Gündem Tatili fırsata çevirmenin yolları

Tatili fırsata çevirmenin yolları

25.01.2013 - 11:09 | Son Güncellenme:

Okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lisedeki yaklaşık 16 milyon öğrenci bugün yarıyıl tatiline çıkıyor. Peki tatil deyince ne anlamalı ne yapmalıyız? Tatili değerlendirirken nelere dikkat etmeliyiz?

Tatili fırsata çevirmenin yolları

Bugün öğrenciler kadar aileler de karne heyacanı yaşıyor. Kimileri eve getirilen karne ile mutlu olacak kimileri de maalesef üzülecek. Ama herkes çocuğunun iki haftalık tatilini iyi geçirmesi için elinden geleni yapacak. İşte bu aşamada eğitim uzmanı Yard. Doç. Dr. Oktay Aydın’ın önerileri daha iyi bir tatil için anne babalara ışık tutuyor.

Haberin Devamı

Tatil algısı ailelere göre değişiklik göstersede Aydın’a göre burada dikkat edilecek en önemli husus ‘yarıyıl tatili, öncelikle çocuğun tatilidir’ anlayışını kabul etmek. Yani öncelikli olan çocuğun makul isteklerinin karşılanarak iyi hissetmesini sağlamak. Bundan sonra sözü Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Öğreti Üyesi Yard. Doç. Dr. Oktay Aydın’a bırakıyoruz. Nacizane önerimiz ise çocuğunuzun 11 Şubat’ta moral ve motivasyonu yükselmiş olarak ders başı yapması için bu tavsiyeleri dikkate almanız.

“Uzun bir eğitim döneminin sonunda nihayet tatil geldi. Yorucu bir çalışma döneminin ardından, harcanan emeklerin bir ödülüdür tatil. Hem öğrencilerin, hem velilerin hem de öğretmenlerin doya doya tatil yaparak zihin ve bedenlerini tazelemeye hakları var.

Tatil yapmak bir kültürdür. Her toplumda tatil yapmanın anlamı farklılaşabilmektedir. Bu nedenle, hem ailelerin hem de çocukların kendilerine özel bir “tatil kültürü” geliştirmeleri tüm yaşamları boyunca önemli bir kazanım olacaktır. Bu nedenle aileler, tatilleri, bir anlamda aile geleneği haline getirerek, daha verimli, anlamlı ve keyifli hale getirebilirler.

Yarıyıl tatili, öncelikle çocuğun tatilidir. Bu nedenle, öğretmenlerin ve anne-babaların çocuktan tatil süresince istedikleri önemli olmakla birlikte, çocuğun makul istekleri daha önceliklidir. Bu nedenle, tatili, daha çok çocuğun isteklerine bağlı olarak şekillendirmek doğru olacaktır. Elbette, sözü edilen şey, çocuğun her istediğini yapmak değil ama onunla konuşarak makul bir çerçeve içerisinde iyi hissetmesini sağlamaktır.

Herkesin tatil algısı çok farklı. Tatil deyince ne anlamalı ve ne düşünmeliyiz?

Haberin Devamı

Tatil, doğal olarak herkes için ayrı bir anlam taşır. Bir anlamda tatil, kişiler hangi anlamı yüklemek istiyorsa odur diyebiliriz. Ancak, tatille ilgili bir çerçeve çizmek de mümkündür. Nihayetinde, bütün farklılıklarına rağmen, tatili şekillendirecek belirli ana fikirlerden söz edilebilir. Buna bağlı olarak diyebiliriz ki tatil kimileri için;

Haberin Devamı

• Dinlenmek, eğlenmek ve olumlu duygularımızın keyfini çıkarmak demektir.

• Kendine zaman ayırarak, kişisel gelişim için değerlendirilecek bir zaman demektir.

• Birinci dönemdeki akademik performansın değerlendirilmesi ve yeni döneme daha hazır bir halde başlanması için bir fırsat demektir.

• Aile içi paylaşımları artırıp zenginleştirmek demektir.

Çocukların tatil alışkanlıklarını şekillendirirken, tatilin anlamı üzerinde de konuşulmalı ve bir tatil bilinci geliştirilmelidir. Bu bilinç, çocuğun gelecekte de yapacağı tatillerin verimliliğini artıracaktır.

Tatili değerlendirirken nelere dikkat edilmelidir?

Tatil günlerimizin tamamen planlanması ya da tümüyle plansız geçirilmesi doğru değildir. Günlere dağıtılacak şekilde genel bir plan yapılması ama her saatin belirlenmiş bir plan çerçevesinde yaşanmaması gerekir. Plansızlık tatilimizi verimsizleştireceği gibi, aşırı planlılık da tatilin eğlendirici ve dinlendiriciliğini ortadan kaldırır.

