.
“Yeni Osmanlıcı” zihniyetin Kürt meselesinde daha esnek olduğunu, bu meselede bu kadar mesafe kat edilmesinin AK Parti döneminde görülmesinin tesadüf olmadığını belirten Taşpınar, “yeni Osmanlıcılık” anlayışının Türkiye’nin Doğu ve Batıyla alakalı sorunlarda arabuluculuk rolü oynamaya daha elverişli olduğunu belirtti.
Taşpınar, “Yeni Osmanlıcılık”ın Osmanlı İmparatorluğu’nun yeniden yaratılması anlamına gelmediğini, AK Parti’nin Türkiye’yi “post-Kemalist” aşamaya götürdüğünü belirterek, “post-Kemalist” bir Türkiye’nin Osmanlı’da olduğu gibi Müslüman ve çok kültürlü kimliğiyle barışık olacağını” savundu.