Gündem ‘Yeşil', ‘JİTEM davası'nda terör suçundan yargılanacak

‘Yeşil', ‘JİTEM davası'nda terör suçundan yargılanacak

19.11.2008 - 10:55 | Son Güncellenme:

.

‘Yeşil, ‘JİTEM davasında terör suçundan yargılanacak

DİYARBAKIR'da kendilerini polis olarak tanıtarak 8 kişiyi kaçırıp sorguladıktan sonra öldürdükleri gerekçesiyle haklarında dava açılan ve aralarında ‘Yeşil' kod adlı Mahmut Yıldırım'ın da bulunduğu 8 sanıklı ‘JİTEM dosyası' yargılama yetkisi nedeniyle gönderildiği uyuşmazlık mahkemesinden döndü. Mahkeme, ‘Yeşil' ve diğer sanıkların işledikleri suçların ağır ceza mahkemesi kapsamında ele alınması gerektiğini belirtti. Özel yetkili Ağır Ceza Mahkemesi'nde yeni esas numarasına kaydedilen dosya ile ilgili yargılamaya önümüzdeki günlerde başlanacak.
Diyarbakır'da 1992-94 yılları arasında 8 kişiyi kaçırıp öldürdükleri iddiasıyla haklarında ‘Bir suçu söyletmek için işkence yapmak, taammüden adam öldürmek ve cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak' suçlarından ömür boyu hapis istemiyle dava açılan ‘Yeşil' kod adlı Mahmut Yıldırım, PKK itirafçıları Fethi Çetin, Kemal Emlük, eşi Saniye Alataş Emlük, Muhsin Gül, Abdulkadir Aygan, uzman çavuş Uğur Yüksel, devlet övünç madalyası alan ve 8 kişinin öldürülmesi talimatını verdiği için çetenin yöneticisi olmakla suçlanan emekli Jandarma İstihbarat Gruplar Komutanı Binbaşı Abdulkerim Kırca bu kez terör davalarına bakmakla görevli özel yetkili Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanacak.
Diyarbakır'daki 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi 8 sanığın suç tarihinde ‘Asker kişiler' oldukları için yargılama yetkisinin 7'nci Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi'nde olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verip dosyayı askeri mahkemeye göndermişti. Askeri mahkeme de, sanıkların işledikleri suçların askeri suç kapsamında olmadığı, bir kısım sanıkların Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilişkilerinin kesildiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verince dosya yargılama yetkisinin hangi mahkemede olduğu için Ankara Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanlığı’na gönderilmişti.
Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanı ile 6 üye imzasını taşıyan ve oy birliğiyle alınan kararda JİTEM davasına son nokta konuldu. Mahkeme, işlenen suçun askeri suç olmadığı için yargılama yetkisinin Ağır Ceza Mahkemesi'nde olduğunu kararlaştırdı. Kararda, sanıkların JİTEM adıyla bilinen grup içinde yer alıp PKK yandaşı olduklarına inandıkları kişilere karşı kendi çıkarları doğrultusunda gasp ve öldürme eylemi gerçekleştirdikleri, sanıkların ‘JİTEM' adı altında oluşmuş sözde devlet adına yasadışı yollarla birçok adam öldürme, adam kaçırma eylemlerinde bulundukları belirtildi.
Kararda, sanıkların, kapatılan HEP'in Muş İl örgütü üyesi Harbi Arman'ı kaçırıp sorguladıktan sonra öldürdükleri, 2 gün arayla Lokman ve Zana Zuğurli adlı 2 kardeşi kaçırıp öldürdükleri, ardından terör örgütü PKK'ya yardım ettiklerine inandıkları Servet Aslan, Şahabettin Latifeci, Ahmet Ceylan, Abdulkadir Çelikbilek ve Mehmet Sıddık Etyemez'i bilgi almak amacıyla işkence yaparak öldürüp cesetlerini çuval içine bırakıp elleri ve gözleri bağlı halde köprü altları, duvar dipleri ve boş arazilere attıkları kaydedildi.
Uyuşmazlık Mahkemesi kararında, bazı sanıkların Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilişkilerinin kesildiği, işlenen suçların TCK kapsamında kaldığı, Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı suçlara girmediği, PKK itirafçısı sanıklar Muhsin Gül, Kemal Emlük, Abdulkadir Aygan'ın terhis edildiklerine dair dosya içinde bilgi ve belgeler bulunduğu belirtildi. Kararda ayrıca, Abdulkadir Aygan'ın ‘sivil memur' olarak Burdur İl Jandarma Komutanlığı emrinde görev yaparken 20 Eylül 2001 tarihinde istifa ederek görevle ilişkisinin kesildiğine dair Jandarma Genel Komutanlığı'nın yazısı bulunduğu belirtildi. Kararda şu görüşlere yer verildi:
“Sanıkların, Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilişkilerinin kesilmesi, suçun askeri suç olmaması nedeniyle askeri mahkemede yargılanmalarını gerektiren ilginin de kalmadığı anlaşıldığından davanın adli yargı yerinde görülmesi gerekmektedir. Sanıklara yüklenen ‘cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak, bir suçu söyletmek için işkence yapmak, taammüden adam öldürmek' suçları Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı suçlardan olmadığı için bu durumda bile sanıkların adli yargı yerinde yargılanması gerektiği açıktır. Bu nedenle Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir. Sonuç olarak davaya bakmak için adli yargı yerinin görevli olduğuna oy birliğiyle kesin olarak karar verilmiştir.”
Uyuşmazlık kararı Diyarbakır 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ne dosya ile birlikte tebliğ edildi. Mahkeme, davayı terör suçlarına bakmakla görevli Özel yetkili ağır ceza mahkemesine gönderdi.