Tatilde yapılacak etkinliklerin çeşitlilik içermesine özen gösterilmelidir. Tatil günlerini, sadece bir iki faaliyetle sınırlandırarak geçirmek ve günlerce bu faaliyetleri yapmak doğru değildir. Bu sürede, kendini zenginleştirecek çeşitlilikte faaliyetler yapılmasında büyük yarar vardır. Bir gün arkadaşlarla gezmek, bir gün anne-babayla paylaşımda bulunmak, bir gün sinemaya gitmek, bir gün alış verişe gitmek gibi...

Tatil, ilgi alanlarımız ve hobilerimiz için harika bir fırsattır. Hayvanlar, bitkiler, deniz kabuğu koleksiyonu yapma, maket yapma vb. kendimize özel bir ilgi alanımız varsa bu ilgi alanımıza zaman ayırmalı ve daha da geliştirmeyi düşünmeliyiz.

Tatilin en keyifli yanlarından biri de, okuldaki sorumluluklar nedeniyle yapmaya fırsat bulunamayan faaliyetlerin yapılması için en uygun zamanlardan biri olmasıdır. Bir anlamda tatil, yapamadıklarımızı yapma zamanıdır. Bu nedenle, eksikliğini hissettiğimiz ve ihtiyaç duyduğumuz faaliyetlerin neler olduğunu önceden belirlemeli ve belirli ölçüler içerisinde bunları tamamlayarak, ruhsal yönden tatminimizi sağlamalıyız. Böylece, yeni öğretim yılına daha dingin ve motivasyonumuzu olumsuz etkileyecek şeylerden kurtulmuş olarak başlamamız da mümkün olur.

TATİLDE NELER YAPILABİLİR?

Haberin Devamı

Anne-çocuk, baba-çocuk yürüyüşleri yapma

Haberin Devamı

Çocukların bir çoğunun, yaşları ne olursa olsun en sevdiği şeylerden biri anne ve babasıyla özel bir zamanı paylaşmaktır. Bu paylaşımlar çocukların kendilerini çok özel hissetmesine neden olmakta ve anne-babasına karşı olumlu duyguları çok güçlenmektedir. Anne-baba, belirli zamanlarda çocuklarına “Hadi seninle bugün birlikte yürüyüş yapalım.” diyerek anne-oğul, baba kız ya da anne-kız, baba-oğul ikilisi olarak yürüyüşe çıkmalıdır. Yürüyüş esnasında, sohbet etmek, onu dinlemek ve konuşmasını sağlayacak küçük sorular sormak harika sonuçlar verecektir.

Sinema, tiyatro, konser vb. gitme

Tatil günlerinde yapılan en doğru ve klasik etkinliklerden biri de sinema, tiyatro ve konsere gitmektir. Tatil günlerinde vizyonda olan film, oyun ve konserlerle ilgili önceden çocukla birlikte seçimler yapılmalı ve bu plan dahilinde gündemdeki programlar izlenmelidir. Programlara katıldıktan sonra da çocukla birlikte üzerinde konuşmalar yapılmalıdır. Bu konuşmalarda, özellikle çocuğa, “Sen bu film/oyun hakkında ne düşünüyorsun?”, “Film/oyundaki şu karakterin davranışları sana nasıl geldi?” gibi sorular sorarak onun fikir yürütmesi desteklenmelidir.

Daha önce gidilmemiş ilgi çekici bir yere gitme

Çocukla birlikte, daha önceden gidilmemiş ve ilgi çekici yerler incelenebilir ve birkaç tanesine gidilmesi için planlama yapılabilir. Gidilecek yerler, bulunduğumuz yerin çevresindeki yerler olabilir. Bu, bir mağarayı incelemek, tarihi bir eseri ziyaret etmek, müzeye gitmek, hayvanat bahçesine gitmek, bir mimari eseri incelemek, petshopa gitmek, bilim müzesine gitmek vb. olabilir. Tabi ki bu tercih de çocuğun istekleri çerçevesinde yapılmalıdır.

Aile büyüklerini ziyaret etme

Ailede, büyükanne, büyükbaba, amca, dayı, teyze, hala gibi yaşı büyük olan ve uzun süredir gidilmeyen akrabalar varsa, çocuğun da fikri alınarak ziyaretler düzenlenebilir ve ziyaret kültürünün de yerleşmesi sağlanabilir.

Öykü, hikaye, mektup, günlük vb. yazma

Çocuğun ilgisine göre, çok sevdiği bir aile bireyine, arkadaşına, bir devlet büyüğüne vb. mektup yazma, belirli bir konuda kısa öyküler yazma, düşüncelerini içeren yazılar yazması teşvik edilebilir. Böylece bir yandan yazma alışkanlığı geliştirilirken, öte yandan çocuğun kendini ifade etme gücü de zenginleştirilmiş olur.

Yeni arkadaşlarla tanışacak ortamlara girme

Tatil süresince, yeni sosyal ortamlara girmesi sağlanabilir. Böylece yeni arkadaşlıklar kurma, ilişki başlatma ve sürdürme becerileri güçlendirilmiş olur. Çocuğun gireceği sosyal ortamların elbette bir yandan çocuğun tercihlerine uygun olması gerekir, öte yandan ailenin de kontrol edebildiği ortamlar olması gerekir.

Kendi biriktirdiği harçlıkları ile istediği herhangi bir şeyi almak için alış verişe çıkılabilir

Biriktirdiği ya da biriktireceği harçlıklarla kendi içinden geçen bir şeyi almak için alış veriş mağazalarını gezmesine imkan tanınmalıdır. Sonuçta, her çocuğun belirli sınırlar içinde çok ihtiyacı olmasa bile istediği bir şeyi alma hakkı vardır. Bu bir anlamda onun kendini iyi hissetmesi ve kendi kendini ödüllendirmesi anlamına da gelir. Böylece ruhsal bir tatmin sağlamış olacak ve bunun sağlayacağı iyilik hali ile daha farklı etkinliklere de yönelebilecektir.

Günlük kısa tekrar ve pekiştirme çalışmaları yapılabilir

Tatil bir rehavete de dönüşmemeli. Öğrendiğimiz bilgiler ve kazandığımız beceriler, eğer hiç tekrarlanmazsa kısa sürede gerilemeye başlar. Bu nedenle, tatilin keyifli yanını bozmadan günlük kısa tekrarlar ya da pekiştirmeler, bir sonraki öğretim dönemine de hazırlıklı gelinmesi açısından gereklidir. Bir anlamda zihnimizin yeni döneme ilişkin hazırbulunuşluk düzeyini de canlı tutmak son derece önemlidir.

Kişisel hobilere zaman ayırılabilir

Kişisel hobileri olan çocuklar bunlara zaman ayırmalıdır. Eğer belirli bir hobi yoksa, geliştirilmeye çalışılmalıdır. Bu amaçla, bir hayvan beslemek, çiçek yetiştirmek, fotoğraf çekmek, enstrüman çalmak, koleksiyon yapmak vb. hobiler, çocuğun ilgi alanlarını ve duygularını zenginleştirerek kendi dünyasında farklı pencerelerin açılmasını sağlayacaktır.

Denenmemiş olan şeyler denenebilir

Her insan için farklı bir şeyi denemek ve yapmak her zaman ilgi çekici olmuştur. Bu nedenle, çocuklara, tatil öncesi dönemde yapmadığı bir şeyleri yapma fırsatı sunulmalıdır. Bu çerçevede, çocuğun tercihleri de dikkate alınarak yapabileceği farklı etkinlikler sunulabilir ve bunlar üzerinde konuşarak tatil süresince bir ya da bir kaçının yapılmasına çalışılmalıdır. Örneğin, kısa film çekmek, teleskopla gökyüzünü incelemek, şarkı söyleyip kaydetmek, kişisel bir web sayfası hazırlamak vb.

Anne-babalar neler dikkat etmelidir?

Anne-babalar, çocuğun yaş grubuna göre farklılaşmakla birlikte, tatil sürecini daha verimli hale getirmede destekleyici olmalıdır.

Bu desteği sağlarken şunlara dikkat etmelerinde yarar vardır:

- Tatil sürecini, akademik başarıya bağlayarak, çocuk birinci dönemde başarılıysa abartılı ödüllendirmeler yapmamalı, istenilen başarıyı gösterememişse de cezalandırmayı düşünmemelidir.

- Çocuğun akademik başarısı ile ilgili sorunlar yaşanıyorsa, bunun gerçek nedenlerini bulmak için tatilin yaratacağı olumlu duygusal atmosferden yararlanmalıdır.

- Çocuğun kendi planlarını yapmasına izin verilmelidir.

- Çocuğa önerilerde bulunmalı ancak bunu zorlamaya dönüştürmemelidir.

- Çocuğuyla, birlikte vakit geçirebilecekleri ortamlar yaratmalıdır.

- Çocuğun yapmaktan hoşlandığı faaliyetler dikkatle izlenerek, çocuğun yetenek, ilgi ve yönelimleri hakkında bilgi sahibi olunmalıdır.

Tatil, zihinlerimizin taşıdığı sorumluluk ve yüklerin kısa süreli de olsa sırtımızdan indirilerek nefes alma imkanı bulduğumuz keyifli bir dönemidir. Umarız ki, tüm anne-baba ve çocuklar bu tatil süresince yüklerinden biraz da olsa kurtulmuş olur ve yeni dönemin heyecan verici yolculuğuna daha hazır hale gelmiş olurlar."